Güzellik merkezinde yüzü yandı! "Reklamlarına kandım"
Antalya'da gittiği iki güzellik merkezinde yapılan lazer uygulaması sonrası, yüzünün tamamında yanıklar oluşan Aslı İlhan'ın, bu merkezlerin sosyal medyadaki reklamlarına kandığı yönündeki açıklaması, sosyal medyadaki işletmelerin tanıtımlarının güvenilirliğini gündeme getirdi.
NO1 Design Studyo ortağı ve sosyal medya uzmanı Sedat Volkan Ayhan, iletişim imkanlarının artmasıyla birlikte sosyal medyanın geleneksel medyanın önüne geçtiğini söyledi. Ayhan, “Sosyal medya cep telefonlarıyla hayatımıza girdi ve birçok alanda hayatımızın içerisinde. Telefonlarımızda, bilgisayarlarımızda, arabalarımızda, cep telefonlarımızda var. Oynadığımız oyun araçlarında, yani her yerde sosyal medya var" dedi.
Sosyal medyanın olumlu ve olumsuz tarafları olduğunu belirten Ayhan, insanların tanıdık ve akrabalarıyla iletişim kurmasına yardımcı olma ve işletmelerin kısa sürede çok sayıya kişiye ulaşabilmesinin bu sayede olduğunu ifade etti. Bunun yanı sıra sosyal medyada kötü niyetli kişilerin de bulunduğunu kaydeden Sedat Volkan Ayhan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Sosyal medyada kötü niyetli kişiler de aynı şeyleri olumsuz yönde yapıyor. Kendilerine ait olmayan işletmelerin reklamlarını yapıyorlar veya profesyonel olmadığı bir konuda kendini profesyonel gösteriyorlar. Aslında her sektörde olduğu gibi sosyal medyada da iyi ve kötü davranışlar bir arada. Sosyal medyanın kötüye kullanımı ülkemizde yavaş yavaş ele alınıyor. Sosyal medya platformları için temsilciler atandı ve atanmaya devam ediyor. Bunlar biraz kontrolü ele alacak. Fakat şöyle bir sıkıntımız var. Sosyal medya herkesin elinde ve herkes bir şekilde bilgi sahibi olduğu için insanlar kendilerini çok iyi pazarlayabiliyor. Örneğin işletmesi olmayan bir kişi var gibi gösterip, belli meblağlar, paralar ödeyerek büyütüyor. Bunlar çok pahalı rakamlar değil.
Ortalama 1-2 bin lira harcadığında kendini gerçek bir işletme gibi gösterip büyük takipçiler, büyük beğeniler, büyük yorum sayılarına ulaşabiliyor. Kullanıcılar da doğal olarak girip baktıklarında, sayfanın takipçileri var, beğenileri var, video paylaşımları var, fotoğraf paylaşımları var, gerçek bir işletmeyle iletişim kurduklarını zannediyorlar. Ama ne yazık ki, çoğu zaman o şekilde olmuyor. Her sektörde olduğu gibi sosyal medyayı da kötüye kullananlar oluyor."
'REKLAMLARA HEMEN İNANILMAMALI'
Sosyal medya kullanıcılarının, gördükleri reklamlara hemen inanmaması gerektiğini belirten Sedat Volkan Ayhan, “Takipçileri ya da kullanıcılar işletmeyle iletişime geçtiklerinde mümkünse yüz yüze görüşülmesi gerekir. Ya da bilinen kuruluşlar olduğuna dikkat etmeli. Sosyal medya üzerinden alışveriş tabii ki çok güzel. İşimizi hızlandırıyor. Ama kullanıcıların, bazı reklam verenlerde dikkat etmeleri gereken şeyler var. İşletmenin kaç yıldır faaliyet gösterdiği, sosyal medyada ne zamandan beri olduğu, yeterlilik belgelerinin olup olmadığı bilgileri istenmeli. Bu konuda sosyal medya kullanıcıları yavaş yavaş bilinçlenecek ve temsilci atamaları tamamlandığında bu biraz daha ön plana çıkacak diye düşünüyorum" diye konuştu.
'KİM İYİ KİM KÖTÜ BİLEMİYORSUNUZ'
Türkiye'de sosyal medya kullanıcılarının sayısının çok yüksek olduğunu vurgulayan Ayhan, şunları söyledi:
“Verilere baktığımızda 38 milyon Instagram, 37 milyon Facebook ve 12 milyon civarında da Twitter kullanıcımız var. Toplamda bu Türkiye nüfusunun yüzde 60'ına, 70'ine tekabül ediyor. Araştırmalara göre, insanlar günde ortalama 7- 7,5 saat cep telefonlarıyla birlikteler. Bunun yaklaşık 4 saati sosyal medyada geçiyor. Bu nedenle işletmeler sosyal medyaya çok fazla yöneliyor. Reklamlarla, kendi işletmelerinin sayfalarıyla, fotoğraflarıyla insanların karşısına çıkıyorlar. Pandemi sürecinde de insanlar alışverişe gidemediği için, sosyal medya üzerinden alışveriş yapmaya başladı. Bu durum bazı kötü niyetlilerin önünü açtı. Çünkü bir havuz var, havuzda kim iyi kim kötü bilemiyorsunuz. Bu sebeple dolandırılmalar veya kandırılmalar çok ön plana çıkmaya başladı. Şu anda ne yazık ki bunun önüne geçemiyoruz."