Koronavirüs bulaşında kritik süreç 10 günün sonunda yaşanıyor
ÇUKUROVA Üniversitesi (ÇÜ) Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi Başhekimi ve Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Hasan Murat Gündüz, genel kas, eklem ağrıları ve inatçı olmayan öksürük ile başlayan koronavirüs bulaşında kritik sürecin genellikle 10 günün sonunda yaşandığını belirtti.
Üst solunum yolları mukozalarına yerleşerek inatçı olmayan öksürük, genel kas ve eklem ağrıları ile başlayan hastalığın ilerleyen dönemde tedavisini almayan hastada akciğerlere inen enfeksiyon tablosunu oluşturduğunu dile getiren Prof. Dr. Hasan Murat Gündüz, koronavirüs hastalık takvimini paylaştı.
TANI VE TEDAVİ 3 HAFTAYI BULUYOR
Akciğerlere inen bir enfeksiyon tablosu olduğunda inatçı kuru
öksürük, düşmeyen ateş gibi birtakım belirtilerin bu hastalığa
eşlik edebildiğini ifade eden Prof. Dr. Hasan Murat Gündüz, "Bu
hastalık eğer kritik sürece doğru gidiyor ise bu genellikle 10
günden sonra oluyor. Akciğer tutulumu veya hastalığın farklı
yüzlerinin ortaya çıktığı bu dönemde, son zamanlarda konuşulan
stokin fırtınası gibi birtakım sonuçların ortaya çıktığı, organ
yetersizliklerinin geliştiği, sepsis hastalığının ortaya çıktığı
daha zor bir süreç görülüyor. Genellikle böyle bir durumda hastanın
tanı, tedavisi ve sonuçlanması 3 haftayı buluyor. Ancak kritik
sürece ilerlemiyorsa genellikle ilk 10 gün içerisinde belirtileri
yavaş yavaş azalarak geçiyor" diye konuştu.
UNUTKANLIĞA NEDEN OLUYOR
Koronavirüsün nörotrofik denilen sinir hücrelerine karşı da etkin
olabildiğine dikkat çeken Prof. Dr. Gündüz, "Tat- koku kaybının
nedeni de bu sinir hücrelerine olan etkinliği. Yine unutkanlık ve
benzeri bulgular bu virüsün sinir sistemi üzerine olan etkileri ile
açıklanabilir. Koronavirüsün tabi diğer gribal enfeksiyon oluşturan
virüsler gibi kas- iskelet sistemine de etkisi olduğunu biliyoruz.
Kas ağrıları, eklem ağrıları bunun bir sonucu. Dolayısıyla bu tür
bel ağrısı, sırt ağrısı gibi genel vücut ağrısı bu viral
enfeksiyonlarda beklenen, olasılığı yüksek semptomlardan bazıları"
dedi.
BELİRTİ OLMADAN TEST SIRASINA GİRMEYİN
Herhangi bir belirti göstermeden test yaptırmanın doğru bir
yaklaşım olmadığının altını çizen Prof. Dr. Gündüz, şöyle
konuştu:
"Aşırı yoğunluk test sonuçlarının da daha geç çıkmasına neden
oluyor. Daha geç sonuçlanan testler özellikle pozitif vakaların
karantinasında, izole edilmesinde ya da filyasyon uygulanmasında
gecikmeye neden olabilir. Ayrıca gereksiz bir yoğunluğa yol
açacaktır. Semptom göstermeyen kişi, test alanında yoğunluk varsa
aşırı kalabalıkların içerisinde belki de merakı yüzünden orada
enfekte bile olabilir. O nedenle test yaptırmaya belirti gösteren
vatandaşlarımız gitsinler."