Cumhurbaşkanı Erdoğan sel bölgesinde duyurdu! Bir yıl içinde inşa edeceğiz

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, sel felaketinin gerçekleştiği Rize'nin Güneysu ilçesinde önemli açıklamalarda bulundu. Erdoğan, "TOKİ eli ile çalışmalarımızı başlattık. Alında ahırı, üstünde evi olan yöresel evlerimizi hayata geçireceğiz. 1 yıl içinde 500 konut inşa edeceğiz. 50 adet köy evi yapacağız. Vatandaşlarımızın ihtiyaçları doğrultusunda 5 çay evi yapma kararı aldık." dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "İlk etapta Rize  genelinde 15 Temmuz'daki sel felaketinden etkilenen ve afet riski altındaki  yapılar için toplam 550 konut inşa edeceğiz." dedi. 
 
Erdoğan, şiddetli yağış nedeniyle sel ve heyelanın meydana geldiği  Rize'de, AK Parti Güneysu İlçe Başkanlığı önünde vatandaşlara hitap etti.

Alanda toplanan vatandaşların Kurban Bayramını kutlayan Erdoğan, hem  Rize hem Artvin'deki sel ve afetler sebebiyle buruk bir bayram geçirdiklerini,  dün Artvin'in Arhavi ilçesinde yaşanan dere taşkını nedeniyle hasar oluştuğunu  söyledi.
 
Geçen hafta meydana gelen sel felaketinin Güneysu ve Çayeli başta  olmak üzere Rize genelinde çok ciddi tahribata yol açtığına dikkati çeken  Erdoğan, metrekareye Güneysu'da 214 kilogram, Çayeli Madenli'de 188 kilogram  yağış düştüğünü, bu afet ve su baskınlarının sel ve heyelana sebep olduğunu  belirtti.

Sele kapılan 8 vatandaşın kaybolduğunu, 5 kişinin de yaralandığını  anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:
"Kaybolan kardeşlerimizden 6'sının cansız bedenlerine ulaşılırken,  diğer 2 kardeşimizin bulunması için tüm birimlerimiz yoğun gayret gösteriyor.  Murgul'da kayıp 1 vatandaşımızı arama çalışmalarımız sürüyor. Yaralılarımızın  hepsinin tedavileri tamamlanarak taburcu edildi. Arhavi'deki afette herhangi bir  can kaybının yaşanmaması en büyük tesellimiz olmuştur. Bugüne kadar sel  felaketinde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, ailelerine ve  sevenlerine sabırlar diliyorum. Sizlere ve sizlerin şahsında tüm Rizeli  hemşerilerime bir kez daha geçmiş olsun diyorum. Yine buradan Artvin ve  Arhavi'deki kardeşlerime geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Afet haberini  aldığımız andan itibaren devletimizin tüm imkanlarını seferber ettik. Gerek  bakanlarım, gerek milletvekili arkadaşlarım hepsi kurumlarla beraber arama  kurtarma ve diğer çalışmaları yerinde koordine etmek üzere İçişleri, Çevre ve  Şehircilik, Ulaştırma ve Altyapı bakanlıklarımız hemen bölgeye geldiler."
 
Diğer tüm kurumların süratle bölgeye intikalini sağladıklarını  vurgulayan Erdoğan, "Yine bu süreçte mücavir illerden UMKE ve 112 acil yardım  ekiplerine bağlı 127 personel ve 39 araçtan oluşan toplam 8 ekibi de ilimize sevk  ettik. Şu ana kadar ilimizde 328'i arama kurtarma personeli olmak üzere toplam  2860 personel ve 705 araç görev yapmıştır. Afetten dolayı kapanan 426 yolun hemen  tamamı ulaşıma açılmıştır. Afet bölgesinin tamamına su verilmekte olup içme  suyunda, enerjide, haberleşmede, iletişimde herhangi bir sıkıntı yoktur."  ifadelerini kullandı.

Hasar tespit çalışmalarını 50 ekip, 2 günde tamamladı
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çayeli'nin Madenli ve Büyükköy beldeleri ile  Muradiye ve Güneysu'da içme suyu hatları, depoları ve kanalizasyon altyapılarında  herhangi bir sıkıntı bulunmadığı bilgisini verdi.
 
