Cumhurbaşkanı Erdoğan: Türkiye güçlendikçe, maruz kaldığı saldırılar artıyor
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin büyüyüp güçlendikçe karşısına çıkan engeller ile maruz kaldığı saldırıların da arttığını söyledi.
Türkiye'nin önündeki engelleri bir bir ortadan kaldırıp, terörle mücadele verdiklerini anlatan Erdoğan, "Asla bize dayatılan düzene teslim olmadık" dedi. Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile bugün yaptığı görüşmeden mutlu haberler aldığını ve 30 yıldır süren işgalin yakında sona ereceğini dile getiren Erdoğan, 15 Kasım'da Devlet Bahçeli ile birlikte Kıbrıs'a giderek törenlere katılıp, ardından Kapalı Maraş'ta birlikte piknik yapacaklarını kaydetti.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Kahramanmaraş 7'nci il kongresine katıldı. Havalimanında karşılandıktan sonra otobüs ile kongrenin yapıldığı 12 Şubat Stadyumu'na hareket eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, güzergah üzerinde kendisine sevgi gösterisinde bulunanlara el sallayarak karşılık verdi.
Koronavirüs tedbirlerine uygun olarak yapılan kongrede platforma çıkan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kahramanmaraş kent merkezi ve ilçelerini sayarak, tüm vatandaşları selamladı. En son 12 Şubat'ta kente geldiğini hatırlatan Erdoğan, Türkiye'nin 2023 hedeflerinde olduğu gibi 2053 vizyonunda da Kahramanmaraş'ı en önde görmek istediğini ifade etti. Ülke ve millet olarak 100 yıl önceki kadar kritik bir dönemden geçildiğini anlatan Erdoğan, "Bir asır önce olduğu gibi bizi adeta yok etmek, boğmak istedikleri Anadolu topraklarından yeni bir şahlanışla bölge ve dünyamıza barış, huzur, adalet getirecek bir mücadelenin içindeyiz" dedi.
TEŞKİLATLARIN 3'TE 2'SİNİ YENİ İSİMLERLE
GÜÇLENDİRDİK
18 yıldır iktidarda olan AK Parti'nin üye sayısının 11 milyon 200
bin olduğunu ve bunu milletin sorumluluğunu AK Parti'ye verdiğinin
göstergesi olduğuna dikkat çeken Erdoğan, "Gençlik kolları üye
sayımızın 1 milyon 240 bine yaklaşması bu mücadeleye gençlerimizin
de sahip çıktığının ispatıdır. Hedefimiz 2023'e kadar her yıl 1
milyon yeni üye ile kervanı menziline ulaştırmaktır. Büyük ve güçlü
Türkiye mücadelesinin lokomotifliğini, AK Parti'nin Genel
Başkanı'ndan mahalle temsilcisine kadar tüm kadroları yapıyor.
Sıfatı, ismi, cismi ne olursa olsun kimsenin kendi şahsi
hesaplarını, hedeflerini, heveslerini bu ulvi davanın önüne
koymasına tahammülümüz olamaz. Değişim gerçeğinden kopmadan,
partimize hizmet etmiş, davamıza bağlılığını koruyan herkesi de
kucaklayarak yolumuza devam edeceğiz. Son 2 yılda teşkilatlarımızın
yaklaşık 3'te 2'sini yeni isimlerle güçlendirirken, ahde vefayı
elden bırakmadık. Bu davamızı zafere ulaştırmak için gece gündüz
çalışıyoruz. Kuruyan dallar budandıkça çok gür bir şekilde
hedeflerimize ilerlemeyi sürdürüyoruz. Davamızı kör dünyanın
göbeğine, kuşların göz bebeğine, yola, ağaca, yağan kara, yağmur
yüklü bulutlara, bebeklerin avucuna, kara taşa, kor ateşe
yazacağımız güne kadar bize durmak duraksamak haramdır. Milletin
partisinin yöneticileri milletin içinde olma mecburiyetindedir. Her
kim milletle bağını keserse partisiyle de irtibatını kopartıyor
demektir" şeklinde konuştu.
BİZE DAYATILAN DÜZENE TESLİM OLMADIK
Kahramanmaraş'a 18 yıllık süreçte 35 milyar lirayı aşkın tutarda
yatırım yapıldığını anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, iktidara
gelişlerini sağlayan 3 Kasım 2002 seçimlerinden bu yana verdikleri
mücadeleyi hatırlatarak, şöyle konuştu:
"Türkiye büyüdükçe ve güçlendikçe karşısına çıkan engeller ve maruz
kaldığı saldırılar da ona göre artıyor. İstiklal Harbi'nin ardından
umut verici bir kalkınma ve sanayileşme hamlesi başlatan Türkiye,
maalesef tek parti CHP'sinin çapsızlığı sayesinde bu fırsatı
kaçırdı. Çok partili siyasi hayata geçtikten sonra da rahmetli
Menderes ve Özal'ın kalkınma atılımları maalesef siyasi
istikrarsızlıklar, darbeler ve vesayet eliyle hep
kadük bırakılmıştır. Bu ağır baskı ve geri kalmışlık döneminin
faturası hep milletimize çıkarılmıştır. Ülkemizle benzer şartlarda
yola çıkan pek çok devlet hızla özgürleşip zenginleşirken biz
enerjimizi ve vaktimizi iç mücadelelerle heba ettik. AK Parti
olarak işte biz böyle bir Türkiye devraldık. Elbette bugünlere
gelmemiz kolay olmadı. Önümüze çıkarılan vesayeti, engelleri,
tuzakları hatırlayın. Milletimizi birbirine düşürmek için yapılan
provokasyonları, iftiraları, Taksim Gezi hareketlerini hatırlayın.
