AK Parti Sözcüsü Çelik: Bunların yazılımında demokrasi bir virüstür, muhtıra ise bir aşı
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, muhtıra siyasetinin mutasyona uğradığını belirterek, "Bunların yazılımında demokrasi bir virüstür, muhtıra ise bir aşı olarak kabul edilir. Ne zaman muhtıra görseler demokratik nefesleri oraya kadar devam eder" dedi.
AK Parti'nin 7'nci Olağan Büyük Kongresinin ardından oluşan yeni Merkez Yürütme Kurulu'nun (MYK) ilk toplantısı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında devam ederken, Parti Sözcüsü Ömer Çelik, parti genel merkezinde basın toplantısı düzenledi. MYK'nın gündeminin 104 emekli amiralin bildirisi, yeni MYK üyelerinin ve TBMM çalışmaları olduğunu belirten Çelik, partinin yönetim organlarının kayıtsız ve şartsız şekilde bu bildiriye karşı olduğunu söyledi.
'VATANSEVERLİKLE AÇIKLANAMAZ'
Siyasi hayatın bu bildirileri çok yaşadığını kaydeden Çelik,
"Demokrasiyi sakatlamaya, sivil siyaseti bozmaya dönük sonuçları
hepimiz biliyoruz. Demokrasi tarihimiz örnekleri ile dolu. Hiçbir
şekilde hafifletilecek herhangi bir yararı yoktur. 104 civarında
emekli amiral, Cumhurbaşkanının Ankara dışında olduğu zamanda gece
yarısı muhtıra teşebbüslerini hatırlatır şekilde, aynı üslupla
böyle bir şey yayınlıyor olmaları hiçbir şekilde vatanseverlikle
açıklanamaz" dedi.
Bu bildirinin neye hizmet ettiğini bildiklerini söyleyen Çelik,
"Tek hizmet etmediği Türkiye demokrasisi. Siyasi olarak en güçlü
mücadeleye devam edeceğiz. Vesayet süreçleri tetikleyicisi
muhtıralar kadar, muhtıra siyaseti var. CHP sözcüsü 'bunlar da
eleştirebilir' diyor, 'bundan ötesi haksızlık olur' diyor.
1960 ihtilalinden beri bu vesayet süreçlerinin nasıl tetiklendiğini
bilmiyor muydunuz?" diye konuştu.
'BUNLARIN YAZILIMINDA DEMOKRASİ VİRÜS, MUHTIRA
AŞI'
Muhtıra siyasetinin mutasyona uğradığını kaydeden Çelik, "Bunların
yazılımında demokrasi bir virüstür, muhtıra ise bir aşı olarak
kabul edilir. Ne zaman muhtıra görseler, demokratik nefesleri oraya
kadar devam eder. Türk siyasi tarihi şahittir, bu üslupla, bu
içerikle gece yarısı ve 15 Temmuz darbe girişimi sırasında olduğu
gibi, Cumhurbaşkanımız, 15 Temmuz darbe girişimi sırasında
neredeyse orada olduğu bir zaman diliminde, bunun bu şekilde
yayımlanmasının ne şekilde masum bir tarafı olabilir. Gece
yarısı yayınlanmasındaki anormalliği herkes görüyor.
Hiçbirimiz kendi kendimizi inkar edecek, aklımızı askıya alacak
durumda değiliz" ifadelerini kullandı.
Bildirinin hiçbir tarafında fikir ve ifade hürriyeti olmadığını kaydeden Çelik, "Şahıslar zaten eleştirilerini ortaya koyuyorlar. Siz askeri sıfatları kullanarak, örgütlenerek, bir gece yarısı geçmiş muhtıraların üslubuyla bildiri yayınlanacaksınız. Kendisine saygısı olan hiç kimse buna inanmaz. Bununla güçlü bir mücadelenin devam etmesi gerekir. Sivil toplum örgütlerinin, siyasi partilerin, yargı organlarının tepki verilmesinden büyük bir memnuniyet duyuyoruz. Böyle bir teşebbüs karşısında üniversiteden yargı organlarına kadar güçlü bir şekilde sahiplenmenin olması, Türkiye'nin kazanımlarının artık kurumsallaştığını göstermektedir" diye konuştu.