Kızılay'ın selden etkilenen vatandaşlara evlerinin bulunduğu bölgede  ve mahallelerde sıcak çorba, kumanya ve içecek ikram ettiğini dile getiren  Erdoğan, şunları kaydetti:
"Gerek AFAD, gerek Sosyal Yardımlaşma Vakfımız vasıtasıyla selden  zarar gören kardeşlerimize, kira taşınma ve diğer ihtiyaçları ile ilgili gereken  yardımlar yapılmaya başlanmıştır. Bu kapsamda acil ihtiyaçlar için ilimize tahsis  edilen 18 milyon liralık kaynaktan toplam 3 milyon lirası vatandaşlarımıza  ulaştırılmıştır. Rize merkez, Çayeli, Güneysu ile 119 köyde binaların hasar  tespitleri, 50 ayrı ekiple 7/24 esasına göre çalışılarak 2 gün içinde onlar da  tamamlanmıştır. 4 bölgede toplam 1207 bina ile 3 bin 118 bağımsız bölümün hasar  tespit çalışmaları yapıldı. Bu binalardan ağır hasarlı acil yıkılması gereken ve  yıkılmış olan 47 bina ve 99 bağımsız bölüm vardır. Rize'de dere güzergahlarında  yapılan çalışmalarda taşkın riski altında olduğu tespit edilen 665 yapı tespit  edildi. Bir taraftan bu riskli bölgelerin hızlıca boşaltılmasını sağlarken, diğer  taraftan da yaraların süratle sarılması için projelerimizi devreye alıyoruz. TOKİ  Başkanlığı ile selden en çok etkilenen 4 ilçede proje çalışmalarını başlattık.  Köylerde altında ahırı, deposu üzerinde konutu bulunan yöresel köy evlerimizi,  merkezde ise zemin artı 3-4 katı geçmeyecek konutlarımızı inşa edeceğiz. İlk  etapta Rize genelinde 15 Temmuz'daki sel felaketinden etkilenen ve afet riski  altındaki yapılar için toplam 550 konut inşa edeceğiz, yine köylerde altında ahır  olan 50 köy evini yapağız."
 
Vatandaşların ihtiyacı doğrultusunda 5 çay evi yapma kararı  aldıklarını da aktaran Erdoğan, "İnşallah bir sene içinde konutlarımızı  tamamlayarak vatandaşlarımızı güvenli yuvalarına kavuşturacağız. Evleri taşkın  riski altında olan vatandaşlarımızı da inşa edeceğimiz konuklarımıza  taşıyacağız." dedi.
 
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yakında bölgeyi tekrar ziyaret  edeceğini ve o gelişinde Salarha Tüneli'nin de açılışını yapacağını ifade etti.

Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Vatandaşlarımız, Yağlıtaş ve Güneysu'da inşa ettiğimiz sosyal  konutlardan da alabilecekler. Rize'mizde hayatı en kısa sürede normale döndürecek  adımları atacağız. Selden etkilenen Rizeli ve Artvinli kardeşlerimiz müsterih  olsun. Devletimiz tüm imkanlarıyla aracıyla, personeli ile kendilerinin  yanındadır. Nasıl daha önce Trabzon Araklı'da, Giresun'da yaşanan sel  felaketlerinin de yine Elazığ ve İzmir'de yaşadığımız depremlerde  vatandaşlarımızı sahipsiz bırakmadıysak inşallah Rize ve Artvin'deki  kardeşlerimizin de yaralarını en kısa sürede saracağız. Selden zarar gören  Güneysu başta olmak üzere tüm ilçe ve köylerimizi eskisinden daha güzel, güvenli  ve konforlu bir şekilde imar edeceğiz. Tıpkı Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesinin  konutları nasıl bir güzellik arz ediyorsa diğerlerini de öyle yapacağız."
 
Allah'ın dünyayı bir mizan, yani ölçü ve denge üzerine yarattığını  belirten Erdoğan, bu ilahi ölçü korunduğu müddetçe insanın huzur, emniyet ve  esenlik bulacağını, bu dengenin kaybolması durumunda ise felaket, sıkıntı ve  zorlukların kaçınılmaz olacağını söyledi.

