Cumhurbaşkanı Erdoğan: Son FETÖ'cü hesap verene kadar mücadeleyi sürdüreceğiz

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Elimizdeki tüm diplomatik, siyasi, adli ve istihbari kaynakları seferber ederek FETÖ'cülere dünyayı dar ediyoruz.

Son FETÖ'cü de hukuk önünde hesap verene kadar yurt içinde ve yurt dışında bu mücadeleyi kararlıkla sürdüreceğiz" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü nedeniyle Cumhurbaşkanlığı Külliyesi sergi salonunda şehit aileleri ve gazilere yemek verdi. Yemekte şehit yakınları ve gazilere hitap eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir anne baba için dünyadaki en ağır imtihanlarından birisinin evladını kaybetmek olduğunu söyledi. Erdoğan, "Bir baba olarak biliyorum ki ciğerparesini toprağa vermiş bir anneyi, evladını yitirmiş bir babayı teselli edebilecek mahiyette hiçbir söz yoktur. Bunun için 'Allah hiç kimseye, hiçbir anne babaya evlat acısı yaşatmasın' diyorum. Aynı şekilde eşini, annesini, babasını, kardeşini kaybetmiş olmanın acısını da sadece yaşayanlar anlayabilir. Rabbim siz şehit yakınlarımıza sabr-ı cemil ihsan eylesin, bu ağır imtihanı alnınızın akıyla vermeyi nasip etsin diye dua ediyorum" dedi.

'ŞEHİTLERİMİZ ARTIK MİLLETİN DE CANINDAN BİR PARÇA'

Erdoğan, her fırsatta şehit ailelerini ziyaret edip, bir araya geldiğini söyleyerek, "Gerek ev ziyaretlerinde gerek telefon görüşmelerimizde gerekse bu tür toplantılarda hep şehit yakınlarımızın abideleşen metanetlerine tanık oluyoruz. Sizlerin nezdinde tüm şehit ailelerimize Türkiye Cumhurbaşkanı sıfatıyla ülkem ve milletim adına minnettarlığımızı ifade ediyorum. Şehitlerimiz sizlerin olduğu kadar artık bu milletin de canından birer parçadır. Şehitlerimizin geride bıraktığı diğer yakınlarıyla birlikte özellikle yetimleri ve öksüzleri de yine milletimize emanettir. İnşallah milletçe bu emanetlere sahip çıkacak, şehitlerimizin ruhlarını asla muazzep etmeyecek, gazilerimizi asla yalnız bırakmayacağız" diye konuştu.

'MİLLETİMİZ TOPYEKÜN BİR İŞGAL TEHDİDİNİ BERTARAF ETTİ'

Erdoğan, 15 Temmuz gecesi milletin yekvücut olarak tarihe altın harflerle geçecek, asla unutulmayacak, üzerinde hep konuşulacak bir zafer kazandığını belirterek, "FETÖ'cü hainlerin kurşunları, tankları, helikopterleri, uçakları, namluları karşısında istiklaline sahip çıkan milletimiz, devletimizi bir darbe girişiminden kurtarmanın yanında topyekün bir işgal tehdidini de bertaraf etmiştir. Bugün burada evlatlarıyla, eşleriyle, anne babalarıyla, kardeşleriyle birlikte olduğumuz şehitlerimiz de, bizzat gazilerimiz o gece nesilden nesle aktarılacak büyük bir kahramanlık destanına imza atmışlardır. Atılan kurşunların, getirilen tekbirler karşısında adeta eridiği o karanlık gece Allah'ın yardımı, mazlum ve mağdurların duası, aziz milletimizin cesareti, şehitlerimizin ve gazilerimizin fedakarlığı sayesinde önce biz ve milletimiz için aydınlık bir yarına dönüşmüştür" ifadesini kullandı.

'15 TEMMUZ TERÖRLE MÜCADELEDE DE BİR MİLAT OLDU'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 15 Temmuz'un ardından FETÖ'ye karşı çok daha etkili ve kararlı tedbirler aldıklarına işaret ederek, şunları kaydetti:
"Ordumuz, emniyet teşkilatımız, mülkiye, hariciye ve adliye teşkilatlarımız FETÖ'cü unsurlardan temizlendikçe adeta kendini yeniden buldu. 15 Temmuz sonrasında Türkiye'nin DEAŞ'tan PKK/YPG'ye kadar tüm terör örgütlerine ağır darbeler indirmesinin gerisinde FETÖ virüsünün bünyeden temizlenmesi vardır. FETÖ unsurlarından arındırdığımız yargımız, yeniden milletimizin adalet arayışının umudu haline dönüşmüştür. İçindeki hainlerden arındırılan Türk Silahlı Kuvvetleri, Türkiye'nin bekası söz konusu olduğunda hiçbir tereddüt göstermeden her türlü operasyonu icra edebilecek imkanlara kavuşmuştur. 15 Temmuz demokrasimize güç katmanın yanı sıra ülkemizin terörle mücadelesinde de bir milat olmuştur."

