Memurların emekli ikramiyesinde yanlış bilinenler

Sosyal Güvenlik Uzmanımız Şevket Tezel önemli konulara değinmeye devam ediyor.

Şevket Tezel sevkettezel@internethaber.com

Emekli ikramiyesi kamu hizmetlerinde memur veya 399 sayılı KHK’ye göre görev yapanlar için söz konusu bir hak. Kavram olarak karıştırıldığı kıdem tazminatı ile benzeşse de hak etme şartları da dahil olmak üzere bir çok konuda farklılık arz ediyor

Ülkemizdeki çoğu kavram ve hak gibi çok sayıda yasal değişiklik sonucu zaman içinde içeriği ve hak kazanma koşulları değişen bir unsur. Zaten çok sayıdaki değişiklik işi doğru bilinmeyi zorlaştırırken gene ülkemizdeki okuma konusundaki isteksizlikten de etkileniyor.   

Yurdum vatandaşı okumuyor hatta bu konuda kalem oynatanlardan bazıları da okumuyor veya güncel olmayan metinleri okuyup yanlış yönlendirebiliyorlar.

Bu yazımızda da memurların emekli aylığı ile birlikte emekliliğe girişte en önemli dayanağı olan emekli ikramiyesindeki yanlış bilinenlere ayırdık.


Yanlış 1: Memuriyetten istifa edersem ikramiyem yanar.

Doğrusu:  Emeklilikte emekli ikramiyesi hakkında 2009 ve 2011 yıllarındaki iki iptal kararı ve arkasından yürürlüğe giren 6270 sayılı Yasa ile son şekli verilen ikramiye hakkı konusunda istifa bu değişikliklerden önce de sonra da tek başına ikramiyede mahrumiyete neden olan bir olgu değil.

08.09.1999 öncesi memuriyete başlayan memurlardan istifa etmeyi düşünenlere istifa dilekçelerinde yaşı bekleme gerekçesiyle ayrılmalarını tavsiye ediyoruz. 08.09.1999 – 30.09.2008 tarihleri arasında memuriyete başlayanlara ise 25 yılı doldurmadan ayrılmamalarını, kadın iseler evlilik tarihinden itibaren bir yıl içinde memuriyetten ayrılmalarında da emeklilik tarihinde ikramiyeye hak kazanmış olacaklarını önemle vurguluyoruz.

***

Yanlış 2: Hizmet süreleri farklı statülerde geçmiş ise, kamu görevlisi olarak geçen sürelerine emekli ikramiyesi ödenebilmesi için son statüsünün kamu görevlisi olarak geçmiş olması şartı aranmaktadır.

Doğrusu:
2009 yılından önce emekli olan memurlar istifa ettikleri için değil, istifadan sonra bir gün dahi SSK veya Bağ-Kur statüsünde çalıştıkları için ikramiye alamıyorlardı.

Zira 2829 sayılı Kanunda “Son defa T.C. Emekli Sandığına tabi görevlerden emekliye ayrılan ve kendilerine bu Kanunun 8 inci maddesi uyarınca birleştirilen hizmet süreleri üzerinden aylık bağlananlara,T.C. Emekli Sandığına tabi daire,kuruluş ve ortaklıklarda prim veya kesenek ödemek suretiyle geçen sürelerinin toplamı üzerinden, 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanunu hükümlerine göre emekli ikramiyesi ödenir.” hükmü bulunuyordu.

İşte bu maddedeki “Son defa T.C. Emekli Sandığına tabi görevlerden emekliye ayrılan ve…” ibaresi iki kez iptal edilince uzun müddet Emekli Sandığına tabi görevlerde çalıştıktan sonra, örneğin son bir ay başka bir sosyal güvenlik kuruluşuna tabi olarak çalışıp yaşlılık aylığına hak kazananlarla, uzun bir süre başka sosyal güvenlik kurumlarına bağlı olarak çalıştıktan sonra, son bir, iki veya üç yılında Emekli Sandığına tabi bir görevde çalışanlara Emekli Sandığına tabi olarak çalıştıkları süre üzerinden emekli ikramiyesi ödenmesinin önü açılmıştı. Bu konuya son şekil de 2012 yılında 6270 sayılı Kanunla verilmiş ve geçmişte bir yıldan fazla kamu görevi olup da emekli olduğunda ikramiye alamayanlara ikramiye yolu açılmıştı.

Yani ikramiye alabilmek için emekli olmadan önceki son statünün kamu görevlisi olma şartı beş yıl önce tarihe gömülmüş, okuduğunuzda ciddiye almamanız gereken bir yanlış bir ifadedir.

***

Yanlış 3: Emeklilik haklarım ve emekli ikramiyem emekliliğe esas dereceme göre belirlenir.

Doğrusu: Memurun emekli aylığı ve ikramiyesi aynı kavrama Emekli sandığı matrahına göre belirlenir. Emekli Sandığı matrahına giren gösterge aylığı emekliliğe esas dereceye göre saptanmakla birlikte Ek gösterge aylığı ile ek göstergeye göre belirlenen tazminat matrah üzerinde 3,5 kattan 20 kata kadar değişen ölçekte etkiler ve ek gösterge emekliliğe esas dereceye göre değil, kazanılmış hak aylık derecesine göre belirlenir. Yani memurun emekli aylığında önemli olan emekliliğe esas derece değil, kazanılmış hak aylık derecesidir.

Emekli Sandığı matrahı aynı zamanda bir yıllık kamu hizmeti karşılığı ödenen ikramiyeye tekabül eder. Bu matrahın tüm statülerde geçirilmiş ve borçlanılmış süreleri ile 50 rakamının toplamına göre saptanan aylık bağlama oranına nispeti memurun emekli aylığı tutarını oluşturur.   

Emekliliğe esas derece ve kazanılmış hak aylık derecesi memuriyetten önce SSK veya Bağ-Kur diğer statülerde hizmeti olan memurların intibak işlemi sonucunda farklılaşır. Bu bakımdan en yüksek ek göstergeden faydalanmak için kazanılmış hak aylık derecesi veya maaş esas derece bakımından birinci dereceye gelinmiş olmaya dikkat edilmesinde fayda bulunuyor.

***

Yanlış 4: Çalışma sürelerinin tamamı kamu görevlisi olarak geçmiş ise aylık bağlamaya esas tutarın 1 aylığı emekli ikramiyesi verilir.

Doğrusu: Emekli Sandığı Matrahının aylık bağlama oranına nispeti tutarında emekli aylığı ödenmesi için illa hizmet süresinin tamamının, hatta çoğunluğunun bile kamu görevlisi  olarak geçme şartı bulunmamaktadır.  

Emekli ikramiyesi almak için memuriyetten emekli olmak da gerekmez. Örneğin 15 yıllık memuriyetten sonra 2002 yılında istifa ederek SSK statüsüne geçen ve 2015 yılında SSK statüsünden emekli olan bir sigortanın SSK emekli aylığı ile emekli ikramiyesinin bir alakası yoktur. Bu emekli için kamuda geçmiş her bir yıl hizmet için memuriyetten ayrıldığı tarihteki derece ve kademeleri ile emekli aylığının bağlandığı tarihteki memur maaş ve taban aylık katsayılarına göre hesaplanacak Emekli Sandığı matrahı tutarında ikramiye ödenmesi gerekir.