Erdoğan, denge bozulunca rahmet olarak görülen yağmurun tabiat için  adeta bir afete dönüştüğünü dile getirerek, "Son yıllarda artan küresel ısınmayla  beraber dünyadaki bu ilahi dengenin bozulmaya başladığına şahit oluyoruz. Hava  olaylarının daha sert yaşanmasından iklim değişikliklerine, kuraklıktan afetlere  kadar pek çok alanda bu bozulmanın etkilerini biz de hissediyoruz. Sadece  ülkemizde değil, dünyanın hemen her bölgesinde, Almanya'sında, Belçika'sında,  Fransa'sında son zamanlarda neler olduğunu herhalde televizyonlardan  izliyorsunuz. 20-25 öncesinin mevsimleri ile günümüzdeki mevsimler arasında  dağlar kadar fark var. Ne yazlar eski yaz ne kışlar eski kış ne de baharlar eski  bahar." diye konuştu.
 
Yüzyıllar içinde yaşanabilecek değişimlerin, 10-15 yıl gibi kısa bir  sürede şimdi tecrübe edildiğine işaret eden Erdoğan, buna, insanın  tamahkarlığının, hırsının, plan ve programsızlığının sonucu olan iş ve fiiller  eklediğinde sorunun boyutunun daha da büyüdüğünü vurguladı.
 
Erdoğan, bu tür durumlarda insanın bilerek ya da bilmeyerek çoğu zaman  kendi felaketini bizzat kendi elleriyle hazırladığını, tabiatla uyum içinde bir  hayat inşa etmek yerine ona tahakküm edilmeye çalışıldığında bunun bedelini  insanın yanı sıra tüm canlıların ödediğini söyledi.

"Bu kısır döngüyü ancak tabiatla kurduğumuz ilişki ve bakış açımızı  değiştirerek kırabiliriz"
Ne kadar gelişmiş olursa olsun hiçbir ülkenin kendini tabii afetlerden  tam manasıyla koruyamadığına dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları  kaydetti:
"Almanya'dan Belçika'ya kadar Avrupa'da yaşanan sel felaketlerinin  ağır sonuçlarını siz de gördünüz. İnsan tedbirlerle beraber tahribatı da  büyüttüğü için tabiat karşısında giderek daha da korunaksız hale geliyor. Bu  kısır döngüyü ancak tabiatla kurduğumuz ilişki ve bakış açımızı değiştirerek  kırabiliriz. Öncelikle diğer varlıkların da bizim gibi dünyada hakkı olduğunu  kabul etmeliyiz. Ayrıca yaşadığımız çevre ile münasebetimizi tahakküm yerine uyum  üzerine inşa etmeliyiz. Allah'ın bize verdiği nimetlerden en güzel şekilde  istifade etmeye çalışırken aynı zamanda ona zarar vermenin değil, vermemenin  yollarını aramalıyız. Esasen bu konuda millet olarak son derece geniş bir  birikime de sahibiz. Biz İstanbul'dan Buhara'ya dünyanın en güzel, tabiatla en  uyumlu şehirlerini inşa etmiş bir milletiz. Biz aynı zamanda, özellikle bir dönem  düzensiz şehirleşme nedeniyle çok acılar çekmiş, plansızlığın, programsızlığın,  öngörüsüzlüğün faturasını da çok ağır ödemiş bir ülkeyiz. Geçmişteki iyi  örneklerin rehberliğinde, acı tecrübelerden ders çıkartarak artık kendimize yeni  bir yol çizmemiz gerektiğine inanıyorum."
 
