BIST 10.022
DOLAR 34,14
EURO 38,08
ALTIN 2.882,71
YAZARLAR

32. Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı

TÜYAP ve Türkiye Yayıncılar Birliği işbirliği ile hazırlanan Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı kapılarını 32. kez okurlara açtı.

Ekrem Aytar
Ekrem Aytar[email protected]

TÜYAP ve Türkiye Yayıncılar Birliği işbirliği ile hazırlanan Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı kapılarını 32. kez okur-yazarlara açtı. Adım gibi eminim ki; kitaplarla, okumak ve yazmakla arasında görünmez bir bağ kuran kişiler bu yıl da bu fuarı kutsal bir görev gibi ziyaret edecekler. 1995 yılından beri bu fuarın müdavimleri arasında ben de varım.

Her yıl hazan mevsiminde düzenlenen kitap fuarı, o yıllarda İstanbul Taksim’deki Tepebaşı’nda düzenleniyordu. Kitaba ulaşmanın özellikle de taşradaki okurlar için çok daha zor olduğu yıllardı. Çok iyi hatırlıyorum sadece yeni çıkan kitaplara ulaşmak, onlarla hemhâl olmak için Anadolu’dan, ülkemizin çeşitli yerlerinden bir çok okur yazar bu mevsimde İstanbul’u ziyaret ederdi. Bana mı öyle geliyor bilemem fakat o yıllardaki kitap fuarı ziyaretçileri sanki daha bir kitap kurdu kimselerdi.

2000 yılında kitap fuarı bu günkü yeri olan Beylikdüzü’ndeki fuar alanına taşındı. Sanki o günden sonra kitap fuarının efsunlu havası da birdenbire değişiverdi. “Hoş, değişmeyen ne var ki?” diyebilirsiniz. Ben de siz de haklısınız derim. Beylikdüzü’ndeki fuar alanı çok daha geniş ve ferah mekânlara sahip. Fakat az öncede söylediğim gibi fuar alanının değişmesi ile birlikte ziyaretçi profili de değişmeye başladı. Yayıncıların bu profilden çok da rahatsız oldukları söylenemez. Değişik ortamlarda artık kitap fuarının sadece ve sadece metalaştığı, ticarete döküldüğü söylense de; ben hâlâ okur-yazar kesime cefakârca hizmet ettiğini düşünenlerdenim. İsteyen farklı düşünmeye devam edebilir.

 Kitap fuarına eskiden de şimdi de adımımı attığımda sanki büyülü bir ortama girmiş gibi olmaktayım. Beni benden alıp başka dünyalara götüren o kitapların yazarları, yayınlayanları, hazırlayanları kısacası o kitapların dünyasının kişileri bir şekilde bu mekânda bulunuyor. Gözünüzün gördüğü yer kitap ve her bakışınızda siz tanımasanız bile bu dünyaların hazırlayıcıları kişilerle göz temasında bulunuyorsunuz.

Katıldığım kitap fuarları gözümün önünden bir film şeridi gibi gelip geçiyor. İlk kez kitap fuarlarında gördüğüm ve şu an aramızda olmayan o kadar çok okur-yazar var ki. Uğur Mumcu, Aziz Nesin, Fazıl Hüsnü Dağlarca, İlhan Selçuk, Selçuk Turhan, Mehmet Ali Birant, Toktamış Ateş, Turgut Özakman… Yaprak dökümü hazan mevsimini beklemiyor, her mevsim apansız geliveriyor. Gelmeye de devam edecek.

Bu yıl 32.si düzenlenen ve açılışı yapılan Uluslararası Kitap Fuarı’na yazıyı yazdığım an itibarı ile henüz gidemedim. Fakat her yıl olduğu gibi mutad ziyaretimi hafta içi yoğunluğun daha az olduğu saatlerde gerçekleştirmeyi plânlıyorum. Çünkü bu ziyareti gerçekleştiremezsem bu yıl bende bir şeylerin eksik kalacağı malum. Bu yazıda kitap dostlarına kitap fuarını ziyaret edin gibi bir tavsiyede bulunmayı düşünmüyorum. Zaten onlar da benim gibi hayatlarında bir şeylerin eksik kalmaması için mutad ziyaretlerini gerçekleştirecekler, kitaplardan hayatlarının bir anında olsa bile uzak durmayacaklardır.

Herşeye rağmen, eksikleri ile kusurları ile birlikte böyle bir organizasyonun 32 yıldır devam ettirilebilmesi takdire şayan bir durumdur. Ne diyelim kusurlardan arındırılmış şekilde, okur-yazarları daha bir kucaklayan şekliyle nice 32. Yıllarda buluşmak umuduyla, hayırlara vesile olsun.

***

 Her zaman kitapla ve yazı ile dost kalmanız dileklerimle. (04.11.2013)

Yorumlar