SGK bonzai tedavisini karşılıyor

İstanbul’dan ismi mahfuz okurumuz S.E. soruyor: “Bünyamin bey, sanayide çıraklık yapan küçük oğlum bonzai illetine tutuldu. Mahalledeki çocuklar alıştırmışlar. 10 Liraya satıyorlarmış, bizimki de arkadaş çevresine kanmış. Çok üzülüyorum. Devlet oğluma yardım etsin, SGK yardım etsin. Ne yapabiliriz, hastaneye mi yatıralım? Ben asgari ücretli çalışıyorum, kıt kanaat geçiniyoruz, paramız yok, nasıl tedavi yaptıracağız?”

Son dönemlerde ne yazık ki uyuşturucu maddelerin gençler arasında hızla yayıldığının haberlerini görüyoruz.

Uyuşturucu, keyif verici ve bağımlılık yapan maddeler arasında “Bonzai” olarak ifade edilen madde hem ucuz olması hem de yaygın olarak bulunması dolayısıyla ne yazık ki yaygınlaşıyor ve sık sık haberlere konu oluyor.

Gencecik bedenlerin içerisinde fare zehiri ve böcek ilacı dahi bulunan bu uyuşturucuya müptela olduğunu, hatta can verdiğini görüyoruz.

Bu tablo içerisinde madde bağımlılığı ile mücadele tedavilerinde hem Sağlık Bakanlığı hem de ’ya görevler düşüyor.

Bu günkü yazımızda uyuşturucu ve madde bağımlılığı ile mücadelede uygulanan tedaviler nasıl alınabiliyor, bu tedavileri hangi usullerle karşılıyor sorularına cevap vereceğiz.

AMATEM Merkezlerinde Tedavi Veriliyor

Ülkemizde madde bağımlılığı tedavilerinden en büyük pay kamu sektöründe bulunuyor.

Kamuya ait yirmi iki AMATEM (Alkol ve Madde Bağımlılığı Tedavi ve Eğitim Merkezi) yanında iki adet de özel madde bağımlılığı tedavi merkezi faaliyet göstermekte.

Geçtiğimiz yıl Ağustos ayında yapılan değişiklik sonrasında daha önce madde bağımlılığı tedavisi sadece AMATEM'lerde yapılıyor iken Sağlık Bakanlığının talebi doğrultusunda İkinci ve üçüncü basamak sağlık kurumlarında da yapılması sağlanmış bulunmakta.

Kamuoyuna yansıyan haberlerden her yıl ikiyüz bin civarında hastanın madde bağımlılığı tedavisi görmek için anılan bu sağlık kuruluşlarına başvurduğunu öğrenmekteyiz.

Madde bağımlılığı ile mücadele tedavileri uzun süren ve zor tedaviler. Bu tedaviler yıllara yayılabiliyor, psikolojik tedavi unsurları ile desteklenmesi gerekiyor.

Tedavi sonrası nekahat ve gözlem süreci de uzun sürüyor. Bazen bağımlılığın yeniden ortaya çıkması yüzünden tedavinin tekrarlanması veya tedavi yöntemlerinin sıklaştırılması gerekebiliyor.

Dahası madde bağımlılarının kronik ve bulaşıcı hastalıklara yakalanma oranları da normal hastalara göre çok daha yüksek. Yani bu hastalar özel olarak takip, bilgilendirme ve inceleme yapılması gereken bir hasta grubunu oluşturuyor.

Bağımlılık Tedavileri ca Karşılanıyor

Gelelim madde bağımlılığının tedavisine yönelik sağlık hizmetlerinin SGK tarafından nasıl karşılandığına.

5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 63 üncü maddesi uyarınca insan sağlığına zararlı madde bağımlılığını önlemeye yönelik koruyucu sağlık hizmetleri SGK tarafından karşılanan sağlık hizmetleri arasında.

Kanun “insan sağlığına zararlı madde bağımlılığı” ifadesini kapsadığı için esrar, eroin, bonzai, LSD gibi her çeşit uyuşturucuyu olduğu gibi alkol ve sigaraya karşı verilecek tedavileri de kapsamakta.