'KÜRESEL GÜÇLERİN İCAZETİNİ İSTEYEN ESKİ TÜRKİYE MAZİDE KALDI'

Sadece Türkiye sınırları içinde değil, Suriye ve Irak'ta yuvalanan terör örgütlerine de yönelik Türkiye tarihinin en büyük operasyonlarını düzenlediklerini dile getiren Erdoğan, şöyle konuştu:

"Böylece ülkemizi terör örgütleri aracılığıyla yüreğinden kuşatma planlarını bozguna uğrattık. Doğu Akdeniz'de attığımız adımlarla milletimizin ve Kıbrıs Türklerinin hakkını savunma kararlılığımızı açıkça ortaya koyduk. Türkiye bugün milli güvenliğine yönelik tehditleri kendi imkanlarıyla kaynağında yok edecek güç ve kabiliyete ulaşmış bir ülkedir. Bir dönem terörle mücadele operasyonları için bile kimi küresel güçlerin icazetini, yardımını arayan eski Türkiye artık tamamen mazide kalmıştır. Bugün ülkemizle ilgili her meselede başkalarına değil milletimize bakıyor, milletin hak ve hukukunu koruma noktasında hiçbir engel tanımıyoruz."

'FETÖ'CÜLERE DÜNYAYI DAR EDİYORUZ'

15 Temmuz gecesi 251 vatandaşı katleden FETÖ'cü alçaklardan da işledikleri cinayetlerin hesabını hukuk önünde sorduklarını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Elimizdeki tüm diplomatik, siyasi, adli ve istihbari kaynakları seferber ederek FETÖ'cülere dünyayı dar ediyoruz. Bugüne kadar 100'ün üzerinde firari FETÖ'cü teröristi yurt dışında saklandıkları inlerinde bulduk ve yargıya teslim ettik. Dünyanın farklı ülkelerinde hukuk, kurs, kültür merkezi adı altında işlettikleri fitne yuvalarının kapatılması için çok yönlü bir mücadelenin içindeyiz. Örgüte ait 18 ülkedeki 214 okulun Türkiye Maarif Vakfı'na devredilmesini, 36 ülkede de bu fitne yuvalarının kapatılmasını sağladık. Dost ve kardeş ülkeler örgüte karşı aldıkları önlemleri giderek artırıyor. FETÖ'nün eli kanlı bir terör örgütü olduğunu kabul eden uluslararası kuruluşların ve devletlerin sayısı günden güne yükseliyor. Son FETÖ'cü de hukuk önünde hesap verene kadar yurt içinde ve yurt dışında bu mücadeleyi kararlıkla sürdüreceğiz" dedi.

'ŞEHİTLİK VE GAZİLİK HER TÜRLÜ SİYASİ HESABIN ÜSTÜNDEDİR'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şehit yakınları ve özellikle gazilerin gönül huzuru ve refah içinde, hiç kimseye muhtaç olmadan hayatlarını idame ettirmelerinin en başta gelen görevlerinden birisi olduğunu ifade etti. Son 18 yılda şehit yakınlarına ve gazilere sahip çıkma noktasında çok samimi bir çaba gösterdiklerini vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:

"15 Temmuz'a 'kontrollü darbe' iftirası atanlar, şehit yakınlarının acılarını istismar ederken biz hep sizlerin yanınızda olmaya gayret ettik. Sizlerin ihtiyaçlarını gidermek, sorunlarına, sıkıntılarına çözüm bulmak amacıyla pek çok kanuni düzenlemeyi hayata geçirdik. İnşallah bundan sonra da aynı hassasiyetle faaliyetlerimizi sürdüreceğiz. Ben sizlerden özellikle bir hususa dikkat etmenizi rica ediyorum. Şehitlik ve gazilik her türlü siyasi hesabın üstündedir, öyle olmalıdır. Vatanımız için canını veren her şehit, canını vermeyi göze alan her gazi bu milletin ortak değeridir. Hiç kimsenin bu değerlerimiz arasında ayrımcılık yapmasına müsaade edemeyiz. 15 Temmuz gecesi darbecilerle anlaşıp tankların arasından kaçarak, kendi belediye başkanının evine sığınanların, kendi ikballeri uğruna her mesele gibi bunu da istismar etmeye çalıştığını görüyoruz. Ortaya attıkları safsatalarla şehit yakınlarımızın ve gazilerimizin zihnini bulandırmaya çabalıyor. Oysa devletimiz her türlü sıkıntısında, her türlü ihtiyacında daima şehit yakınlarımızın ve gazilerimizin yanındadır."

'SİZLERLE SON NEFESİMİZE KADAR BİRLİKTE YÜRÜYECEĞİZ'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletin de 15 Temmuz hain darbe girişimi sonrasında düzenlenen bağış ve kampanyalarla şehit yakınları ve gazilere sahip çıktığını, 15 Temmuz şehit yakınları ile gazilerinin ihtiyaçlarında kullanılmak üzere 340 milyon lira civarında bir yardım toplandığını dile getirdi. Toplanan yardımların amacına ve bağış şartlarına uygun şekilde kullanılmasını temin için geçen sene Türkiye Şehit Yakınları ve Gaziler Dayanışma Vakfı'nı kurduklarını söyleyen Erdoğan, şunları söyledi:

"Vakfımız her ne kadar birileri yıpratmaya çalışsa da kurulduğu günden beri şehit yakınlarımız ve gazilerimize destek olmak için gayret gösteriyor. Salgın döneminde toplumun her kesimi gibi 15 Temmuz şehit yakınlarımızı ve gazilerimizi de desteklemek amacıyla vakfımız kaynaklarıyla aylık 1000'er lira nakdi destek uygulaması başlatmıştır. Bu uygulamayı vakfın kaynakları elverdiği ölçüde devam ettirmeyi kararlaştırdık. Şehit yakını ve gazilik unvanlarının vakarına, onuruna, manevi sorumluluğuna uygun şekilde hareket eden sizlerle son nefesimize kadar birlikte yürüyeceğimizden emin olunuz."