Çocuk istismarı davasında mesaj atılan telefonun mahkemeye getirilmesi bekleniyor
KOCAELİ'nin Körfez ilçesinde oto galericilik yapan İ.B.'nin, yanında çalışan H.O. adlı kadının kızı B.A.’ya (14), 9 yaşından 13 yaşına kadar istismarda bulunduğu iddiasıyla yargılanmasına devam edildi. İ.B. kendisine iftira atıldığını savunurken, küçük kızın babası E.A. ise sanığın ceza alacağı yönünde kızına söz verdiğini söyledi. Mahkemeye sunulan mesajlaşma kayıtlarını inceleyen mahkeme heyeti, mesajların gönderildiği telefonun mahkemeye getirilmesini istedi.
Körfez ilçesinde yaşayan B.A., 9 yaşından 13 yaşına kadar annesi H.O.'nun patronu olan İ.B. isimli kişi tarafından defalarca istismara uğradığını anlatması üzerine aile, 2019 yılının temmuz ayında polise giderek, şikayetçi oldu. B.A. uzmanlar eşliğinde ifade verirken, Cumhuriyet Savcılığı'nca hazırlanan iddianamede anne H.O.'nun çelişkili ifadeler verdiği belirtilerek, dosya Kocaeli 3. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi.
Olayla ilgili açılan davaya Kocaeli 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. Duruşmaya tutuksuz yargılanan sanık İ.B., çelişkili ifadeler verdiği için müşteki sanık sıfatıyla yargılanan anne H.O. ve mağdur çocuğun babası E.A. ile avukatlar hazır bulundu.
Duruşmada söz alan E.A., "Ben çocuğuma sanığın ceza alacağı yönünde söz verdim. Kızım ile konuştuğumda ne olduğunu sordum. 'Baba birkaç kez eşofmanımı aşağıya indirmiş olabilir' dedi. Ben ısrarla sorunca 'İndirdi baba' dedi. Sonrasını anlattıramadım. Bana neden söylemediğini sorduğumda korktuğunu söyledi. Psikoloğa götürdüm. Psikolog, üzerine gidersek inkara yöneleceğini söyledi. Dün kızımla tekrar konuştum, 'Kızım ne istiyorsun? Bu adam ceza alsın mı?' dedim. Bana, 'Ben korkuyorum baba. Ceza alsın' diyerek cevap verdi. Benim amacım kızımın arkasında durduğumu göstermekti. Sonrasında büyük kızım ile konuştuğumda, sanığın adamlarının kızlarımın yaşadığı evin çevresinde gezmeleri sebebiyle evlerini değiştirmek durumunda kaldıklarını öğrendim. Çocuklarım üzerinden eski eşim H.'yi tehdit etmişler. Ben burada açıkça söylüyorum. Yiyorsa beni tehdit etsinler" dedi.
ANNE, MAHKEMENİN SORUSUNA CEVAP VEREMEDİ
Mahkeme heyeti anne H.O.'ya, mahkemeye sunulan mesajlaşma
çıktılarının neden soruşturma aşamasında dosyaya eklenmediğini
sordu. Bir süre sessiz kalan anne H.O., mahkemenin ısrarlı soruları
üzerine, soruşturma aşamasında savcılık makamının kendisinde böyle
bir delil olup olmadığını sormadığını söyledi. Mahkeme heyetinin
aralarında duygusal bir ilişki olup olmadığı yönündeki sorusuna ise
H.O. ve sanık İ.B., böyle bir ilişki olmadığı şeklinde yanıt
verdi.
‘BEN PARA VERMEYİ KABUL ETMEDİM’
Oto galericilik yapan İ.B. ise ifadesinde, "Ben daha önceki
savunmalarımı tekrar ediyorum. Benim alnım ak. Böyle bir olay
yaşanmamıştır. Tabii ki cinsel istismarın önünde duralım. Ancak
aynı zamanda sadece mağdurun beyanı ile iftira içeren beyanları ile
de ceza verilmesin. Birçok benim gibi zengin iş adamı, bu şekilde
iftiralara maruz kalıp karşılığında adları çıkmasın diye büyük
paralar vermektedirler. Ben para vermeyi kabul etmedim. Alnım ak,
beraatimi istiyorum" dedi.
CEP TELEFONUNUN MAHKEMEYE SUNULMASI İÇİN SÜRE
VERİLDİ
Duruşmada söz alan sanık İ.B.'nin avukatları ise, mesajlaşma
kayıtlarının telefon fiziki olarak mahkemeye gelmedikçe bir
geçerliliği olmadığını savunarak, kayıtları kabul etmediklerini
belirtti. Mahkeme heyeti, bahse konu cep telefonunun mahkemeye
sunulması için taraflara süre verdi. İ.B. ve H.O.'nun tutuksuz
yargılanmalarına devam edilmesine karar veren mahkeme heyeti,
duruşmayı 6 Nisan tarihine ertelendi.
‘BUNLAR, ÜLKEMİZİN İÇİNE SIZMIŞ VATAN
HAİNLERİDİR’
Duruşmanın ardından açıklama yapan Saadet Öğretmen Çocuk İstismarı
ile Mücadele Derneği Başkanı Saadet Özkan, "Bugün 9 yaşından, 13
yaşına kadar istismara uğrayan çocuğumuz için buradayız. Sanığın,
'Ben Türkiye'yi satın alacak insanım. Dur hele, bundan sonra ölüm
makinesi olacağım. Senin kızının çıplak fotoğrafları var'
şeklindeki yazışmaların içeride şahidi olduk. Bunlar, ülkemizin
içine sızmış vatan hainleridir. Bizler çocuklarımızı her türlü
ihmalden ve istismardan korumak zorundayız. Bunlar bizim
bulunduğumuz yerlerde oto galericisi, kafeci, bakkal, çakkal olarak
sızıp çocuklarımıza istismarda bulunmaktalar. Bizler, çocuklarımızı
korumak zorundayız" ifadelerini kullandı.