Meclis'te o öneri reddedildi!

Meclis bugün terör gündemiyle toplandı. Saat 15.00'da başlayan oturumda terör saldırılarının nedenlerinin incelenmesine yönelik karar çıkmadı.

TBMM Genel Kurulu bugün 15.00'de terör gündemiyle olağanüstü toplandı. Yaklaşık 3 saat süren oturumda CHP'nin Araştırma Komisyonu kurulması üzerine verdiği teklif tartışıldı. Ancak önerge kabul edilmedi.

17.52- ÖNERGE AK PARTİ VE MHP OYLARIYLA RED EDİLDİ

CHP'nin terör eylemlerine ilişkin MeclisAraştırma Komisyonu kurulması yönündeki teklifi kabul edilmedi. Meclis Komisyonu kurulması önergesine MHP milletvekilleri önce çekimser kaldı. Sonrasında ise MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural'ın elini kaldırmasıyla MHP'li vekiller de red oy kullandı. AK Parti ve MHP'nin red oyu vermesiyle önerge kabul edilmedi.

MECLİS'TE GERGİN ANLAR

17.00- 
AK Parti Adıyaman Milletvekili Ahmet Aydın partisi adına söz aldığı konuşmasında özetle şu ifadeleri kullandı:

Burada Cumhurbaşkanı, Başbakan ve hükümete, AK Parti grubuna söylediklerinizin kaçta kaçını terör örgütüne söyleyebiliyorsunuz, o yüsek ister samimiyet ister. Biz iktidar olmak için demokrasiyi zorlamadı. Siz barajı geçmek için paralelle, çetelerle, terör örgütleriyle bir araya geldiniz. Kimin nerede durduğunu bu millet çok iyi biliyor. Kürt meselesi söylenmedik sözün kalmadığı meselelerden bir tanesidir. Çözüm süreci silahın hak arama aracı olmaktan çıkarılmasıdır. Devletin demokratik dönüşümünün sağlanması için silah aradan çıkmalıdır. 7 Haziran'dan bu yana 657 terör eylemi gerçekleştirilmiş.

Son günlerde PKK ve HDP söz birliği etmişçesine operasyonlarla erken seçim arasında bağlantı kurmaya çalışıyorlar. Seçim ile operasyonlar arasında bağ kurmaya çalışmak seçmene saygısızlıktır. barajı geçmek adına demokrasiyi zorlayanlar ortadadır. Sorundan beslenenler çözümü istemezler. Kobani üzerinden de bir algı operasyonu yönetildi.

Operasyonları zorunlu kılan PKK hakında HDP yöneticilerinin bir şey söylediğini duydunuz mu? Biz bütün terör örgütlerini kınıyoruz. Örgütün ateşkesin bittiğini ilan eden açıklamaları gündeme getirmeden hükümetin çözüm sürecini bitirdiğini söylemek doğru olmaz. Doğrudan terör örgütüne yönelik bir şey söylemediler. DAEŞ ile hükümetimiz arasında ilişki kuran yalancıdır. Türkiye örgütle bağlantısı olduğu saptanan 1600 kişiyi sınırdışı etmiştir. Erdoğan karşıtlığı vicdanlarını da kör etmiştir. Biz bölgemizde ve ülkemizde terör istemiyoruz. AK Parti döneminde yapılanları HDP'nin eş başkanları dahi hayal edemezdi. Devlet durduk yere operasyon yapmıyor. Devlet terör örgütünün başlattığı saldırıları durdurmak için operasyon yapıyor. PKK'nın sözcülüğüne soyunanlar operasyonlar hakkında bize tek bir laf söyleyemez. Safınızı net bir şekilde belli edeceksiniz, ya demokrasi diyeceksiniz ya silah. HDP bir yol ayrımındadır. Hem silah hem fikir bir arada yürümez."


