Bir elimizle 'Dünya'yı yok ediyoruz diğer
elimizle yeni bir 'Dünya' arıyoruz!
Dün İdlib'deki kimyasal katliamın fotoğraflarına
bakarken aklıma tuhaf bir şekilde National Geographic'te yayınlanan
Mars belgesi oyuncularından birinin söyledikleri geldi.
Adı Clementine Poidatz olan Fransız aktris Mars belgeselinin
yayını öncesi İstanbul'da yapılan lansmana katılmış ve belgesele
ilişkin kısa bir röportaj vermişti.
Fransa'da küçük bir kasabada doğan Poidatz, büyük
hayallerle ilgili fikri sorulduğunda hatırımda kaldığı kadarıyla
şöyle bir şey diyordu:
"Benim anne babamın çocukluklarına ilişkin
hatırladıkları en önemli olay insanların Ay'a gidişi. Benim
hatırladığım olay ise 11 Eylül saldırıları."
30 yaşlarında olanların çoğu için bu durum geçerli. Daha kötüsü
bizim çocuklarımızın hatırladıkları yanında 11 Eylül hiç kalacak
gibi duruyor.
Örnek: İdlib'deki katliam... Öncekiler ve
gelecekteki niceleri...
Daha korkutucu olan ise bu acıları yaşayan çocukların
yetişkin olduğu dünyanın nasıl bir yer olacağını
düşünmek.
Araştırma sonuçları ürkütücü.
Bahçeşehir Üniversitesi'nce 2012 yılında
yayınlanan "Suriyeli Mülteci Çocuklar ve
Aileleri" araştırması sonuçları Fransız aktris Poidatz'ı
onaylar nitelikte.
"Çocuklarımızın yarısı 'hayal' kurmuyor!"
Türkiye'de 'hayal kurabilen' yetişkinlerin
oranı ise sadece yüzde 14.
Türkiye'deki mülteci çocukların durumu ise çok vahim. Yüzde
74'ü ailesinden birini kaybetmiş ve savaşın en kötü yüzünü yaşamış
durumda. Yüzde 35'inde post travmatik stres bozukluğu görülüyor.
Araştırma ekibinden Prof. Dr. Selçuk Şirin bu oranların
çarpıcılığına ilişkin şu notu düşüyor:
"Stres bozukluğu oranı normal popülasyonun 10 katı.
Vietnam'dan dönen ABD askerlerinden daha yüksek."
Çok yaygın bir oranda bu çocuklarda 'klinik
depresyon' belirtileri görünüyor. Yani uyumak
istemiyorlar, yemek yemiyorlar ve kendini öldürmek istiyorlar.
Oysa ki İdlib'te kimyasal silahla ölümün eşiğine getirilen,
Türkiye'de savaştan kaçıp bir lokma ekmek derdine düşen, dünyanın
diğer ucunda etnik katliamla yüzleşen, fuhuş malzemesi olarak
satılan, uyuşturucuya alıştırılan vb. yüzbinlerce çocuk bu dünyanın
geleceği.
Ve bizler onların elinden çocukluklarını aldıkça dünyanın
geleceği de onların hayalleri, umutları gibi ellerimizden kayıp
gidecek.
Oyun oynayıp, 'Ay'a gitmeyi hayal etmek
yerine, acının gölgesinde tek erdemin 'güç'
olduğunu sanıp güçlerini kullanmayı öğrenecekler.
Tek kurtuluşumuz bu çocuklara daha iyi bir yaşam
umudu ve hayali verebilmemizde.
facebook.com/obenimannem
twitter.com/obenimannem
/obenimannem