LYS sürecinde öğrencileri bekleyen tuzaklar

Sınavlar hayatımızın bir parçası olmaya devam etmektedir. YGS bitti ve YGS ile ilgili analizler yapılmaya devam edilmektedir. 2016 YGS, önceki yıllara göre daha kolay bir sınav olarak değerlendirilmektedir. Özellikle sorulardaki kolaylığa bağlı olarak netlerdeki artış, 180 barajını geçen öğrencilerin sayısında önemli bir artış meydana getirmiştir.

Barajı geçen öğrencilerin sayısı geçen yıla göre iki yüz yirmi bin kişi artmıştır. Bu durum, LYS’ ye başvurularda bu oranda bir artışın olacağı sonucunu doğurmaktadır. Yine geçen yılın net ortalamaları160 soruda 36 iken bu yıl bu sayı 160 soruda 43 net olarak gerçekleşmiştir. Türkçe, matematik ve fen bilimleri testlerinde yüzde ona yakın netlerde artış yaşanmıştır. Sosyal bilgiler testinde ise geçen yıla paralel bir net sonucu ortaya çıkmıştır.

YGS'DE YAŞANAN PUAN ARTIŞI NASIL OKUNMALIDIR?

Tüm bu veriler ışığında 2016 yılı YGS sonuçları, öğrencilerin genelinin puanlarında önemli artışlar sağlamıştır. Bu puan artışları nasıl okunmalıdır, öğrencilerin avantajına mıdır yoksa dezavantajına mıdır? LYS’ ye girecek öğrencilerin sayısı 220 bin artmışken bu durum rekabetin daha yoğun yaşanacağı anlamına gelebilir.

Öğrenciler elde ettikleri puanlara çok güvenmemelidir. Geçen yıla oranla daha yüksek puanlar alan öğrenciler sıralamalarına bakarak durum değerlendirmesi yapmalıdır. Geçen yıl 90 net yapan bir öğrenci 400’e yakın puan alırken bu yıl aynı netle 350 puan alınmıştır. Yani öğrenciler arasında YGS’den bir sıralama avantajı elde etmek tek başına mümkün değildir.

LYS SÜRECİNDE ÖĞRENCİLER NASIL BİR STRATEJİ BELİRLEMELİDİR?

O halde LYS sürecindeki öğrenciler nasıl bir strateji belirlemelidir? Artık öğrenciler sadece kendi alanlarıyla ilgili testlere çalışacaklardır. Sayısal öğrencisi sadece sayısal derslere yoğunlaşacak, Türkçe ve sosyal derslere zaman harcamayacaktır. Eşit ağırlık öğrencisi matematik, Türkçe- edebiyat ve coğrafya derslerinden puanlar toplamanın yolunu arayacaktır. Sözel öğrencileri ise Türkçe – edebiyat ve sosyal derslere yoğunlaşacak ve rakiplerini geride bırakmaya çalışacaklardır. Dil öğrencileri de sadece dil sınavına gireceklerdir.

YGS tüm zorluğuna rağmen üniversite sürecinde belirleyici bir sınav değildir. Bir öğrencinin üniversite yerleşme puanı üç bileşenli bir puanlama ile yapılmaktadır. Öğrencinin ağırlıklı orta öğretim başarı puanı, YGS’den alınan puanın yaklaşık yüzde 35’lik kısmı ve LYS’den alınacak puanın yaklaşık yüzde 65-70’lik bir kısmı toplanarak yerleştirme puanı ortaya çıkacaktır.

Hal böyle iken öğrenciler, eğitimciler ve veliler puan aralığındaki yakınlıkları dikkate almalıdır. Asıl belirleyici olan sınavın LYS olduğu gerçeği üzerinden planlamalar yapılmalıdır. YGS’nin üzerinde iki hafta geçti. Artık YGS sonuçları bir tarafa bırakılmalı ve hala LYS çalışmalar başlamadı ise ivedi bir planlama ile ders çalışmaya başlamalıdır tüm adaylar.

İYİ BİR LİSANS PROGRAMINA YERLEŞME İMKANI VAR

Bir eğitimci olarak tecrübe ile ifade edebiliriz ki daha az puan getiren YGS’ye aylarca çalışan öğrenciler yerleştirmede amiral gemi olan LYS’ ye daha az çalışmakta ve rakipleri ile olan puan farkını kendi aleyhlerinde artırmaktadırlar. 300 ve üzeri puan alan öğrencilerin iyi bir lisans programına yerleşme imkânı ve şansı vardır. 350 puan alan bir eşit ağırlık öğrencisi hukuk fakültesine yerleşebilir; fakat daha fazla puanla işi ciddiye almayan bir eşit ağırlık öğrencisi çok daha düşük puanlı programlara yerleşebilir.

Baharın gelmesi de öğrenciler için bir handikap olmaktadır. Havaların ısınması, parkların, bahçelerin hareketlenmesi, dışarıdaki birçok olay ve durumun öğrencileri kendine çağırması masasının başında olması gereken öğrencileri gayri ihtiyari olarak sokaklara çekmektedir. Özellikle çağımızın zaman öldürme makinesi olan akıllı telefonlar, tabletler, televizyon ve bilgisayar oyunları mümkünse öğrencilerin hayatından tamamen çıkmalıdır. Sevgili adaylar, unutmayınız ki siz bu tür aletlerle zaman öldürürken sizin rakipleriniz çalışmalarına devam etmektedir.

SINAV ASIL ŞİMDİ BAŞLADI

Sınav asıl şimdi başlamıştır, asıl fark şu andan sonra oluşturulacaktır. Saatlerin ileri alınması da öğrencileri yanıltacak bir durum olabilir. Günlerin kısa olduğu kış aylarında adaylar daha çok evlerinde vakit geçirmekte ve daha fazla çalışma ortamı bulmakta idi. Günlerin uzaması ve insanların dışarıda daha fazla vakit geçirmesi öğrencilerin dikkat etmesi gereken yanıltıcı bir durum olabilir.

Hayat tüm acımasızlığı ile devam etmektedir. Gençler, içinde bulundukları şartların farkında olmayabilir. Fakat sınavların sonuçları, insanların hayatındaki en belirleyici etkendir. Sınav sonuçları, insanın bundan sonraki hayatının temel rotası olacaktır. Bu gerçeklik doğrultusunda eğitimcilerin ve velilerin öğrenciler üzerinde daha olumlu davranışlar sergilemeleri gerekmektedir.

Bu yazının tüm hakları Memurhaber.com'a aittir. "www." biçiminde aktif bağlantı kurulabilir, açık kaynak gösterilmek kaydıyla içerik kullanılabilir. Açık kaynak göstermeden yapılan alıntılar için yasal takip yapılacaktır.