MHP'Lİ ÖZDAĞ ARSLAN KULAKSIZ'I ANARAK BAŞLADI

16.36-
MHP Gaziantep Milletvekili Ümit Özdağ ise konuşmasında şunları söyledi:

"Ortadoğu 1. Dünya Savaşı sonrası çizilen sınırların yeniden tasarlandığı bir döneme girdi. Bu Balkanlaşma sürecinin Türkiye üzerinde etkileri de olması kaçınılmazdır. Ortadoğu'daki savaşın dalgaları Türkiye'ye vuruyor. Türkiye'de bugün yaşanan terör kökleri Ortadoğu'da olan ve Türkiye'ye taşma eğilimi olan bir durumdur. Uygulanan politikalar Ortadoğu'daki savaşı Türkiye'ye davet etmektedir. Geçmiş yıllarda MHP AKP'yi bir çok defa yanlış politikalar konusunda uyarmıştı.

Bugün gelinen noktada PKK ve IŞİD'e karşı yapılan operasyonları anlatırken iş çığrından çıktı demişti. Bu MHP'nin tespitlerinin ne kadar doğru olduğunu göstermiştir. İşleri çığırından çıkartan yanlış Ortadoğu politikaları ve PKK ile müzakere olmuştur.PKK açılımı sürecinde hükümet, Öcalan'ın meşrulaşmasını sağlamıştır. Müzakere süreci adı altında güvenlik güçleri alan boşaltmaya zorlandı. Bu sayede terör örgütü güç kazandı. Terör örgütü hükümetin sağladığı dokunulmazlıkla istihbarat ve adam sağlama konusunda çalıştı. PKK'yı rahatsız eden valiler tasfiye edildi. Yerlerine operasyonlara izin vermeyen valiler atandı. Erdoğan Güneydoğu'dan tabut gelmiyor dedi ama kahraman öldürülen köy korucularının tabutları Güneydoğu'da kaldı. Elinde değil arkasında silah olan HDP halk üzerinde ciddi bir baskı kurdu. Çıkar yol Güneydoğu Anadolu'yu PKK'nın elinden geri almaktır. Bunun yolu tekrar terörle mücadele stratejisinin uygulanmasıdır.

Suriye'de Esad rejimini tutuku haline getiren hükümet PKK'nın Suriye'nin kuzeyinde baskın güç olmasının önünü açmıştır. Esad rejimini yerine kimin geçeceği belli olmadan devirmeye çalıştınız. Rejimin yıkılması durumunda devlet de yıkılıyor. Bunu Afganistan ve Irak'ta gördük. Müslüman Kardeşler, El Nusra ve IŞİD Esad'ı devirme porjesinde kullanıldı. Bu politika Suriye'yi Afganistanlaştırdı, Türkiye'yi ise Pakistanlaştırdı. MHP'nin terör örgütü uzantısı siyasi partiye karşı aldığı tutum, seçmenin tercihini yok saydığı ve Kürt düşmanı olduğu suçlaması yapılmıştı. Oysa Kürtler ve Zazalar bizim kardeşimizdir. MHP'nin HDP'ye tavrı şehitlerimizden dolayıdır. PKK'nın yaptığı toplu katliamları unutmayacağız. HDP'ye karşı olan tavrımız demokrasiye olan bağlılığımızın sonucudur. MHP bölücülük karşısında tek başına kalsa da milli vicdanın temsilcisi olmaya devam edectir. HDP'nin sahte barış çağrılarına inanmıyoruz. Keşke samimi olsalardı. Samimi olsalar şehit cenazesine gidip başsağlığı dilerlerdi." 

16.55- ÖZDAĞ'DAN HDP'YE TEPKİ

Özdağ, MHP'nin HDP'nin içinde bulunduğu, başta koalisyon dahil hiçbir oluşum içinde olmayacağını bir kez daha vurgulayarak, 'HDP'nin sahte barış çağrılarına inanmıyoruz' dedi. 




MURAT ÖZÇELİK'TEN 'SURİYE' BİLANÇOSU

16.14- Yaşanan olayları alt alta koyup baktığımızda; Suriye içerisinde IŞİD denilen örgüte karşı Türkiye'nin aldığı önlemlere baktığımızda hiçbir şey yok. IŞİD'e karşı Türkiye başında tedbir ve tavır almadı. Suriye'den gelenlere baktığımızda, çok ciddi sosyal, ekonomik sorunlar ortaya çıktı. Bu insanlara insanlık adına Türk milleti bağrını açmaya devam etti. IŞİD'e dünyanın çeşitli yerlerinden Türkiye'yi transit ülke olarak kullanarak binlerce adam gitmeye başladı. Orada yapılan çatışmalar neticesinde Türkiye'deki hastaneler kullanıldı, iyileşenler geri çatışma bölgesine gitti.

