Sokağa çıkma yasağı o tarihte kalkıyor! İşte o açıklamalar
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Kabine toplantısının ardından alınan yeni kararları duyurdu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, 1 Temmuz'da başlamak üzere sokağa çıkma kısıtlamalarının tamamen kaldırıldığını açıklarken, şehirler arası seyahat kısıtlamalarının da sona erdiğini ifade etti.
Tüm Türkiye'yi çok yakından ilgilendiren kabine toplantısı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında gerçekleştirildi. Kritik toplantıda yeni normalleşme adımlarının nasıl atılacağı gündemdeydi. Özellikle sokağa çıkma ve maske yasağı gibi konular herkesin en çok merak ettiği konulardı. Toplantı sonrası kameralar karşısına geçen Cumhurbaşkanı Erdoğan alınan yeni kararları duyurdu.
ERDOĞAN'IN AÇIKLADIĞI YENİ
KARARLAR;
* 1 Temmuz itibarıyla sokağa çıkma
kısıtlamaları tümüyle kaldırılıyor.
* Müzikle ilgili sınırlama 24.00'e çekiliyor.
* Şehirler arası seyahat kısıtlamaları sona erdi.
* Şehir içi toplu taşımadaki kısıtlamalar bitiriliyor
* 1 Temmuz 2021 itibariyle Kamu kurum ve kuruluşlarında normal mesai düzenine geçiliyor.
* Turizm sektörüne verilen KDV desteğinin 1 ay daha uzatıldığı
* (Aşılama) Hedefimiz birkaç hafta içerisinde aşılamayı 18 yaş üzerindeki nüfusumuzun tamamına açmaktır.
* TMO'yu en etkin şekilde devreye sokarak uygun fiyatlı yem ham maddesi satışını temmuz ayında başlatıyoruz.
* Hububat ile et, süt, yem fiyatlarını aşırı şekilde yükseltmeye çalışanlara izin vermeyeceğiz, gerekli dersi vereceğiz.
Cumhurbaşkanı Erdoğan kabine toplantısı sonrası gündemi de değerlendirdi. Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyleydi;
NATO zirvesiyle başlayan, Azerbaycan'daki temaslarımızla devam eden yoğun bir haftayı geride bıraktık. Bugünkü Kabine toplantısında bu yoğun programlar enine boyuna değerlendirdik. Türkiye, 1952 yılında NATO'ya katılmıştır. Ülkemiz tehditlerle mücadele için NATO üyesi olurken ekonomiden ticarete kadar yeni bir tercihte bulunmuştur. Türkiye ittifaka karşı sorumluluklarını eksiksiz yerine getirmiştir. Soğuk savaş sonrası bölgesel krizler, terör ve salgın gibi sorunlarla yüzleşirken, NATO'nun önemi bir kez daha görülmüştür. Irak'tan Suriye'ye, Filistin'den Libya'ya kadar can yakıcı durumda NATO kendisinden beklenen güçlü iradeyi ortaya koyamamıştır.
'Başka bir terör örgütüne izin
vermeyeceğiz'
İttifakın önümüzdeki 10 yılık haritasını oluşturan NATO 2030
sürecini bu bakımdan önemli görüyoruz. Gerçekleştirdiğimiz
temaslarda NATO konseptinin askeri ve diğer şartların günümüz
durumuna uyması görüşünü paylaştık. NATO'nun sorumluluk alanlarıyla
ilgili önceliklerini müttefiklerimize tekrar sunduk. Suriye'de
bir dönem ittifakın en önemli sorunu olarak gösterilen DEAŞ'a karşı
tek mücadeleyi yapan Türkiye'yi herkese hatırlattık. Ülkemizin bu
gayretine rağmen güney sınırlarımızdaki başka bir terör örgütü
üzerinden tehlikeli yapılaşmaların oluşmasına asla izin
vermeyeceğimizi hatırlattık.
Türkiye'siz bir NATO'nun varlığını sürdürmesi
güçtür
Bu konuda daha samimi ve güçlü katkı beklediğimiz anlattık. Bu
zirvede bir kez daha görülmüştür ki Türkiye'siz bir NATO'nun
varlığını sürdürmesi güçtür. Türkiye en çok desteğe ihtiyaç
duyduğu dönemde yalnız bırakılmış olmasına rağmen NATO'nun
korunması önemini kabul etmektedir. Bu anlayışla hükümlülüklerimizi
yerine getirirken bir kez daha aynı sıkıntıların yaşanmaması için
tekliflerimizi sürdürmeye devam edeceğiz. Önümüzdeki dönemde
hem ittifakla hem de müttefiklerimizle daha yakın ve olumlu
işbirliği içinde olacağız.
'Şuşa'nın nasıl yıkıldığını, yakıldığını
gördük'
Azerbaycan'daki programlarımız için Salı günü geç de olsak Bakü'ye
ulaştık. Aliyev ile birlikte Şuşa şehrine hareket ettik. Heyet
üyelerimizle birlikte Şuşa'ya birlikte giderken savaşın acılarını
görme imkanımız oldu. Her tarafın nasıl yıkıldığını, nasıl
yakıldığını gördük. Bütün bunlarla beraber bunların kalkıp dünyaya,
"Gelin Karabağ'ı görün." Minsk 3'lüsünün buraları tekrar tekrar
görün. Altyapının hiç olmadığı ya da tümüyle bozulduğu tarihi
ve kültürel mirasların ağaçların yıkıldığı bu güzel coğrafyanın
ayağa kaldırılma anına şahit olduk.
'Şuşa beyannamesi ile yeni bir dönemi
başlattık'
Zor bir coğrafyada başardıkları önemli işleri görünce ülkemiz adına
gurur duyduk. Bu bölgenin en geç 1 yıl içinde tamamen yeni bir
çehreye kavuşmuş olacağına inanıyorum. Şuşa Karabağ savaşında
en son kurtarılan yerlerden biridir. Azerbaycan tarihine damga
vurmuş pek çok sanat, bilim erbabı Şuşa'dan çıkmıştır. Yüzlerce
tarihi eser bölgeye vurulan Türk mührünü kazımak için vandalca
ortadan kaldırılmıştır. Yıllarca vatan hasreti çeken muhacir
kardeşlerimizin en kısa sürede evlerine dönmeleri için Türkiye
olarak elimizden ne geliyorsa yapmaya devam
edeceğiz. Aliyev'le birlikte imzaladığımız Şuşa beyannamesi
ile ilişkilerimizde yeni bir dönemi başlattık. Şuşa
başkonsolosluğumuzun en kısa sürede açılmasından gündemimizdeki her
bir başlığı hızla hayata geçireceğiz. Çarşamba günü de Azerbaycan
Milli Meclisi'ne misafir olduk. Azerbaycan'ın hep yanında
olduğumuzu tüm dünyaya bir kez daha ilan ettik. Karabağ
zaferinin Azerbaycan için ne anlam ifade ettiği önümüzdeki günlerde
daha iyi anlaşılacaktır.