Çırağa ‘Şerefsiz’ dedi tazminatsız kovuldu! İşte yargıtay kararı
BURSA'da, otomobil bakım servisindeki kaporta ustası, çırağa ‘Şerefsiz’ deyince tazminatsız kovuldu. İş Mahkemesi’nin ustayı haklı bulan kararı Yargıtay tarafından bozuldu. Ustanın 'şerefsiz' kelimesi hakaret sayıldı ve iş akdinin feshinin yerinde olduğuna hükmedildi.
Milyonlarca özel sektör çalışanı için emsal oluşturacak olay; Bursa’da yaşandı. Tam 16 senedir kaporta teknisyeni olarak çalışan usta, çırağa ‘şerefsiz’ dedi. Bunun üzerine işveren, ustayı tazminatsız kovdu. İş Mahkemesi’nin yolunu tutan kaporta ustası, iş akdinin işverence haksız ve ihbarsız olarak feshedildiğini, işçilik haklarının da ödenmediğini iddia ederek fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 10 bin TL kıdem tazminat ve 2 bin 500 TL ihbar tazminatının tahsilini talep etti.
Mahkemede ifade veren işveren ise davacının uzun süredir işyerinde çalıştığını ve hak ettiği ücret ve diğer işçilik alacaklarının banka kanalıyla ödendiğini, çalışmasının son döneminde sinirli tavırlar sergileyerek iş yerindeki müşterilerle ve çalışan diğer personel ile sorunlar yaşamaya başladığını öne sürdü.
Davacının önce tamir için aracını servise getiren bir müşteri ile yumruklaşmaya varan sorunlar yaşadığını ve savunmasının alındığını, çalıştığı süre gözetilerek bu olay nedeniyle iş akdinin fesih yoluna gidilmediğini, ancak bu olaydan kısa bir süre sonra davacının bu defa davalı şirket çalışanlarından biri ile tartıştığını, çalışana yönelik bağırarak "şerefsiz" demek suretiyle hakaret ettiğini dile getirdi.
Elindeki tornavida ile bu personelin üzerine yürüdüğünü ancak araya giren diğer personelin olayın daha da büyümesini engellediğini, olayın tutanak altına alınarak davacı ile diğer personelin savunmasının alındığını iddia etti. İşyeri düzeninin etkin bir şekilde bozulması, davacının savunmasının yeterli görülmemesi ve işyerinde ileride daha vahim bir hadisenin de önüne geçilebilmesini teminen İş Kanunun 25 / II - d maddesi uyarınca davacının iş akdinin tazminatsız ve derhal olarak feshedildiğini savunarak davanın reddini istedi.
İş mahkemesi davacıyı haklı buldu
İş Mahkemesi, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanarak
davanın kabulüne hükmetti. Mahkeme; bu tür işyerlerinde ustaların
argo diliyle konuştuğuna, çalışanların da bu tür kelimelere anlam
yüklemediklerine dikkat çekti. Davalı kararı istinafa götürünce
devreye Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi girdi.
Yargıtay devreye girdi
Bursa Bölge Adliye Mahkemesi’nce, davalının istinaf başvurusunun
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi
gereğince esastan reddine karar verdi. Kararı, davalı avukatı
temyiz edince bu kez devreye Yargıtay 9. Hukuk Dairesi girdi.
Emsal nitelikte bir karara imza atan 9. Hukuk Dairesi, davacının işyerindeki çırağa hakaret ettiğine dikkat çekti. Kararda şöyle denildi: “Dosyadaki feshe konu olayın taraflarından alınan savunmalar, davalı işyeri çalışanlarının görgüye dayalı verdiği ifadeler ile taraf tanık beyanlarından, davacının davalı işyeri çalışanının ‘Birşey söyleyebilir miyim?’ demesi üzerine arkasını dönerek işyeri çalışanına ‘Bana birşey söyleme lan şerefsiz’ şeklinde hakaret ettiği anlaşılmaktadır.
Hakaret sayıldı, kıdem ve ihbar tazminat talebi
reddedildi
‘Şerefsiz’ kelimesi ‘şerefini korumamış, şerefini zedeleyecek
davranışlarda bulunmuş olan, onursuz, haysiyetsiz’ anlamlarına
gelmekte olup, davacının şirket çalışanına yönelik kullandığı bu
kelime hakaret sayılmaktadır. Bu sebeple davacının iş akdinin
işverenin başka bir işçisine açıkça hakaret etmesi nedeni ile 4857
sayılı Kanunun 25/II-d maddesi uyarınca haklı nedenle feshedildiği
anlaşılmakla, İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi
tarafından yazılı gerekçeler ile davacının kıdem ve ihbar
tazminatlarının reddi yerine kabulü hatalı olup bozmayı
gerektirmiştir. Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının,
bozulmasına oy birliği ile karar verilmiştir.”