Türkiye'de de önemli bir faaliyet başlad. IŞİD bu zaman zarfında kendisine hiçbir tedbir konulmaksızın adam devşirme faaliyetine girişti. Lojistik hücrelerini kurdu. Türk vatandaşları, yaklaşk 10 bin kişi, IŞİD'in saflarında savaştı. Suriye'deki iç savaşın Türkiye içerisine taşındığı bir durumla karşı karşıyayız. Terör faaliyetleriyle iş çığrından çıktı. IŞİD böyle palazlanırken, Türkiye'nin almaktan imtina ettiği tedbirler nedeniylePKK Batı'nın gözünde bir aktör haline geldi. Türkiye iki lanetin eylemleri ile karşı karşıya kaldı. Şimdiki geçici hükümetle birlikte bugüne kadar yapmayacağız dediği şeylerde U dönüşü yaptığını gördük. Daha önce söylediklerinin aksine Türkiye Batılı ülkelere destek kararını vermiş bulunuyor.Her ne kadar Türkiye hükümetin aldığı kararlarla politikada bir değişiklik yapıyor gibi görünse de bu şekilde ulusal güvenlik sorununun çözülmesi mümkün değil. Yüce Meclis'in ülkemizin içerisinde bulunduğu sorunlara el atmadığına yönelik bir algı var. Bu suretle bizim yapmamız gereken bütün milletvekilleri olarak bu sorunları elele vererek sorunları çözmektir. Kime karşı savaşacağımızı bilmek zorundayız." 

ŞAFAK PAVEY'DEN VEKİLLERE UYARI

16.05- 
Osman Baydemir'in açıklamaları sonrası Meclis'te yükselen tansiyona MeclisBaşkanvekili Şafak Pavey müdahale etti. "Bu ülke sizin egolarınızdan daha değerli. Lütfen sabırlı olalım" diyen Pavey, konuşmaların devam etmesi üzerine "Lütfen egolarımızı terbiye edelim" uyarısında bulundu.

ARINÇ'A YANIT OSMAN BAYDEMİR'DEN

15.45- 
HDP Grubu adına konuşmayı HDP Şanlıurfa Milletvekili Osman Baydemir yapıyor. 

Baydemir şunları söyledi:

"Suruç ve Suruç katliamının devamıda ülkenin tamamına yayılan ateşi yüreğimizin derinliklerinde hissediyoruz. Yaşadığımız acılarımızın son acılar olmasını diliyoruz. Bir daha asla bu ülke coğrafyası içinde tek bir insanımızın hayatını çatışma ortamında kaybetmemesi için çabalayacağız. Sadece yaptıklarımızdan değil, yapma gücünde olup da yapmaktan imtina ettiklerimizden de bir gün hesaba tutulacağız. Bu savaş pratiğine dur diyelim. 

AKP hükümeti bir kez daha 1990'ların, 2000'li yılların, hatta ve hatta Cumhuriyet tarihi hükümetlerinin refleksine geri döndü. Milliyetçi dalga yaratarak, HDP'yi baraj altında bırakma politikasını hayata geçirmiştir. 

"Tek başına iktidar olamazsak B ve C Planlarımız var" demişlerdi. İşte 8 Haziran sabahından itibaren bu planlar devreye sokulmuştur. 

Diyarbakır'daki katliam girişiminin failleri gerçekten araştırılsaydı bu ülke Suruç'taki acıyı yaşamazdı. Yaşananlar ülkenin tamamına yayılacak savaşı sürdürme çabasıdır. Savaş isteyenlerin resitne restle yanıt vermeyeceğiz.

KATLEDİLEN POLİSLER KARDEŞİMİZDİR!

Her bir saldırı, cinayet mutlak surette arka plana sahiptir. Ceylanpınar'da uykusunda katledilen polisler kardeşimizdir. Misliyle yanıt vermekle hiçbir sorunu çözemeyiz.