Çukurcuları, çukur harekatlarını hatırlayın. Teröre karşı
verdiğimiz o mücadeleleri hatırlayın. Camilerimizi nasıl
yaktıklarını, minareleri nasıl yıktıklarını hatırlayın. Bütün
bunlar olurken hamdolsun dik durduk, terörle teröristlerle bambaşka
mücadele verdik. Gabar'da, Cudi'de, Tendürek'te yılmadık,
usanmadık, askerimizle jandarmamızla polisimizle birlikte el
ele bu mücadeleyi verdik. Sonunda hamdolsun kazandık. Şairin dediği
gibi biz bugünlere tüzükler ile çarpışa çarpışa geldik. Kimi zaman
yutkunduk, kimi zaman kalbimizde fırtınalar koptu, kimi zaman
gözlerimizde şimşekler çaktı. Biz var gücümüzle hakikati haykırdık,
yumruklarımızı savurduk. Ama hiçbir zaman bize dayatılan düzene
teslim olmadık. Milletimizin bize gösterdiği istikamette
ilerledik."
AZERBAYCAN'DA ZAFER YAKIN
Türk milletini, tarihi ve değerleriyle aşağılamaya ve öyle
göstermeye çalışanlara asla izin vermediklerinin altını çizen ve bu
çerçevede Suriye, Libya ve şimdi de Azerbaycan'da olunduğunu ifade
eden Erdoğan, şöyle devam etti:
"Medeniyetimizi ve coğrafyamızı
sömürüyle kanla gözyaşıyla boğmaya çalışanların yüzlerine
gerçekleri haykırmaktan, dostlarımızın yanında yer almaktan
çekinmedik. Suriye'de biz var olduk, Libya'da biz var olduk. Şimdi
de Azerbaycan'da biz var olduk ve biz varız. Bu sabah İlham Aliyev
kardeşimle görüştük. Şu andaki gelişmeleri bizzat kendisinden
dinledim. Elhamdülillah olumlu gelişmeleri kendisinden dinleyince
de ayrıca mutlu oldum. Zafere inşallah yaklaşıyoruz. Rabbim yar ve
yardımcıları olsun. 30 yıl işgal altındaki topraklarından ayrı
kaldılar ama şimdi inşallah işgal altındaki topraklarına yeniden
kavuşuyorlar."
IMF'DEN BORÇ ALSAK KİMSE ŞİKAYET ETMEZDİ
Erdoğan, kendisini seven ve sevmeyenlere de değinerek, "Ne işin var
Azerbaycan'da, ne işin var Suriye'de, ne işin var Libya'da
diyenler. Bizi bu yüzden sevmiyorlar. Biz emperyalistlerin,
zalimlerin karşısında olacağız. Çünkü bizim ecdadımız hep bunun
mücadelesini verdi. Bizi milletimiz sever, bizi ümmet sever, bizi
mazlumlar sever, bizi mağdurlar sever. Biz de bu yatar. Buna
karşılık bizden zalimler, hainler nefret eder. Bir asırdır
yürüttükleri adaletsiz düzenlerini bozduklarımız nefret eter.
Türkiye yükseldiği için şimşekleri üstüne çekiyor. Vesayeti
kaldırmasaydık, terör örgütlerinin başını ezmeseydik kimse bize bir
şey demezdi. IMF'ye olan borcu ödemesek kimse bizden şikayet
etmezdi. Biz IMF'ye olan 23,5 milyar dolar borcu 2013 yılında
sıfırladık. Ama CHP, 'Bak böyle gidemeyeceksiniz, IMF'den borç
alın' diyor. Bunlar bizi ne zannediyor. Bu CHP, IMF'den borçlanmaya
alışmış, onların kapısında kul köle olmuşlar. Biz bu duruma
düşmedik, düşmeyeceğiz. Eğer darbecilere kuzu kuzu teslim olsaydık
kimse bize ateş püskürmezdi. İşte CHP'nin dediği gibi IMF'den borç
alsaydık aynı şekilde kimse bir şey demezdi. Suriye'deki zulme,
Irak'taki bölünmüşlüğe, Libya'daki çarpıklığa, Akdeniz'deki
haksızlık ve hırsızlığa ses çıkarmasaydık kimse bizi hedef almazdı"
diye konuştu.
BAHÇELİ İLE BİRLİKTE KIBRIS'TA PİKNİK
YAPACAĞIZ
Kuzey Kıbrıs'ta seçimlerin yapıldığını da hatırlatan Erdoğan,
"Kuzey Kıbrıs'ta Türkiye'yi seven, kabullenen bir kardeşimiz orada
Cumhurbaşkanı oldu. İnşallah Kıbrıs'ta şimdi yeni bir süreç
başlıyor. Bu ayın 15'inde biz Cumhur İttifakı olarak sayın Devlet
Bahçeli ile birlikte heyetlerimizle Kuzey Kıbrıs'ta olacağız, orada
törenlere katılacağız. Sonra da inşallah Kapalı Maraş'ta şöyle
topluca bir piknik yapacağız. Kardeşliğimizi yaşayarak ortaya
koyacağız, buna ihtiyaç vardı bu gecikti. Ama artık yapacağız.
Bütün bunları yapmasaydık milletin yüzüne bakabilir miydik? Bunca
mazlumun, mağdurun, garibin vebalinin altından kalkabilir miydik?
Bunları yapmasak biz, biz olabilir miydik? İşte bunun için
mücadeleyi yürüteceğiz, bedel ödeyeceğiz ama hedeflerimizden asla
vazgeçmeyeceğiz" şeklinde konuştu.