Biontech'in koruyuculuğu Sinovac'a göre yüzde 10 fazla
Sağlık Bilimleri Üniversitesi Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Ümit Savaşçı, aşı tercihinde dikkat edilmesi gerekenleri anlattı.
Savaşçı, "Eğer kişi bağışıklık istemini baskılayacak ilaç kullanıyorsa, kemoterapi alıyorsa, kanser tedavisi görüyorsa veya daha önceden ağır bir nörolojik hastalık geçirmişse ilk tercihi Sinovac aşısı olsun. Ama genç, sağlıklı hiçbir hastalığı yoksa, kronik hastalığı var; ama bu saydığım hastalıklar değilse o zaman Biontech aşısının koruyuculuk oranı Sinovac aşısına göre yüzde 10 daha fazla" dedi.
Sağlık Bakanlığı'nın, koronavirüs salgını ile mücadelede Alman Biontech aşısını da devreye almasıyla birlikte aşı tercihi hakkı getirildi. Vatandaşlar, randevu sistemi üzerinden Biontech ya da Sinovac aşısını tercih edebiliyor. Doç. Dr. Ümit Savaşçı, "Şimdiye kadar uyguladığımız aşı sonuçlarına baktığımızda Sinovac aşısında kişiler koronavirüse yakalansa bile hafif atlattıklarını tespit ettik ve hastaneye yatma oranlarını yüzde 100 oranında azalttı. Bizim için önemli olan, kişinin bu hastalığı hafif geçirmesi veya hiç geçirmemesi" dedi.
'BU HASTALIĞI GEÇİRENLER İNAKTİF AŞI TERCİH
ETSİN'
Doç. Dr. Savaşçı, kişiler hangi aşıyı bulursa onu olmaları
gerektiğini belirterek "Çünkü aşıların gerçekten koruyuculuğu ve
hastaneye yatış oranlarını ciddi oranda azaltması söz konusu.
İkinci olay, eğer kişi bağışıklık istemini baskılayacak ilaç
kullanıyorsa, kemoterapi alıyordur, kanser tedavisi görüyordur veya
daha önceden ağır bir nörolojik hastalık geçirmişse bu durumda
inaktif aşı biraz daha güvenilir gibi duruyor. İlk tercihi inaktif
aşı olan Sinovac aşısı olsun, Biontech aşısı ikinci tercihi olsun.
Ama genç, sağlıklı hiçbir hastalığı yoksa, kronik hastalığı var;
ama bu saydığım hastalıklar değilse o zaman Biontech aşısının
koruyuculuk oranı Sinovac aşısına göre yüzde 10 daha
fazla. Ama koruyuculuk oranı Biontech aşısının daha yüksek,
miktar olarak düşük olduğu için ulaşılabilirliği sıkıntı olabilir.
Koruyuculuk oranlarımız genel olarak yüksek. Ben de Biontech aşısı
gönüllüsüydüm, aylardır takiplerine devam ediyoruz, bir yan etki
görülmedi. Bu aşılar bütün testleri yapılarak halkımıza uygulandığı
için gönül rahatlığı ile hangi aşıyı yaptırmak istiyorlarsa onu
yaptırabilirler" diye konuştu.
'MRNA AŞILARI SONUCA ULAŞIP, VÜCUTTAN
UZAKLAŞIYOR'
Doç. Dr. Savaşçı, aşılarla ilgili kendilerine gelen sorulara
ilişkin, "Özellikle 'aşı oldum, koronavirüse yakalandım, aşıdan mı
bulaştı' deniyor. Aşıdan koronavirüs bulaşması mümkün değil.
Halkımız şu yanlışa düşüyor; 'aşı oldum, koronavirüse yakalandım.'
Eğer tedbirleri elden bırakırsak yine virüs kapma ihtimalimiz
olabilir, bu sorular bize çok sık sorulmakta. Yeni teknolojik mRNA
aşıları daha akıllı aşılar. Vücutta herhangi bir kalıntısı
kalmadan, elde etmek istediğimiz sonuca ulaşıp, vücuttan
uzaklaşıyor. Dolayısıyla bizim genlerimize herhangi bir teması,
bizi genetik olarak etkilemesi veya bu yönde hasar bırakması mümkün
değil. Ancak bağışıklık sistemini baskılayacak ilaçlar
kullanıyorsa, çok ciddi nörolojik hastalık geçirmişse inaktif aşıyı
olmasını daha ön planda isteriz" ifadesini kullandı.
'SONBAHARDA ÇOCUK AŞILAMA PROGRAMINA
BAŞLAYABİLİRİZ'
Doç. Dr. Savaşçı, çocukların aşılanmasına ilişkin yurt dışında
çalışmalar yapıldığını kaydederek, şunları söyledi:
"Çocuklar için şu anda yurt dışında çalışmalar yapıldı, 9-12 yaş üzerinde aşının yüzde 100 koruduğuna dair veriler elde edildi Biontech aşısında. Dolayısıyla yurt dışı onayları gerekli kurumdan alındıktan sonra, Bilim Kurulu'nun kararı ile özellikle sonbahar dönemlerinde de çocuk aşılama programına başlayabiliriz gönül rahatlığıyla. Özellikle her ne kadar daha bu konuda tam çalışma yapılmasa bile gebeler ilk 3 aydan sonra Sinovac aşısını olabilirler, emziren annelere de aşı yapılmasında bir mahsur görmüyorum."