ERDOĞAN'IN AÇIKLAMALARI

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Çin'e gitmeden önce yaptığı açıklamalar barış sürecine suikasttır. Şiddet, savaş kimden gelirse gelsin hep birlikte barışta buluşalım. 

48 SAAT İÇİNDE BU SAVAŞ DURUR

Bu Meclis el ele verirse, AKP Grubu
 'evet' derse vallahi de billahi de bu savaş 48 saat içinde biter. Neden HDP heyetinin İmralı'ya gitmesine izin vermiyorsunuz?

İMRALI TECRİDİNİ KALDIRALIM

Yeniden çözüm süreci ruhuna dönmek için İmralı tecridini kaldıralım. 


BÜLENT ARINÇ'TAN AÇIKLAMA

15.23- 
Meclis oturumunda hükümet adına konuşmayı Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç yaptı. Arınç, konuşmasına olağanüstü toplanma kararı için Meclis'e başvuranCHP Grubu'na teşekkür ederek başladı.

Arınç, şunları söyledi:

"3 terör örgütüne karşı operasyonlar yapıldı. Bütün operasyonlar milli imkan ve kabiliyetimizle yapıldığını, DAEŞ'e yönelik yapılan operasyonlar ise kendi sınırlarımız içinde yapıldı.

Bugün saat 11.00 itibariyle gözaltına alınan sayısı bin 61 kişi. Serbest bırakılanların sayısı 156. 172 ise tutuklandı. 

Çözüm sürecinin hedefi terörün bitirilmesiydi. 2013 Nevruz'unda silahlı unsurların sınırların dışına çıkarılması söylenmişti. Buna uyulmadı. Öte yandan örgüt şiddet eylemleri devam etti. 202 işyeri kundaklandı. 10 vatandaş öldü. 32 güvenlik görevlisi şehit edildi. PKK-KCK-HDP'nin süresiz eylem çağrısıyla 50 kişinin ölümüyle sonuçlanan 6-8 Ekim olayları kırılma noktası olmuştur. Sadece 7 Haziran'dan bugüne 53 silahlı-bombalı saldırı düzenlendi. Çözüm sürecini başlatan teme irade hükümettir.

TÜRKİYE'NİN SON ŞANSI

Tüm terör örgütlerine karşı geniş kapsamlı operasyon yapılıyor. DAİŞ 2013'te terör örgütü ilan edildi. Çözüm süreci Türkiye'nin son şansıdır. 




ŞAFAK PAVEY'DEN OLAY KONUŞMA

15.10- 
Şafak Pavey, Meclis'teki oturum açılışında sert bir açıklama yaptı. Pavey, 'Su satmak için yangın çıkaranlardan olmayalım' dedi. 

Pavey şöyle devam etti:

"Burada yaratacağımız her asabiyet sokağa şiddet teşviki olarak dönebiliyor. Bu vatan hırslarımızdan çok daha değerli. Bizler varlıklarımızla bir şey katmak için Meclis'teyiz. Siyaset şiddet bizi her zamankinden çok daha acil göreve çağırıyor. Ortak hafızamızı takip etsek düzlüğe çıkabileceğimize inanıyorum. Değerli milletvekillerini saygıyla selamlıyor gündeme geçiyorum."

15.02-Meclis oturumu başladı. Oturumu Meclis Başkanvekili Şafak Pavey yönetiyor. 



GÜNDEM IŞİD VE PKK

Suruç'ta 34 kişinin yaşamını yitirdiği intihar saldırısı, PKK'nın asker ve polisleri şehit etmesi ve IŞİD'e karşı operasyonlar Meclis'te tartışılacak. Partilerin son 1 hafta içinde artan terör saldırılarına karşı ortak bir karar alıp almayacağı ise merak konusu. 

CHP ÇAĞIRDI DAVUTOĞLU AÇIKLADI

CHP, Meclis’in olağanüstü toplanması için çağrı yapmış, HDP de bu çağrıya destek vermişti. Başbakan Ahmet Davutoğlu da talebi olumlu karşıladıklarını açıklamıştı. 


Davutoğlu, bugün yapılacak toplantıda son terör olayları ve operasyonlarla ilgili Meclis’i bilgilendireceklerini de belirtmişti.