Emekli ikramiyesi ile ilgili önemli karar AYM reddetti
Anayasa Mahkemesi, Emekli Sandığı Kanunu'nun, vefat eden iştirakçinin emekli ikramiyesinin mirasçılarına nasıl ödeneceğini düzenleyen kuralların iptal istemini reddetti.
Anayasa Mahkemesinin Resmi Gazete'de yayımlanan kararına
göre, kamu görevlisi olarak görev yaparken vefat eden sigortalının
dul eşi ile kız çocuğuna payları oranında emekli ikramiyesi ödendi
ancak erkek çocuğuna, "dul ve yetim aylığına müstahak olmadığı
gerekçesi" ile emekli ikramiyesinden pay verilmedi.Erkek çocuk,
bunun hukuka aykırı olduğu iddiasıyla idareye başvurdu, başvurunun
reddedilmesi üzerine bu işlemin iptali istemiyle dava açtı.
Davaya bakan Ankara 13. İdare Mahkemesi, davada
uygulanan Emekli SandığıKanunu'nun, görev başında vefat eden
iştirakçinin emekli ikramiyesinin mirasçılarına nasıl ödeneceğini
düzenleyen kurallarının Anayasaya aykırı olduğu kanısına
vararak, Anayasa Mahkemesine başvurdu.Yerel mahkemenin
başvurusunda, Emekli Sandığı Kanunu'nun yetim aylığı bağlanması
için öngördüğü koşulların kız ve erkek yetimler açısından farklılık
arz ettiği, kız yetimler lehine yapılan bu düzenlemenin ayrımcılığa
neden olduğu, eşitlik ilkesi ve miras hakkı ile bağdaşmadığı ileri
sürüldü.
Kanun koyucunun takdir yetkisinde: Anayasa
Mahkemesinin gerekçesinde, anayasal ilkelere aykırı olmamak
kaydıyla emekli ikramiyesinin kimlere, hangi koşullarda ödeneceğini
belirleme konusunda kanun koyucunun takdir yetkisine sahip olduğu
belirtildi.
Gerekçede, "Kanun koyucu tarafından emekli ikramiyesinin
ödeneceği kişiler belirlenirken kişilere asgari yaşam düzeyi
sağlamayı amaçlayan sosyal güvenlik ilkesi gereğince ölenin alt
soyu olarak kanuni mirasçıları arasından ölenin desteğine muhtaç
olanların korunmasında ve bu kişilere öncelik tanınmasında sosyal
güvenlik ilkesi ile çelişen bir yön bulunmamaktadır." denildi.
Kanun önünde eşitlik ilkesinin hukuksal durumları aynı olanlar için
söz konusu olduğu vurgulanan gerekçede, kanun önünde eşitlik
ilkesinin, herkesin her yönden aynı kurallara bağlı tutulacağı
anlamına gelmeyeceği kaydedildi. Gerekçede, durumlarındaki
özelliklerin, kimi kişiler ya da topluluklar için değişik kuralları
ve uygulamaları gerektirebileceğine işaret edildi.
Görevi başında vefat eden iştirakçilerin geride kalanlarına
ödenecek emekli ikramiyesinin, hukuken henüz mevcut mülk niteliği
almamış bir sosyal güvenlik alacağı niteliği taşıdığı belirtilen
gerekçede, "Bu nedenle kanun koyucunun bu alacağın ödeneceği
kişilerin tespitinde sahip olduğu geniş takdir yetkisi göz önünde
bulundurulduğunda, amaç ve araç arasında uygun bir ilişki
kurulduğu, itiraz konusu kuralların mülkiyet hakkıyla bağlantılı
olarak eşitlik ilkesini ihlal etmediği sonucuna varılmıştır."
tespiti yapıldı.
Başkan ve 3 üye karara katılmadı: Anayasa
Mahkemesi Başkanı Zühtü Arslan ile üyeler Celal Mümtaz Akıncı,
Muammer Topal ve Hasan Tahsin Gökcan bu görüşe
katılmadı.Karşı oy gerekçesinde, ölmeden önce emeklilik müracatında
bulunmayan iştirakçinin "sosyal güvenlik alacağı" niteliğinde de
olsa emeklilik ikramiyesinden erkek çocuğun mahrum bırakılmasının
objektif ve makul bir nedeni bulunmadığı belirtildi.
Erkek çocuğa emekli ikramiyesinden pay vermemeyi öngören itiraz
konusu kuralların, Anayasanın 35. maddesinde korunan mülkiyet ve
miras haklarına yönelik bir sınırlama niteliğinde olduğu ifade
edilen karşı oy gerekçesinde, "Emekli ikramiyesinin dağıtımında
aylığa müstahak olmayanların da hesaba katılmasının sosyal güvenlik
kurumuna ilave bir yük getirmediği de dikkate alındığında,
kuralların herhangi bir kamusal veya toplumsal yarara yönelik
olmadığı ortadadır." denildi.