Uyurken dehşeti yaşadı! Yüzü kemiğine kadar eridi 'Yaşama ihtimali yüzde bir'
İSTANBUL'da saplantılı aşkı tarafından yüzüne kimyasal madde dökülen Yasemin Uzunçelebi'nin ablası Nazlı Uzunçelebi konuştu. Acılı abla, kardeşinin yaşama ihtimalinin yüzde bir olduğunu söyleyerek, ”Benim kardeşim Yasemin ne ilk şiddet mağduru ne de son olacak” dedi.
Avcılar Merkez Mahallesi Katip Ahmet Sokak’taki 4 katlı binada 5 Ekim Salı günü yaşanan olayda, Mehmet Y. isimli şahıs, saplantılı bir şekilde aşık olduğu bir eğlence mekanında çalışan Yasemin Uzunçelebi’yi (42) aşkına karşılık bulamayınca tehdit etmiş, daha sonrada kadının evine gece saatlerinde gizlice girerek kimyasal madde döküp kaçmıştı. Bağcılar Eğitim ve Araştırma Hastanesi yanık bölümüne kaldırılan Yasemin Uzunçelebi’nin gözünü kaybettiği ve yüzünün bir bölümündeki yanıkların kemiğe kadar eridiği tespit edilmişti.
Yaşanan dehşet sonrası şu an yoğun bakımda olan ve yüzde bir yaşama şansı olan şiddet mağduru kadının acılı ablası Nazlı Uzunçelebi İHA muhabirine konuştu. Kendisinin de bir şiddet mağduru olduğunu ve yıllardır şiddete karşı mücadele ettiğini belirten Nazlı Uzunçelebi,
“3-4 gün oluyor bu olay. Biz ayrı yaşadığımız için o kendisi, olayı biz de polislerden öğrendik. Hastaneye gittik. Kardeşimin yoğun bakımda olduğunu, olayları sonra öğrendik biz de. Çok bir şey bilmiyoruz, işin aslını. Saplantılı, ona kafayı takmış bir erkek arkadaş kurbanı oldu. Kardeşinin yaşadığı şiddet herkesin başına gelebilecek. Söylenecek çok şey var, Sosyal medyada ya da basında yazılan, çizilen şeyler beni son derece rahatsız etti. Bir kadın olarak bugün bir erkekle, eğlence mekanında tanıştığını iddia ederek. Ya Allah aşkına kadınlar hangi durumda öldürülmez, hangi durumda katledilmez? Ben beylere seslenmek istiyorum. Kızları, kadınları hangi şartlarda öldürmeyeceğinizin, hangi şartlarda tecavüz etmeyeceğinizin bir yazılı metni olsun" dedi.
"Kadın kabul etmek zorunda mı senin saplantılı
arkadaşlığını?"
Kardeşine kimyasal madde dökerek hastanelik eden adama tepki
gösteren Nazlı Uzunçelebi, "Ruh hastası. Kadın kabul etmek zorunda
mı senin saplantılı arkadaşlığını? Kabul etmiyorsa bunu ısrar
ederek ve sonunda asla kabul edilmeyeceğini öğrendiğinde katletme
hakkını ona kim verdi? Niye verdi? Şöyle söyleyeyim, bir şeyin
temeli olur. Yasemin Alanya’da tiyatro eğitimi vs. olan kültür
sanatla ilgili bir bölümde iş buluyor ve orada evini tutuyor bu
saplantılı insandan kurtulmak için. Bu ispatlanabilir. Kız gelip
buradaki özel eşyalarını alıp hayatını bu saplantılı insandan
uzakta yaşamaya adapte etmiş, ispatlamış halde geldiğinde burada.
Her ne şekildeyse, artık bunu polisler ortaya çıkaracak. Artık
anahtarla mı girdi, anahtarsız mı girdi? Yani evinize hırsız nasıl
girer ya da şöyle de olabilir. Bu nasıl girmiş, o onun sevgilisi
miymiş? Velevki kocası, nikahlı kocası ya da erkek arkadaşı. Ne
olduğunun ne önemi var? Yani onun yakılmaya, öldürülmeye, yani o
hak bu kişiye" dedi.
"Onu büyüten katil diyorum direkt katil"
Kardeşini hastanelik eden adamın ailesine de seslenen Nazlı
Uzunçelebi, "Bugün bu mikrofon bana tutulacağına, sizi tenzih
ediyorum, örneğin onu yetiştiren, onu büyüten katil diyorum direkt
katil. Benim gözümde o bir katil, cani. Onu yetiştiren aileye
uzatılsın, nasıl bir evlat yetiştirdin diye onlara sorulsun. Bu
çocuk nasıl böyle bir insana, canavara dönüştü onun hayatı
incelensin. Buradaki benim acım, ben burada konuşuyorum. Onu
yetiştirenlere bu soru sorulmalı" ifadelerini kullandı.
" 2 kez yoğun bakımda gördüm"
Kardeşinin yoğun bakımda olduğunu söyleyen Nazlı Uzunçelebi, "Dün
gördüm, 2 kez yoğun bakımda gördüm. Yüzde 1 yaşama tutunma umudu
var ve oradan yaşama tutunacağına inanıyorum. Fiziken artık o
kardeşim görünmüyor ama makinaların desteğiyle hayatta şu anda. 4.
derece yanık. Yasemin’le en son iş yeri açtığımda açılışıma geldi,
tebrik etmek için geldi" diye konuştu.
"Onun duygularını öldürerek hayatta kaldım"
Zanlının dün akşam yakalandığını hatırlatan Nazlı Uzunçelebi,
"Şiddet 23 yıldır bu şekilde şiddete karşı mücadele eden bir
kadınım. Bugün 47 yaşındayım. 21 yaşımdan bu yana tek yaşıyorum,
yalnız yaşıyorum. Hayatımı erkek mesleğini icra ederek yani
erkekleşerek istemeyerek erkekleşerek hayatta kaldım. Ben de şiddet
mağduruyum. Ben de içimdeki 21 yaşımdan beri bir kadını kendim
öldürerek, onun duygularını öldürerek hayatta kaldım" diye
konuştu.