4/C'liler için tek tip istihdam mı geliyor?

Kamudaki istihdam çeşitliliğinin kamu çalışanları arasındaki huzur ve barışı bozduğunu söyleyen DES Malatya İl Başkanı Veysel Fırat, “Hükümete bir hatırlatma olması açısından ifade etmek isteriz ki; kamuda tek tip istihdam modeli uygulaması, kamu hizmetlerinin kaliteli bir şekilde halka sunulmasında çok etkili ve önemli bir husustur. Öte yandan kamu çalışanları arasındaki istihdam çeşitlilikleri hem kamu çalışanlarının iş performansına ve iş verimine, hem de kamu çalışanlarının kendi aralarındaki huzur ve barışa zarar vermektedir. Kamuda 4/A, 4/B ve 4/C gibi ayrımcılık yaratan farklı istihdam modellerinin kaldırılarak bütün 4/C ve 4/B’li arkadaşlarımızın 4/A statüsüne alınmasını ivedilikle ve aciliyetle istiyoruz” dedi.

4/C VE 4/B'LİLER SORUN YAŞIYOR

Kamudaki ve özellikle eğitim kurumlarındaki 4/C, 4/B, sözleşmeli, ücretli, vekil gibi statülerle çalışan eğitimcilerin negatif ayrımcılık yaşadıklarını, moral ve motivasyonlarının her geçen gün bozulduğunu da kaydeden Veysel Fırat, “Sendikamız her kurul ve toplantılarda kamuda tek tip istihdam modeli olması gerektiğini sürekli olarak dile getirmiştir. Özellikle eğitim çalışanlarının kendini işine, okuluna, mesleğine ve eğitime adaması için iş güvencesinin olması gerekmektedir. Oysa 4/C, 4/B, sözleşmeli, ücretli, vekil gibi statülerle çalışan eğitimciler işine ve okuluna pamuk ipliğiyle bağlıdır. Devlet kurumlarında ve özellikle eğitim alanında en mağdur ve mazlum kesim olan 4/C’liler başta olmak üzere tüm sözleşmeli, ücretli, vekil gibi statülerle çalışan eğitimcilerin derhal kadroya ve iş güvencesine alınmasını, 4/A statüsündeki eğitimcilere tanınan tüm mali, mesleki, özlük ve demokratik hakların tanınmasını istiyoruz” diye konuştu.

Sendika Genel Başkan ve yönetim kurulu üyelerinin önümüzdeki günlerde ilgili bakan ve milletvekilleriyle yapacakları görüşmelerde mevcut 4/C uygulamasının yanlışlığını aktararak, çözüm önerilerini sunacaklarını da vurgulayan Veysel Fırat, “Yüz bin sözleşmeli personele kadro verilirken 4/C’liler yine mağdur edildi. Kimse kusura bakmasın ama biz bunu zulüm olarak görüyoruz. Yaşadıkları haksızlıklar yenilir yutulur cinsten değil.  Devlet özelleştirme yaparak durumu kurtarmış ama çalışanını da yüzüstü bırakmıştır. Öyle işler yapılmış ki, özelleştirmeden önce üst kademelerde ve amir konumunda çalışan kimileri, hizmetli sınıfında ve maaşında abartılı düşüşlerle çalışır hale getirilmiştir. Aynı kurumda aynı işi yapan kişiler arasında ücret anlamında dahi 4/C’lilerin aleyhine yarı yarıya varan ciddi farklar vardır.

EŞİR İŞE EŞİT ÜCRET

Eşiti işe eşit ücret sözü bağlamında hükümeti göreve çağırıyoruz. Özelleştirilen kurumlarda normal maaşla, devlet güvencesinde, özlük haklarıyla ortalama bir durumda çalışıyor iken, özelleştirmeyle 4/C’li olup, alt birimlerde güvencesiz, özlük hakları elinden alınmış, maaşları 1/3 oranında düşürülmüş, aile yardımı kesilmiş, kadrosuzlaştırılmış halde alenen mağdur edilen 23 bin çalışanımıza torba yasada yer verilerek kadrolarının verilmesini, özlük haklarının düzeltilmesini istiyoruz. Şeyh Edebali’nin  öğütlerini sürekli okuyan Sayın Başbakanımızın, o öğütler arasında yer alan  ‘Gördüğü günden geri kalana acı’ öğüdünü de hatırlamasını ve 23 bin 4/C’liyi, gördüğü günden geri bırakanın da devlet olduğunu unutmamasını bekliyoruz. Yetkili sendikalarında aralarındaki ideolojik ve siyasi rekabeti bırakarak üyelerinin asli sorunlarıyla ilgilenmelerini bekliyoruz. Biz DES olarak yetkili olmasak da en etkili şekilde gerekli mücadeleyi vereceğiz. Bütün siyasi partilerin bu sorunla ilgilenmesi için çağrıda bulunuyoruz. Bu sorun insanlık sorunu haline gelmiştir. Bu insani onur mücadelesine her kesimin destek ve katkılarını bekliyoruz” diyerek sözlerine son verdi.