Öğretmenevleri kapatılıyor mu?
Eğitim-Bir-Sen İstanbul 1 Nolu Şube Başkanı Emrullah Aydın yazılı bir açıklamayla kapatılması gündemde olan Öğretmenevlerinin kapatılmasının doğuracağı sonuçları anlattı.
HÜKÜMETİN TÜM REFORMLARI EĞİTİM ÜZERİNE
61. Hükümet, reform sayılacak icraatlarının çoğunu Milli Eğitim Bakanlığında hayata geçirmektedir. Sayın Başbakanın ustalık olarak tanımladığı bu dönemin, eğitim öğretime yansımaları hız kesmeden devam ediyor. Bir yıl gibi kısa bir sürede yapılan bu kadar reformun hikmetini, Sayın Başbakan'da mı yoksa Sayın Milli Eğitim Bakanında mı aramak gerekir bilemiyorum?
Teşkilatın yeniden yapılandırılması, bir kalemde il müdürlerinin tamamına yakınını değiştirme, kesintili eğitim, milli güvenlik dersleri, seçmeli dersler, üniversiteye girişte farklı puanlama sistemi gibi değişikliklerle birlikte, diğer taraftan dershanelerin ve öğretmenevlerinin kapatılma çalışmaları ve diğerleri. Bütün bunlar, 61. Hükümetin daha birinci yılında hayata geçirilmiş durumda. Bu yazımızda öğretmenevlerinin kapatılmasını, ikincisinde ise dershanelerin kapatılmasını ele alacağız.
KENDİLERİNE BAĞLI KURUMLARI GENİŞLETMEK YERİNE KAPATIYORLAR
Türkiye Cumhuriyeti tarihinde bütün bakanlıklar, kendilerine
bağlı olarak faaliyet gösteren kurum ve kuruluşları bırakın
kapatmayı, aksine artırma yolunu tercih ederek, bakanlığın faaliyet
alanını genişletmişlerdir. Yaptıkları bu çalışmaları istatistiklere
yansıtarak, bu durumu bir başarı belgesi olarak takdim etmişlerdir.
Öğretmenevlerinin sayılarında ki artışta, aynı şekilde ilgili
bakanların artı hanesine yazılmış, methüsena konusu olmuştur.
Devleti arpalık olarak gören zihniyetler döneminde, öğretmenevi
gibi kurumlar, bedavadan yeme-içme, hatta kafayı bulmanın mekânları
olarak kullanılmıştır. Geçmişe dönük istatiksel veriler
incelendiğinde, işletme mantığından ve verimlilikten uzak bir
maziye sahip olan bu kurumlar, adına hiçte yakıştıramadığımız,
alkol ve kumar merkezleri görüntüsüyle özdeşleşince, kapatılmasına
destek veren eğitim çalışanlarının sayısında artışlar gözlendi.
Yine “öğretmenden başka herkes kalabiliyor” algısı, bu kurumları
sahiplenme duygusunu iyice zayıflattı.
ÖĞRETMENEVLERİNİ ŞİMDİ KAPATMAK BÜYÜK YANLIŞ
İşte, yanlışta tam burada yapılıyor. Mazisinin kirinden yeni
yeni arınmaya başlayan, zarardan kâra geçen, zorunlu aidatların
kalktığı, kumar ve içkide azalmaların görüldüğü, daha çok
öğretmenlerin yararlanmaya başladığı, bu kurumların kapatılma
zamanlaması hiçte doğru değil. Kapatmak, işin kolaycılığına
kaçmaktan, geçmişi bugüne fatura etme yanlışından başka bir şey
değildir. Eğer bir sorun var ise öncelikle bu soruna yapıcı
çözümler aranması gerekmektedir. Durumun kangrene dönüşmüş olduğu
düşünülüyorsa (buna katılmak mümkün değil), o halde sorunun
bulunduğu yer kesilip atılmalıdır. Yoksa bedenin tamamına kastetmek
geri dönülemez pişmanlıklara neden olabilir. “Su-i misal emsal
olmaz” denilir. Amacı dışına çıkmış kurumlar var ise bunları ıslah
etmeye dönük çalışmalar yapılması en doğru olanıdır. Evet, alkolle,
kumarla özdeşleşmiş bir öğretmenevi birçok eğitimci gibi beni de
utandırıyor. Lakin bunun çözümü bu değil. Bir başarıdan söz
edilecekse eğer, bu kurumları amacına uygun hizmet eder hale
dönüştürebiliyorsanız, işte o zaman başarılı sayılırsınız. Yoksa
kapattım, kurtulduk, gitti, mantığının sonu yoktur.
Öğretmenevlerini sadece keyif ehlinin mekânları olarak görmekte
doğru değil. Özellikle Anadolu'nun küçük il ve ilçelerine yeni
tayin olmuş öğretmenlerin gidip, kalabilecekleri, yegâne yer
öğretmenevleridir. Zira hem daha güvenli hem de alternatifini bulma
imkânına sahip değilsin. Otel yok, pansiyon yok. Yine hastası olup,
büyükşehirlerde tedaviye gelmek zorunda kalan öğretmen ve yakınları
için de önemli mekânlar buralar. Bugün İstanbul'da hangi otele
güvenip kalabileceksiniz, güvenseniz dahi, maddi boyutu
öğretmenevlerinin en az iki katı.
“Kârlılık için küçülme” ekonomik tedbirlerin en kolay olanıdır. Reel olan ise büyümekle beraber kârlılığı da artırabilmektir. “At sahibine göre kişner”, geçmiş istatistiklerle bugünü kıyaslama yerine, bugünün verileriyle daha iyi hizmet ve verimli çalışmanın yollarını aramak, gerçek başarı olacaktır. Türkiye genelinde iki yüze yakın öğretmenevinin (lokal yada oteli olan) kapatılma işlemleri başlatıldı, bence bir daha düşünmekte fayda var. Unutulmamalı ki; yapmak her zaman daha zor, yıkmak ise daha kolaydır.