Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu!

Memur, emekli ve işçinin sorunlarını her gün köşesine taşıyan Habertürk yazarı Ali Tezel, Sağlık Güvenlik Sistemin'deli açıkları değerlendiriyor...

İşte, Türkiye'de sosyal devletin gerekliliğinin yerine getirilmediğini savunan Ali Tezel'in yazısı...

Sosyal Güvenlik Sisteminde açıklar var denilerek yapılan Refomun! Daha 4’üncü yılı dolmadan yeninden reform yapalım, 2015 yılındaki genel seçimlerden sonra emeklilik için 44,45,46,47,48,49,50,51 ve 52 yaşını bekleyenleri 53 yaşından sonra emekli edelim tartışması yaşanan Bakanlar Kurulu’na hatırlatalım, sosyal güvenlik sistemi açık vermeyen devlet kapitalist devlettir…

Anayasamıza göre biz “sosyal devlet”iz. Yani zenginden alıp fakire veren, bozuk olan gelir dağılımını bu şekilde düzeltmeye çalışan devlete sosyal devlet diyebiliriz. Bunun da tek göstergesi sosyal güvenlik ve sosyal yardım sisteminin açıklarıdır. Geçen hafta bazı gazetelerde okudunuz, Bakan’da açıklama yaptı. Bakanlar Kurulu, 2015 yılındaki genel seçimleri de kazanırlarsa, emeklilik için YAŞ bekleyen ve 44,45,46,47,48,49,50,51 ve 52 yaşlarından emekli olacakların hepsinin emeklilik yaşını 53’e çıkaracakmış.

Yıllar

Toplam
Açık

Değişim Oranı

GSMH'ye
Oranı

1998

1.496.000

102,2

2,13

1999

2.936.145

96,3

2,81

2000

3.226.460

9,9

1,94

2001

5.523.000

71,2

2,3

2002

9.684.000

75,3

2,76

2003

15.883.617

64

3,49

2004

18.830.000

18,5

3,37

2005

23.322.000

23,9

3,59

2006

22.892.000

-1,8

3,02

2007

33.060.313

44,4

3,92

2008

35.016.403

5,9

3,68

2009

52.599.691

50,2

5,52

2010

55.244.258

5

5,01

2011

52.772.218

-4,5

4,12

AÇIĞIMIZ AB’YE GÖRE ÇOK DÜŞÜK

Sosyal Güvenlik açığımız aşağıdaki tablodan da görüleceği üzere Gayri Safi Milli Hasılanın yüzde 4’ü kadar olup gittikçe de düşme eğilimindedir. Mesela, 2011 yılında açık yüzde 4,5 kadar azalmıştır. Ancak, girmeye çalıştığımız AB ülkeleri ortalamasında sosyal güvenlik açıkları GSMH’nin yüzde 16’sı kadardır. Kuzey Ülkeleri olan İsveç, Norveç, Finlandiya gibi ülkelerde de bu oran GSMH’nin yüzde 19’u kadardır.

DEVLET KATKISINI AĞZINA ALAN YOK

Bu arada, sosyal güvenlik sisteminde açık var diye konuşan siyasiler 5510 sayılı Kanun ile getirilen devlet katkısından ise hiç bahsetmiyorlar. Kanun’un 81 inci maddesine göre; “Devlet, Kurumun ay itibarıyla tahsil ettiği malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları ile genel sağlık sigortası priminin dörtte biri oranında Kuruma katkı yapar. Devlet katkısı olarak hesaplanacak tutar talep edilen tarihi takip eden 15 gün içinde Hazinece Kuruma ödenir.”

Üstelik açıkları hesaplarken de bu katkıyı görmezden gelip, açığı olduğundan daha çok göstermeye, emek ve emekli kesimi devamlı savunmada tutmaya devam ediyorlar.

PERHİZ VE LAHANA TURŞUSU

Sosyal Güvenlik Sistemindeki açığı azaltmanın iki yolu vardır. Birincisi gelirleri artırmak yani işverenlerden daha çok prim almak, ikincisi de giderleri kısmak yani emekli aylıkları azaltmak, emekliliği bekleyenleri de ötelemek. Hükümet devamlı şekilde yaptığı yasa değişiklikleri ile giderlerden emekliye ödenenleri azaltmaya çalışırken, sağlık sistemini piyasalaştırarak sermayeye para aktarmayı da ihmal etmiyor. Öte yandan yapılan yasal değişiklikler ve teşvik uygulamaları ile işverenlerin ödediği primlerden de yüzde 25 oranında indirim yapmayı da gözümüzden kaçırıyor. İş emekliye gelince açık var emekli maaşını azalttık, iş işverene gelince açık var ama senden daha az prim istiyorum demek, lahana ve turşu hikayesi değil midir?