'ZAMAN AYARLI BİR PROVOKASYON'
Türkiye'nin ne zaman AB açılımı olacak olsa, bu şekilde zaman
ayarlı bombaların, siyasi provokasyonların, muhtıraların, siyasi
krizlerin söz konusu olduğunu söyleyen Çelik, "Şimdi Doğu Akdeniz,
Libya, Karabağ'da karşımızdakilerle uğraşırken, tam bu zeminde Salı
günü AB Komisyonu Başkanı'nın Türkiye'ye ziyareti var iken, zaman
ayarlı bir provokasyonla karşı karşıya kaldığımız açıktır. Bütün
dünyaya 104 tane emekli amiral bu bildiriyi yayınlıyor.
Yunanistan'ın nasıl sevindiğini görüyoruz. Bu kadar emekli askerin
bir araya gelerek bildiri yayınlaması, dünyanın her demokrasisinde
anormal bir durum olduğunu fark eder ve buna göre tavır alır. Bunu
sıradan göstermeye çalışanların yaptığı şey buna zımnen destek
vermektir" dedi.
'DARBE DEDİĞİNİZ ŞEY BİR İKLİMDİR'
Bildirinin affedilemez bir provokasyon olduğunu vurgulayan Çelik,
"Ama, 'AK Parti'nin işine yaradı' diyorlar. Bu bildiriyi
yayınlayanlardan bazılarının hangi partiye üye oldukları bellidir.
Gündemi değiştirmeye çalışanlar, bu bildiriyi yazanlardır. AK Parti
ne yapmıştır? Antidemokratik kötü bir geleneği canlandırmaya karşı
demokratik tavır koymuş. Bu mudur suç? Sırf AK Parti'ye yarıyor
diyenler, topluma demokratik hakları, düzeni, siyaseti savunmakla
AK Parti'nin özdeşleştiğini açık bir şekilde ifade etmiş oluyorlar.
Aslında bu demokratik duruşun AK Parti ile özdeşleştiğinin,
antidemokratikliğin onlarla özdeşleştiğinin açık itirafıdır. Bu
konuya girmeden, şu konularda ne diyorsunuz demeleri zımnen onay
vermeleridir. 'Emekli askerler beylik tabancalarla mı darbe
yapacaklarmış' deniliyor. Darbe dediğiniz şey bir iklimdir.
Birisi bildiri yayınlar, bu şekilde konuşanlar zımnen destek
verirler" diye konuştu.
'EKSERİYETİNİN CHP İLE BAĞLANTISI VAR'
Ömer Çelik, "Tablo ortada, bunun etkisi vardır yoktur bilemem ama
net olan durum var. Bunların ekseriyetinin CHP ile bağlantısı
var. Daha vahim olanı şu, siyasi tarihe baktığımızda iki
müdahale arasında demokratik söylem kullanıyorlar. Şimdiye kadar
hiçbir müdahale, hiçbir darbe karşısında CHP'nin demokratik tavrını
görmedik. Geldiğimiz nokta gece yarısı organize olmuş 104 emekli
askerin Cumhurbaşkanı Marmaris'teyken gece yarısı yayınladıkları
bildiri karşısında 3 kelimelik cümle kuramıyorlar. 'Bu doğru
olmamıştır' diyemiyorlar. Bildirinin ne kadar doğru olduğuna
dair onlarca cümle kuruyorlar" diye konuştu.
Çelik, bildiriyi kaleme alan emekli askerlerle görevde olan
askerlerin bağlantısının sorulması üzerine "Varsa bunu ortaya
çıkaracak olan yargıdır, bunun iç dış bağlantısı var mıdır? Maksadı
nedir? Elebaşı kimdir? Basına da yansıyor, savcı sorgulayacak.
Yargının işinin dışında, bu somut konu dışında şunu biliyorum; Türk
siyasi tarihini bilen herkes bilir, bu tip işlerin yurtdışı
bağlantısı da yurtiçi bağlantısı da oluyor" dedi.