Babasını istismarla suçlayan çocuğun isteği üzerine mahkeme soyadını değiştirdi
Aydın’ın Kuşadası ilçesinde Aile Mahkemesi, kendisini istismarda bulunduğunu öne sürdüğü babasının soyadını taşımak istemeyen İ.A. (14) adlı kız çocuğunun talebini haklı buldu. Kararı sevinçle karşılayan İ.A., “Yeni yıla yeni soyadımla girdim. Bu süreçte yanımda olan, beni destekleyen herkese çok teşekkür ederim" dedi.
Kuşadası'nda annesiyle yaşayan İ.A., babası L.A.'nın cinsel istismarına uğradığını öne sürerek 27 Nisan 2018'de Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi'ne (CİMER) şikayette bulundu. Bunun üzerine harekete geçen Aydın Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü Çocuk İzleme Merkezi, İ.A. ile görüştükten sonra Söke 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'ne baba L.A. hakkında 'çocuğun cinsel istismarı' suçlamasıyla dava açtı. 30 Ocak 2020'de sonuçlanan davada L.A., 'delil yetersizliğinden' beraat etti.
‘ÇOK MUTLUYUM’
İ.A., bu kez de kendisine istismarda bulunduğunu öne sürdüğü
babasının soyadını taşımak istemediğini belirterek annesinin
avukatı aracılığıyla Kuşadası Aile Mahkemesi'ne başvurdu. Çocuğun
soyadını değiştirme talebi, mahkemece kabul edildi. Kararı sevinçle
karşılayan İ.A., "Yeni yıla yeni soyadımla girdim. Bu süreçte
yanımda olan ve beni destekleyen herkese çok teşekkür ederim.
Soyadım değiştiği için çok mutluyum" dedi.
‘MAHKEME ÖRNEK BİR KARAR VERDİ’
Kuşadası Aile Mahkemesi'nin örnek bir karar verdiğini belirten
İ.A.'nın avukatı Işık Arcan ise "Babası tarafından istismara
uğrayan ancak delil yetersizliğinden beraat kararı verilen İ.A.
için babaya karşı soyadı değişikliği davası açtık. Aile Mahkemesi,
soyadının değiştirilmesi istemini kabul ederek küçük kızımızı mutlu
etti. Davanın avukatları ve Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu
olarak bizler de bu sevinci, paylaşıyoruz" diye konuştu.
‘GELECEĞİNE KATKIDA BULUNACAK’
Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü, "Başından
beri davayı çok yakından takip ettik. Kuşadası Aile Mahkemesi, bize
çok güzel bir haber verdi. Bu kararın, çocuğun geleceğine katkıda
bulunacağını düşünüyoruz. Karar, Türkiye'de hukukun üstünlüğünün
var olduğunu kanıtladı. Ancak, toplumumuzda kadın ve çocuklara
yönelik şiddet ile istismarın yoğun olarak yaşandığını da
unutmamamız gerekiyor" dedi.