Erdoğan, bu anlayışla son 19 yılda maziden atiye köprü kuracak pek çok  müspet adım attıklarına işaret ederek, özellikle TOKİ eliyle hayata geçirdikleri  projelerle ülkenin çarpık yapılaşmadan kaynaklı kronik sorunlarını en aza  indirmeye çalıştıklarını anlattı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Dikey mimari yerine yatay mimariyi teşvik ederek, şehirlerimize nefes  aldırdık. Ne olur, şurada, şu yamaçlarda 5 kat, 10 kat binalar yapmayın.  Görüyorsunuz bu çaylıklar azot gübresi ile beraber toprağı ne yapıyor, eritiyor,  eritiyor ve o bir balçığa dönüşüyor, o balçığa dönüştükten sonra da o binalar her  an kayma ile karşı karşıya kalıyor. Yaylalarımızın, dere yataklarımızın,  sahillerimizin, dağlarımızın, nehirlerimizin çarpık yapılar ve zihniyet  tarafından istila edilmesine göz yummadık. Millet bahçeleri gibi yenilikçi  projelerimizle insanlarımıza şehir içinde adeta vahalar oluşturduk. Ağaçlandırma  seferberliğinden sıfır atık projelerimize, her alanda ortaya koyduğumuz özgün  çalışmalarla Rabbimizin bize emaneti olan tabiata sahip çıktık. Bu konuda  hamdolsun çok ciddi mesafe de kaydettik. Bugün vicdan ve izan sahibi herkes  Türkiye'nin şehirleşme ve altyapıda elde ettiği başarılarını takdir ediyor.  Ülkemizin erozyonla ve çarpık kentleşme ile mücadelesi dünyanın birçok bölgesinde  örnek gösteriliyor. Aynı şekilde afetlere hazırlık ve afet yönetimi hususunda da  kurumlarımızın kapasitesini ve etkinliğini artırdık. Ülkemizin neresinde  yaşanırsa yaşansın vatandaşımız artık devletini hemen yanında buluyor."
 
Her işte olduğu gibi çevre ve şehircilikte de sadece devletin kararlı  olması, kararlı davranmasının sorunların çözümü için kafi gelmediğini belirten  Erdoğan, devletin yürüttüğü çalışmaların hedefine ulaşabilmesi için  belediyelerden sivil vatandaşa, 7'den 77'ye, milletin tamamının bu süreci  sahiplenmesi gerektiğini bildirdi.
 
Vatandaşlardan, devletin burada yürüteceği çalışmalara destek  vermelerini beklediğini ifade eden Erdoğan, vatandaşların bu projelere güçlü  destek vermesi, sahip çıkması halinde bir daha benzer acılar yaşanması  ihtimalinin azalacağını, aksi halde bugün çekilen sıkıntıların katbekat  fazlasını, gelecek nesillerin çekebileceğini söyledi.

"Kısa sürede bu çalışmalar neticelenecek"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rize'nin ve Güneysu'nun her konuda  olduğu gibi bu meselede de örnek bir tavır sergileyeceğine inandığını belirterek,  "Gerek Rize'de gerek Artvin'de gerekse Fındıklı ilçemizde yürütülen, Fındıklı'nın  merkez mahalle, Arılı Vadisi ve köylerde, Ardeşen Tunca beldesi, 4 mahalle ve  köylerdeki yağış sonucu meydana gelen hasarlar tespit edildi ve köyler açıldı."  diye konuştu.
 
Bütün çalışmaların yakından takip edildiğini, kısa sürede  sonuçlandırılması için her türlü gayreti göstereceklerini aktaran Cumhurbaşkanı  Erdoğan, "Rabbim Rize'mizi, Artvin'imizi, ülkemizin her köşesini bu tür  felaketlerden muhafaza buyursun diyorum." ifadelerini kullandı.
 
Hayatını kaybeden vatandaşlara Allah'tan rahmet, yakınlarına  başsağlığı dileyen Erdoğan, vatandaşlara geçmiş olsun dileklerini iletti.

Erdoğan, konuşmasının ardından vatandaşlara çay, çocuklara da oyuncak  hediye etti.
 
Programa, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, İçişleri  Bakanı Süleyman Soylu, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Ulaştırma ve  Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin  Altun, Cumhurbaşkanlığı Özel Kalem Müdürü Hasan Doğan, AK Parti Genel Başkan  Yardımcısı Hayati Yazıcı ile AK Parti Rize milletvekilleri Osman Aşkın Bak ve  Muhammed Avcı da katıldı.