Çocuklarının önünde dehşet saçtı 46 kez bıçakladı 'iyi hal indirimi'
KONYA'da, kardeşi Tuba Erkol'u (37) 46 yerinden bıçaklayıp öldüren eniştesi Bekir Erkol'un (42) 'tahrik ve iyi hal' indirimiyle 18 yıl 4 ay hapis cezası almasına tepki gösteren Derviş Ceran, kararın üzücü olduğunu söyledi. Ceran, "Kardeşim katledilmeden önce konuştuğumuzda 'Ağabey ben 6 aydır gece uykularına hasretim' diyordu. Sürekli psikolojik baskı uyguluyordu. Kardeşime tuvalette bile rahat vermiyordu. Kardeşimin yaşama hakkını elinden aldı" dedi.
Karatay ilçesinde 3 çocuk annesi Tuba Erkol, şiddetli geçimsizlik nedeniyle hakkında uzaklaştırma kararı aldırdığı belediyenin çöp toplama araçlarında şoförlük yapan eşi Bekir Erkol tarafından 22 Ağustos 2019'da evde çocuklarının gözü önünde 46 yerinden bıçaklanarak öldürüldü. Eşinin kendisini aldattığını ve 'çöp kokuyorsun' diye hakaretler edip, yanına gelmediğini öne süren Bekir Erkol, 'eşi kasten öldürme' suçundan yargılandığı Konya 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme, suçun haksız tahrik altında işlendiği gerekçesi ve sanığın duruşmadaki iyi hali göz önünde bulundurarak cezayı 18 yıl 4 aya indirdi.
Tuba Erkol’un ağabeyi Derviş Ceran, Bekir Erkol'a verilen cezayı az bulup, tepki gösterdi. Kardeşinin sürekli fiziki ve psikolojik şiddete maruz kaldığını söyleyen Ceran, şöyle konuştu:
''Kardeşimle neredeyse her gün konuşuyordum. Kardeşim katledilmeden önce konuştuğumuzda 'Ağabey ben 6 aydır gece uykularına hasretim' diyordu. Sürekli psikolojik baskı uyguluyordu. Kardeşime tuvalette bile rahat vermiyordu. Çöp kamyonu şoförü olduğu için kardeşimi yanına alıp bir gün Aslım çöplüğüne götürüyor ve orada boğazına bıçak dayayıp 'seni burada keseceğim' diyor. Kardeşimin yaşama hakkını elinden aldı. 46 bıçak darbesiyle çoğu da kalbine gelen bıçaklarla yaşamamasını istedi. Kendi çocuklarının gözü önünde bu vahşi olayı işleyen canavara, üzücü karar çıktı. Biz bu vahşetin sonunda mahvolduk. Ben hala sakinleştiricilerle ayakta kalıyorum. Bu katil sadece kardeşimizi değil, tüm ailemizi öldürüp mezara koymuş oldu."
'KÜÇÜK DÜNYALARI BAŞLARINA YIKILDI'
Kardeşinin 3 çocuğun hala olayın şokunu atlatamadıklarını ifade
eden Derviş Ceran, ''Çocuklar şu anda annem ve babamın koruması
altındalar. Geride kalan 3 çocuk oldu sadece. Onların küçücük
dünyaları resmen başlarına yıkıldı. Bu çocukların elinde olan her
şey bir anda alındı ellerinden. Çocuklara babamız sahip çıktı.
Psikolojik destek alıyorlardı. Pandemi nedeniyle o da durdu. Zaten
babalarına da büyük nefret duyuyorlar ve verilen bu cezadan da
çocuklar büyük hayal kırıklığına uğradılar" dedi.
'BİZİ KARANLIK GÜNLERE ATTI'
Tuba Erkol'un diğer ağabeyi Osman Ceran ise, "Bu acının anlatılacak
bir tarifi yok. Bu çocuklar okuldan karnelerini alıp geldiğinde
veya tüm özel günlerinde ömürlerinin sonuna kadar acımasız bir
katilin tüm hayatlarını mahvetti. Bunları yaparak bizi de
karanlık günlere attı. En küçük kızımız, annesine anneler gününde
bir mektup yazmış. O mektupta da 'Annem sensizim, artık ömür boyu
yoksun' gibi şeyler yazmıştı. Çocuklar
büyüdüler. Annelerini kaybettiklerinin farkındalar; ama olay
ilk olduğu zamanlarda küçük kızımız ağabeyi Talha'ya 'Ağabey
Allah'a söyleyelim de annemi çıkarsın. 5-10 dakika görüşelim sonra
geri girsin' dedi. Biz bunları yaşadık ve yaşamaya devam
ediyoruz" diye konuştu.
'BU CEZA, SUÇA MEYİLLİ İNSANLARI
CESARETLENDİRDİ'
Bekir Erkol'a verilen cezanın yeterli olmadığını ve suça meyilli
insanları cesaretlendirdiğini ifade eden ailenin avukatı Bayram
Koyuncu da şöyle konuştu:
"İddianame tanzim edilirken 'canavarca hisle eşi kasten öldürme'
suçundan dava açılmıştı. Dava sürecinde haksız tahrik hükümlerini
gerektirecek hiçbir olay ve sebep yokken, karar duruşmasında haksız
tahrik hükümleri uygulandı ve ciddi anlamda vicdanları rahatsız
eden bir karar ortaya çıktı. Bu tür olaylarda emsal karar
beklenirken, bu tür suçu işlemeye meyilli insanları
cesaretlendirdi. Biz bu olayın peşini bırakmayacağız. Sonuna kadar
takipçisi olacağız. Üst mahkemeye, Yargıtay’a, hatta gerekirse
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne kadar olayı taşımayı düşünüyoruz.
Verilen ceza maktulün çocuklarını da rahatsız etti. Çünkü zaten
babalarını görmek istemiyorlar. Peşini bırakmayacağız, sonuna kadar
takipçisi olacağız."