Öğretmenlerin 4+4+4 isyanı bitmiyor!
İçi hala net bir şekilde doldurulamayan ve soru işaretlerinin bitmediği 4+4+4 eğitim sisteminden en çok etkileneceklerin başında öğretmenler geliyor. Bu sistemi, sisteminin kanayan yarası olarak tanımlayan öğretmenler haklarının yendiğini düşünüyor.
İşte mağdur olan öğretmenlerin bitmeyen 4+4+4 isyanı....
Son yüzyılın kanayan yarası eğitimimiz yeni halini alırken bu
konuyu kısaca başka bir pencereden irdelemek isteyip sizlerle
paylaşmak istedim.
Öğretmenlerimiz: hepimizin hayatında önemli yeri olan, okul çağında
ailemizden sonra, belki de vaktimizin çoğunu beraber geçirdiğimiz,
ana, babamızın bizleri güvenerek teslim ettiği elleri öpülesi,
saygı duyduğumuz örnek aldığımız insanlardır.
'4+4+4 DENİLEN SİSTEM NEDİR?'
Onlar ki! Bu mesleği seçerken, doğusu bir türlü, güneydoğusu bir türlü, büyük şehri bir türlü olan vatanımızda ne zor şartlarda çalışacaklarını bilerek bu işe giriyorlar. Her zorluğa da göğüs gerebiliyorlar.
Zaten zor şartlarda çalışmaya mecbur kalan öğretmenlerimizin,
şimdi de başı 4+4+4 denilen sistemle dertte. 4+4+4 denilen bu
sistem bir anda neden gündeme geldi? Neden sistemin getirileri,
götürüleri için bir çalışma takvimi hazırlanmadı? Neden oldubittiye
getiriliyor? Şimdi bu sistemi konuştuğum hiç kimse sistemin tam
olarak nasıl işleyeceğini bilmiyor.
Okulların açılmasına da bir aydan daha az bir zaman kaldı. 4+4+4
yani 12 yıllık zorunlu eğitim, ülkemizde ilk kez uygulanmaya
başlayacak. Sadece ülkemizde değil, dünyada 4-5 ülkede
uygulanmakta. Evet, beklide getirileri çok fazla olacaktır ama bu
şekilde temelini oluşturmadan çürük bir zemine oturtulan sistemden
ne kadar fayda görürüz.
ÇOCUKLAR DA MAĞDUR OLACAK
Bunu zaman gösterecek. Bu sistem daha şimdiden birçok çevrenin
eleştiri konusu oldu. 66 ayını dolduran bir çocuk 1. sınıfa zorunlu
kaydolacak. Eğer çocuğunun okula 1 sene daha geç gitmesini
istiyorsan sağlık kuruluşundan çocuğunun okul hayatına uygun
olmadığına dair rapor alacaksın.
Burası Türkiye! O aldığın rapor daha sonra çocuğun ileriki hayatına
ne derece olumsuz etkenler yapacağı muamma…
VELİLERİN TEPKİSİ DE ÇOK SERT
Bu duruma velilerin tepkisi çok sert. “Benim çocuğum tuvalet eğitimi tam almamışken, okulda 6 saat boyunca nasıl kalacak? “ Diye karardan fazlasıyla hayıflanan veliler çözüm arayışı içinde. 1. sınıf öğretmeni birde bu işlemi uğraşacak. Örneğin İstanbul’da 40 kişilik bir 1. sınıfı düşünün. Öğretmen ders mi anlatsın, çocukların ağlamalarını mı sustursun, yoksa sırayla bir ders boyunca çocukların tuvalet sırasıyla mı ilgilensin.
İlköğretim öğretmenin almış olduğu eğitim farklı, anaokulu
öğretmeninin almış olduğu eğitim daha farklı. Ayrı bir önemli detay
da okulların dönüşümünden dolayı, ortaokula dönüşen okulların
evlerden uzakta ve servisle gidilmesi gerektiği… Daha 5 yaşında bir
çocuk tek başına nasıl servisle uzaktaki bir okula gidecek?
BİR BAŞKA SORUN, NORM FAZLASI ÖĞRETMENLER
Bir başka problemde dönüşümlerden dolayı okullarda oluşan norm fazlası öğretmenler. Norm fazlası olsa ne mi olur? Örneğin bu sene ortaokula dönüşen A okulunda 1. sınıfa öğrenci alınmadığı için en düşük puanlı öğretmen norm fazlası oldu. Norm fazlası olduğu için başka okula tayin istemek zorunda kaldı. Tayini çıkan çıktı, çıkmayan norm fazlası olarak bekliyor.
Şimdi 3 sene boyunca her sene bu okullarda bu şekilde norm
fazlası oluşacak ve şimdi 2. sınıfta olan öğretmen puanı düşükse
norm fazlası olma korkusunu şimdiden yaşamak zorunda kalacak ve
seneye 2. sınıf öğrencileri de başka öğretmenlerle devam edecek. Bu
farklı bir pencere.
Peki birde başka pencereden bakalım. Oluşan bu norm fazlası
öğretmenlerden sadece sınıf öğretmeni sayısı 29… Bu sayı Isparta’da
188. Zaten en zor şartlarda, hiçbir devlet memurunun çalışmadığı,
tek başına ücra köylerde çalışan öğretmenler tayin dönemlerini iple
çekiyor. Biliyor ki memleketlerine dönebilmek için en az 250-300
puana ihtiyacı var. Bu da yaklaşık 15-20 yıl yapıyor. Diyelim ki
bunu da tamamladı.
Bakanlık bu yıl dedi ki:”Ey sınıf öğretmeni otur oturduğun
yerde, benim sana batıda ihtiyacım kalmadı. Ha çok istiyorsan al
sana 7 tane il ( 5 tanesi dogu) 166 kişi yer değiştir.” Bu
il dışından verilen kontenjan, şimdi de özür grubu atamaları
başladı ve eşlerinden, çocuklarından, sevdiklerinden ayrı kalan
öğretmenleri yeni bir korku sardı. “ Yine mi kontenjan
açılmayacak?” Kontenjan açılmaması demek, ailelerin ayrı
yaşamaya devam etmesi demek. Bu ailelerin çocukları var. Ya
annesiz, ya babasız büyümeye mecbur kalacak.
ÖĞRETMENLERDEN ÖĞRENCİLERE NE FAYDA BEKLİYORSUNUZ Kİ?
Ayrı kalan öğretmenden öğrencilerine ne fayda bekliyoruz?
Anayasada belirtilen aile bütünlüğü nerede? Geçmiş yıllarda
uygulanan il/ ilçe emrinin geri gelmemesi birçok ailenin
dağılmasına, kafası farklı şehirde olan öğretmenin
verimsizleşmesine sebep olacak.
4+4+4 sistemini getirirken düşünmediklerinizi şimdi düşünün
ve lütfen;
1- Norm fazlası öğretmenlere biran önce çözüm bulun ve
çocuklarımızın her sene öğretmen değiştirmesine izin vermeyin.
2- Özür durumu isteyecek öğretmenlerimizin hiçbirini mağdur
etmeyecek il/ilçe emrini geri getirin ve arkasından okulları ikili
eğitime geçirerek, sınıf mevcutlarını boşalan sınıflar sayesinde
düşürün ve Norm fazlası öğretmenleri buralara yerleştirin
3- Emekliliği gelmiş fakat hâlâ çalışan öğretmenleri emekli edin.
Onlar farklı işlerde tekrar çalışabilirler. Bu kadar sırasını
bekleyen yeni kan öğretmenlerimizindi psikolojileri yerine gelmiş
olur.
Yetkililer bilmelidir ki! Eğer öğretmen mutluysa öğrenci mutludur.
Öğrenci mutluysa başarı kaçınılmazdır. Unutulmamalıdır ki!
Özellikle sınıf öğretmenleri SADECE 15 SAAT DERSE GİRMİYOR. EN AZ
30 SAAT DERS ÜSTÜNE ÖĞRENCİSİ İÇİN EVDEKİ SAATLERDE
CABASI.
Hırsızlık sadece bir nesnenin çalınması değildir. Asıl hırsızlık;
kul hakkını çalmaktır. Geleceğimizi aydınlatan öğretmenlerimizin
hakları yenilmesin.