Ayrıca 5510 sayılı Kanunun 67’inci maddesinin birinci fıkrası gereğince sağlık hizmeti sunulurken sigortalının Bağ-Kur veya Genel Sağlık Sigortası (GSS) borcuna bakılmadan ve son bir yılda en az 30 günlük sigortası olup olmadığına dikkat edilmeksizin sağlık hizmeti verilebiliyor.

Hizmet Başına Ödeme Yöntemi Geçerli

Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanan her türlü sağlık hizmeti Sağlık Uygulama Tebliği (SUT)’ta belirlenmiş bulunmakta. Başka bir ifade ile SUT ülkemizde sağlık hizmetlerinin sunulmasında temel mevzuat metinlerinden biri…

 geçtiğimiz yıl SUT’ta yaptığı değişiklik ile alkol ve madde bağımlılığı tedavilerine ödenen parayı arttırdı.

Daha önce paket tedavi kapsamında yalnızca bir kısmı karşılanan, bu nedenle de sağlık kuruluşlarının yerine getirmekte zorlandığı madde bağımlılığı tedavileri bu değişiklik sonrasında tüm unsurları ile karşılanır hale geldi.

Bu çerçevede şuanda ikinci ve üçüncü basamak sağlık kurumlarında alkol ve madde bağımlılığı tedavileri, "hizmet başına ödeme yöntemi" ile faturalandırılmakta.

Hizmet başına ödeme yöntemi paket ücreti geçerli olmadığını, tedavi süresince yapılan her bir teşhise yarar tetkikin ve tedavinin (film, ilaç, tahlil, analiz, muayene, ameliyat vb.) ayrı ayrı SGK tarafından ödenmesini ifade ediyor.

Bu ise, tedavi ve tedavi sonrası takip süreci uzun yıllar olan madde bağımlılığı ile mücadelede hastanelerin desteklenmesi ve özendirilmesi anlamını taşımakta.

Tedaviden Katılım Payı Alınmamalı

Sağlık Uygulama Tebliği, SGK tarafından sunulan hangi sağlık hizmetlerinin hangilerinden katılım payı ve ilave ücret alınamayacağını ve MEDULA’dan provizyon alınması şartının aranmayacağını belirtmiş durumda. Örneğin acil sağlık hizmetleri, iş kazalarında verilen sağlık hizmetleri gibi hizmetler bu kapsamda.

Madde bağımlılığı tedavilere ilave ücret ve katılım payı alınması yasak olan ve de provizyon aranmadan sağlık hizmeti sunulabilecek hizmetlerden değil. Her ne kadar 5510 sayılı Kanunun 63 ve 67 inci maddeleri bu konuda olumlu bir tavır alıyor olsa da bu husus SUT’ta açıkça düzenlenmemiş.

Alkol, uyuşturucu ve madde bağımlılığı tedavilerinin de bu kapsama alınmasına yarar bulunmakta. Zira madde bağımlılığı tedavilerinin ikinci ve üçünü basamak sağlık kuruluşlarına da açılması ile böylesi bir ihtiyaç doğmuş bulunuyor.

Buradan SGK yetkililerine çağrıda bulunmuş olalım.

SGK Bütçesine Katkı Yapar

Olayın bir de şu boyutu var: Uyuşturucu maddelerin gençlik arasında yaygınlaşması yalnızca ülkemizin geleceği olan gençlerin yaşamlarının kararmasını getirmiyor; ayni zamanda uyuşturucu kullanımı tedavisi uzun zaman alan, pahalı ve kronik pek çok hastalığın oluşmasına da kapı aralıyor.

Bu ise SGK bütçesinin madde bağımlılığından olumsuz etkilenmesi demek.

Örneğin uyuşturucuya bulaşmış bir bireyin dahi HIV, Hepatit gibi tedavisi pahalı ve ömür boyu olan kronik hastalığa yakalanması SGK bütçesine trilyonları geçen yük bindiriyor.

Alkol ve uyuşturucu madde bağımlılığı ile mücadele ne kadar kolaylaştırılır ise bu hem uyuşturucunun ağına düşen bireylerin kişisel iyiliği için hem de SGK bütçesinin uzun vadeli sürdürülebilirliğinin sağlanması için o kadar iyi…

---

Kıssadan Hisse

“Pirincin içindeki siyah taşlardan korkma, beyaz olanlardan kork.”

Japon Atasözü

---

Sorularınız:

www.bunyaminesen.com

Yazarın tüm yazıları için: