Fahri imamlıkta geçen sürelerin borçlandırılmasına dair her şey

Borçlanma emekli olmak için yasa ile tanınan önemli haklardan biri ve fahri imamlık yapmış olanlara da görevde, fakat sigortalılık kapsamı dışında sayılan bu hizmetlerini sigortalılıklarına saydırmaları borçlanmayla mümkün bulunuyor.

Borçlanma emekli olmak hedefi yönünde yasa ile tanınan önemli haklardan biri ve fahri imamlık yapmış olanlara da görevde, fakat sigortalılık kapsamı dışında sayılan bu fahri imamlık hizmetlerini sigortalılıklarına saydırmaları borçlanmayla mümkün bulunuyor.

FAHRİ İMAM NEDİR?

Herhangi bir sosyal güvenlik kurumuna tabi olmadan Vakıflar Genel Müdürlüğüne bağlı mülhak vakıf camilerinde ücret karşılığı görev yapan veya Diyanet İşleri Başkanlığına bağlı camilerde kadrolu daimi mezun imam-hatip ve müezzin-kayyımlara vekâlet eden veyahut köy, kasaba ve mahalle camilerinden dernek, vakıf veya köy bütçesinden ücret alarak imam hatiplik yapanlara fahri imam deniyor.

KİMLER FAHRİ İMAM BORÇLANMASI YAPABİLİR?

5434 sayılı Kanun iştirakçilerinden, herhangi bir sosyal güvenlik kurumuna tabi olmadan;

- Vakıflar Genel Müdürlüğüne bağlı mülhak vakıf camilerinde görev yapan ve ücretlerini bu Genel Müdürlükten alanların,

- Diyanet İşleri Başkanlığına bağlı camilerde kadrolu daimi mezun imam-hatip ve müezzin-kayyımlara vekâlet edenlerin,

- Köy, kasaba ve mahalle camilerinden dernek, vakıf veya köy bütçesinden ücret alarak imam hatiplik yapanların,

Bu görevlerinde geçmiş sürelerinin borçlandırılması 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanununun ek 47 nci maddesiyle öngörülmüş bulunuyor.

KAPSAM İÇİ-KAPSAM DIŞI 

Bahse konu borçlanma işlemi yapılırken:

Mülhak Vakıf Camilerinde görev yapanların ücretlerini Vakıflar Genel Müdürlüğünden almış oldukları ve borçlanacakları hizmetlerin anılan Genel Müdürlükçe verilen belgelere istinaden tevsik edilmiş olması gerekiyor.

Şu kadar ki 5434 sayılı Kanunun Geçici 86. maddesinde bahsedilen sonsuz izinli cami görevlileri ve vekilleri bu borçlanma kapsamı içinde bulunmuyorlar.

Açık kadroya veya raporlu bulunan cami görevlilerine vekâlet edenler de 5434 sayılı Kanunla ilgilendirilmiyor ve bu kesime de borçlanma hakkı tanınmıyor.

Diyanet İşleri Başkanlığına bağlı camilerde kadrolu daimi mezun imam-hatip ve müezzin- kayyımlara vekâlet edenlerin borçlanması sırasında anılan Başkanlıkça ve yazışma yapılarak daimi mezuna vekâlet edip etmediklerinin araştırılarak yazışma sonucuna göre borçlanma işlemlerinin yapılması gerekiyor.

GEREKLİ BELGELER NELER?

Köy, kasaba ve mahalle camilerinde dernek, vakıf veya köy bütçesinden aylık alarak imam-hatiplik yapanların borçlanmalarında,

a-İlgililerin müftülüklerce görevlendirildiklerine dair yetki belgesi, (buyrultu)

b-Ücretlerini dernek veya köy bütçesinden ödendiğine dair defter veya bordro kaydı.

c-Bunun mümkün olmaması halinde vergi dairelerindeki kayıtlara dayanılarak müftülüklerce verilecek belge,

ç) Bu belgelerin yerel mülki amirlerince (Kaymakam veya Vali ) onanmış olması,

d) (a) fıkrasında belirtilen belge yanında (b) veya (c) fıkralarında belirtilen belgelerden sadece birisinin gönderilmesi gerekiyor.

Müftülüklerce tutulan cami görevlileri sicil defterinde çalıştıkları süreler kayıtlı olanlar için bu defterlerdeki kayıtlara dayanılarak çıkarılacak belgelere de itibar ediliyor.

3157 sayılı Kanunla maddede 05.03.1985 tarihinden geçerli olmak üzere yapılan değişiklikle köy, kasaba ve mahalle camilerinde yapılan hizmetlerin defter veya bordro vergi dairesi kayıtlarına istinaden müftülüklerce verilmiş ve mahalli mülki amirlerce onanmış belgelerle tevsik edilememesi halinde ilgililerin Diyanet işleri Başkanlığını temsilen ilgili müftülük hasım gösterilmek suretiyle açılacak dava sonunda yetkili sulh hukuk mahkemesince verilecek tespit kararları ile belgelendirilmesi mümkün bulunuyor.

Bu durumdaki ilgililerin mahkemelerden alacakları kararları SGK’ya veya görev yaptıkları kamu kurumlarına vererek borçlanma talebinde bulunmaları gerekiyor.

SGK NASIL UYGULUYOR?

SGK borçlanma yapılmadan önce hizmetin geçtiği kasaba, mahalle veya köyde o tarihlerde kadrolu imamın görevli olup olmadığı ilgili müftülükten sorup kadrolu imamın bulunmadığını tespit ettikten sonra borçlanma işlemini başlatıyor. Eğer aynı tarihte bir başkasının o yerde imamlık yaptığının saptanması durumunda borçlanma işlemini reddediyor.

Yasadaki lafza bağlı kalındığından sadece köy, kasaba ve mahalle camilerindeki görevlerle ilgili borçlanma yapılabilirken bunlar dışındaki oba mezra gibi yerleşim birimlerinde geçen süreler mahkeme kararı ile tespit edilmiş olsa dahi borçlanma talebi SGK’ca reddediliyor.

Bu yazının tüm hakları Memurhaber.com'a aittir. "www." biçiminde aktif bağlantı kurulabilir, açık kaynak gösterilmek kaydıyla içerik kullanılabilir. Açık kaynak göstermeden yapılan alıntılar için yasal takip yapılacaktır.