Vahşetin detayları ortaya çıktı! "Kokusunu bastırmak için parfüm sıkmış"
İstanbul'da annesini çekiçle öldürdüğü iddia edilen Batuhan Ünal davasının Bakırköy 21. Ağır Ceza Mahkemesi'nde ilk duruşması görüldü.
İSTANBUL Arnavutköy'de annesi Melahat İşbir'i çekiçle öldürüp battaniyeye sardığı cansız bedenini boş araziye gömdüğü ileri sürülen Batuhan Ünal'ın yargılanmasına devam edildi. Korkunç olayla ilgili ifade veren maktulün komşusu, katilin cinayetten sonra kendisine kapıyı açtığını ve evin ağır bir şekilde parfüm koktuğunu söyledi.
Bakırköy 21. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuklu sanık Batuhan Ünal SEGBİS ile katılırken, tutuksuz sanık Furkan Salih Gürlek ve müştekiler duruşma salonunda hazır bulundu.
"Batuhan bana 'Kaybolduğunu kaldıramıyorum, ölümünü nasıl kaldırırım' dedi"
omşusu Ayşe Çırakoğlu tanık olarak dinlendi. Çırakoğlu, maktulün; komşusu, sırdaşı, arkadaşı olduğunu belirterek, "Melahat çok yakın arkadaşımdır. Kaybolmadan 1-2 gün önce kapısını çaldım, yoktu. Batuhan telefonda bana 'annem 2 gündür eve gelmiyor' dedi. Sonrasında Batuhan ile oturduk konuştuk. Batuhan bana 'endişeliyim, 2 gündür annem yok. Kameralara baktırdım, beyaz bir arabaya binmiş, gitmiş' dedi. Ben de Batuhan'a 'senin annenin kaynanası, kocası yok, evini bırakıp gidecek biri değil, zorla kaçırmış olabilirler, zorla kaçırdılarsa cesedi ormandan çıkar' dedim. Batuhan da bana 'kaybolduğunu kaldıramıyorum, ölümünü nasıl kaldırırım' diye konuştu. Sonrasında Batuhan'ı belli aralıklarla arayıp, kapısını çalıyordum. Batuhan, bana, annesinin dedesine mektup yazdığını söyledi. Mektupta Batuhan'ın yüzüne bakacak hali olmadığını söylemiş" şeklinde konuştu.
"Kokusunu bastırmak için parfüm sıkmış"
Bir gün Batuhan'ın kendisine kapıyı açtığını ve evin ağır bir şekilde parfüm koktuğunu anlatan tanık Çırakoğlu, "Meğerse cesedin kokusunu bastırmak için parfüm sıkmış. Batuhan bu olay gerçekleşmeden 6 ay öncesinde annesinde kalmaya başladı. Cesedi taşıdığı tarihte bana mesaj atmış, 'annemden haber var mı' diye. Melahat bana 'çalışıyorum, çalışıyorum borcu bitmiyor' diyordu. Melahat, Batuhan'ın çalışmamasından şikayetçiydi. Çok ciddi kavgaları yoktu. Melahat, zaten göğüs kanseriydi. Melahat kaybolduktan sonra Batuhan bana askere gideceği için evi boşaltacağını söylemişti. Evi boşaltamadan polisler onu aldı. Melahat ile 4 yıldır komşuydum, her şeyini bilirdim. Bünyamin Ateş ile 3 yıl boyunca imam nikahlı olarak kaldı. Batuhan ile Bünyamin beraber yiyip, içiyorlardı. Melahat Bünyamin'den bu olaylar yaşanmadan 6 ay önce ayrılmıştı" dedi.
"Batuhan çalışmıyordu, sürekli annesinden harçlık istiyordu"
Tanık olarak dinlenen Melehat İşbir'in eski sevgilisi Bünyamin Ateş de, "Melahat ile 2015'ten 2019 yılına kadar birlikteydim. Zaman zaman Melahat'in evinde kalıyordum. İş nedeniyle ayrıldık. Birlikteliğimizin son 1-2 senesinde Batuhan annesinde kalmaya başladı. Birlikte yemek yemişliğimiz var. Biz Melahat ile ayrılmadan bir ay önce Batuhan bizimle kalmaya başlamıştı. Batuhan ile aramızda bir anlaşmazlık yoktu. Annesi sürekli Batuhan'ın borçlu olduğunu söylüyordu. Batuhan çalışmıyordu, sürekli annesinden harçlık istiyordu. Batuhan çalışmadığı için annesi tepki gösteriyordu" ifadelerini kullandı.
"Beni komşulara yanlış anlatmış"
Tanık beyanlarına karşı konuşan sanık Batuhan Ünal, tanık Ayşe Çırakoğlu'nun beyanlarını abartılı bulduğunu söyleyerek, "Rahmetli annem komşularına beni yanlış şekilde anlatmıştır. Annemin Bünyamin Ateş ile imam nikahlı olduğunu bilmiyordum, sevgili olduklarını biliyordum. Bünyamin ile aynı evde bulunmuşluğum da yoktur. Annem ile Bünyamin'in aynı evde yaşadığı konusu yalandır. Düzenli çalıştığım sigorta dökümlerinde mevcuttur. Beyanları kabul etmiyorum" dedi.
Cumhuriyet savcısı, esas hakkındaki mütalaasını hazırlamak için dosyanın kendisine verilmesini ve tutuklu sanık Batuhan Ünal'ın tutukluluk halinin devamını talep etti. Mahkeme heyeti, mütalaasını hazırlaması için dosyayı savcılığa göndererek, sanığın tutukluluk halinin devamına karar verdi.
İddianameden
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede iki tanığın 11 Ocak 2020 tarihinde Edirne İSKİ Asfaltı Sultangazi istikametine doğru açık arazide define bulmak amacıyla dolaştıkları anlatıldı. İddianamede define arayan tanıkların yeni kazılmış bir yer görerek burayı kazmaya başladıkları ve toprağın altından bir battaniye sarılı cesedin çıktığını görerek durumu polise bildirdikleri belirtildi. Polisin yaptığı güvenlik kamerası incelemesinde beyaz bir araç ile cesedin battaniyeye sarılı bir şekilde götürüldüğünün tespit edildiği iddianamede ifade edildi. İddianamede sanık Batuhan Ünal ve Furkan Salih Gürek'in cesedi battaniyeye sararak Arnavutköy'de açık bir araziye gömdükleri anlatıldı. Sanık Batuhan Ünal hakkında "Tasarlayarak yakın akrabayı kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla cezalandırılması istenirken, diğer sanık Furkan Salih Gürek'in de "Suça yardım etme" suçundan 15 yıldan 20 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması talep edildi.