Kredi ile ilgili yeni açıklama! BDDK duyurdu ve belli oldu

Kredi ile ilgili son dakika açıklaması geldi. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu tarafından açıklandı. BDDK Başkanı Mehmet Ali Akben, "Bankacılık sektörümüz hem sermaye yeterliliği hem kur hem de aktif kalitesi bakımından gayet sağlam bir durumdadır. Bankalarımız salgının başlangıcından itibaren 940 milyar lira civarında yeni kredi kullandırımı gerçekleştirmiştir." ifadelerini kullandı.

Kredi kullanımı ile ilgili flaş açıklama! Bankacılık Düzenleme ve Denetleme  Kurumu (BDDK) Başkanı Mehmet Ali Akben, "Bankacılık sektörümüz hem sermaye  yeterliliği hem kur hem de aktif kalitesi bakımından gayet sağlam bir  durumdadır." dedi. 

Akben, bankacılık sektörüne ilişkin AA muhabirine yaptığı  değerlendirmede, Türkiye’de finansal piyasaların yaklaşık yüzde 87’sini oluşturan  bankacılık sektörünün, güçlü mali yapısı ile ekonominin direnç noktalarından  birini oluşturduğunu belirtti.
 
Sektörün bu özelliğinin 2005 yılından sonra başlayıp bugün de  kesintisiz şekilde devam eden "sürekli reform" süreci ile sağlandığının altını  çizen Akben, sektörün sermaye yeterliliği, bilgi teknolojileri, risk yönetimi ve  diğer alanlardaki düzenlemelerinin sürekli olarak güncellendiğini ifade etti.
 
Akben, bu şekilde değişen finansal koşullara ve yeni uluslararası  düzenlemelere hızlı bir şekilde uyum sağlandığını anlattı.
 
Bankaların halihazırdaki sermaye yeterliliği düzeyinin hem yasal hem  de hedef olarak belirlenen seviyenin çok üzerinde olduğuna işaret eden Akben,  "Sektörümüz bu güçlü sermaye yapısını uzun zamandır devam ettirmekte, olası  finansal dalgalanma ve şoklara karşı direncini korumaktadır." dedi.
 
Akben, güçlü düzenleme ve denetim altyapısının yanında Türk  bankalarının geçmişten gelen tecrübe ve birikimleri de sektörün sağlamlığının  diğer önemli bir unsuru olduğunu vurguladı.
 
Bankaların, geçmişte yaşadığı finansal dalgalanma süreçlerinde hem  sermaye yapılarını güçlendirmek hem de aktif kalitelerini korumak konusunda  dünyaya örnek olacak şekilde ihtiyatlı yaklaşım sergilediğini, uluslararası  muhabir ilişkileri sayesinde fonlama tarafında herhangi bir sıkıntı ile  karşılaşmadığını aktaran Akben, "Bunun sonucu olarak, en zor dönemlerde dahi  tıkanmayan, reel sektöre hizmet vermeye devam eden etkin bir kredi piyasamız  vardır. Bu sayede özellikle Kovid-19 salgını döneminde ekonomik aktivitenin ciddi  oranda yavaşlamasına rağmen bankacılık sektörü kredi tahsisatlarına devam  etmiştir." değerlendirmesinde bulundu.
 
"Bankalarımız salgının başlangıcından itibaren 940 milyar TL yeni  kredi kullandırdı"
 
BDDK Başkanı Akben, bankaların salgını başlangıcından itibaren 940  milyar lira civarında yeni kredi kullandırımı gerçekleştirdiğini söyledi.
 
Söz konusu kredilerin yüzde 45’inin kurumsal şirket ve ticari  kuruluşlara, yüzde 31’inin KOBİ’lere, yüzde 24’ünün ise bireysel müşterilere  verildiğini belirten Akben, yine aynı dönemde müşterilerin yeniden yapılandırma  ve borç ödemelerinin ertelenmesi taleplerinin bankalarca büyük ölçüde olumlu  karşılandığını ifade etti.
 
Akben, bankaların tüm bu destekleri sağlam finansal yapıları  sayelerinde sağlayabildiğini aktardı. Son 12 aylık ihracatın 212 milyar dolar  aşarak rekor kırdığını hatırlatan Akben, "Söz konusu başarıda bankalarımızın  ihracat yapan reel sektör kuruluşlarımıza sağladığı desteğin önemli katkısı  bulunmaktadır. Bu ihracat rakamı bile bankacılık sektörünün gücünün bir  göstergesidir." diye konuştu.
 
Mehmet Ali Akben, denetim otoritesi olarak BDDK'nın da tüm dünyada  olduğu gibi, bankalara salgın sürecinde bazı esneklikler getirdiğini anlattı.
 
Hem müşterileri hem de bankaları korumaya yönelik söz konusu geçici  önlemleri süreç içerisinde büyük ölçüde kaldırdıklarını ve normal uygulamalara  döndüklerini belirten Akben, en son eylül ayında takibe aktarım süresinin 180  günden tekrar 90 güne indirildiğini ifade etti.
 
Akben, geçici önlemlerin hem esneklik sağlarken hem de kaldırılırken  etkilerinin detaylı şekilde analiz edildiğinin altını çizerek, "Yaptığımız  çalışmalar sonucu, salgın esnekliklerinin kaldırılmasının bankaların aktif  kalitesinde oldukça kısıtlı bir etkisinin olduğunu görmekteyiz." dedi.
 
Bazı çevrelerin herhangi bir veriye dayanmadan iddia ettiği gibi  sektörün aktif kalitesinde dikkate değer bir bozulma söz konusu olmadığını  vurgulayan Akben, şöyle devam etti:
 
"Belirttiğim gibi, bankalarımız faaliyetlerinde ihtiyatlı ve özenli  davranmakta, kredi tahsisleri ve yeniden yapılandırma kararlarında her zaman  rasyonel hareket etmektedir. Biz de sektörün tüm faaliyetlerini yakından  izlemekteyiz. Ayrıca, aktif kalitesinin hem bir stok hem de bir akım sorunu  olduğu bilinciyle Ekonomi Reformları Eylem Paketinde bankacılık sektörünün aktif  kalitesinin artırılmasına yönelik önemli düzenlemelere yine bu zor dönemde imza  attık."
 
"Bankacılık sektörü nette döviz fazlasına sahiptir"
 
BDDK Başkanı Akben, aktif kalitesine benzer şekilde son zamanlarda  kurlarda meydana gelen artış konusunda da bankaların gayet sağlam durumda  olduğunu belirtti.
 
Periyodik olarak gerçekleştirdikleri stres testleri ile başta kurlarda  meydana gelen artış olmak üzere makroekonomik göstergelerin bankacılık sektörüne  etkilerinin yakından takip edildiğini ve olumsuz sonuç gözlemlenmediğini  vurgulayan Akben, "Bilindiği üzere, sektörümüz yabancı Para Net Genel Pozisyonu  Yönetmeliği çerçevesinde özkaynaklarının yüzde 20’sini aşacak ölçüde, kısa veya  uzun pozisyon alamamaktadır. En güncel verilere göre sektör nette 5,6 milyar  dolar fazla pozisyondadır. Bu otomatik düzeltme mekanizması, sektörün mali  sağlamlığı için kur riskini belirli bir düzeyde tutmaktadır." diye konuştu.
 
Akben, Türkiye'de bireysel müşterilerin bankalardan yabancı para  borçlanmalarının önlendiğini ve bu sayede, vatandaşların da kur riskinden  korunduğunu ifade etti.
 
 "Vatandaşlarımızın yanıltıcı haber ve yorumlara itibar etmemesi önem  taşımaktadır"
 
 "Sektörümüz hem sermaye yeterliliği hem kur hem de aktif kalitesi  bakımından gayet sağlam bir durumdadır." diyen Akben, bu bakımdan sektör  verilerine sahip olmayan kişi ve kuruluşların, hakim olmadıkları bir konu  hakkında, subjektif bir şekilde yıpratıcı yorumlar yapmalarını ve bunu  yaymalarını doğru bulmadıklarını ifade etti.
 
Akben, vatandaşların da bu tür yanıltıcı haber ve yorumlara itibar  etmemelerinin önem taşıdığını sözlerine ekledi.