Yetimhanede yaşıyordu babalık davası açtı! 30 milyon liralık mirasın varisi olabilir
Tanınmış jinekologlardan N.D.’nin oğlu ünlü mimar Mustafa İhsan D.’nin, Andrea Sylvia Koban ile evlilik dışı ilişkisinden olan ve Avusturya’da bir yetimhanede büyüyen oğlu Eneas, babalık davası açtı. Yargı süreci lehine sonuçlanması halinde küçük Eneas tahmini 30 milyon TL’lik mirasın varislerinden biri olacak.
Dava dosyasına göre, ünlü bir mimar olan Mustafa İhsan D. Türkiye’nin ilk jinekologlarından olan ve şu anda 90 yaşında olan N.D.’nin tek çocuğuydu. Türkiye’de evli ve bir kız çocuğu babası olan Mustafa İhsan D., aynı zamanda tahmini 30 milyon TL’yi bulan bir malvarlığının da varisiydi.
Hürriyet'in haberine göre; Mustafa İhsan D., yurtdışı seyahati sırasında Avusturya’da Andrea Sylvia Koban isimli kadınla tanışarak ilişki yaşamaya başladı. Bu birliktelikten 2005 yılında Eneas isimli bir oğlu dünyaya geldi.
Mustafa İhsan D.’nin ailesi önce itiraz etti, ancak daha sonra küçük Eneas’ı kabul etti. Baba ile oğlu dönem dönem Türkiye’ye gelerek babaannesini de ziyaret etti.
Annesi yatalak kaldı
Dava dilekçelerine göre, Eneas’ın annesi, 16 Nisan 2013 günü
geçirdiği bir hastalık nedeniyle yatalak kaldı ve Avusturya’da bir
rehabilitasyon merkezinde koma halinde yaşamını sürdürmeye başladı.
Bir süre babası ile yaşayan küçük Eneas, 2018 yılında babasını
kaybetti. İddialara göre, daha önce torununu kabul eden babaanne
ise küçük Eneas’ın babasının cenazesine katılmasına izin vermedi ve
küçük çocuğu da kabul etmemeye başladı. Bunun üzerine küçük Eneas
Avusturya’da bir yetimhaneye verildi. Avusturya’daki mahkemeler,
küçük çocuğun annesinin kuzeni olan Renate A.’yı vasi olarak tayin
etti.
Babalık davası açtı
Türkiye’deki mahkemelerin de vasi kararını onaylamasının ardından
Renate A., avukatı Tolga Beyendi aracılığıyla Ankara 12. Aile
Mahkemesi’ne babalık davası açtı. Dava dilekçesinde, “Eneas’ın
babasının ölümüyle Türkiye’de kendisinin de paydaşı olduğu
mirastaki haklarını alabilmesi için babalık davası açmamız
kaçınılmaz hal almıştır. Ayrıca, davalılar miras bırakanın oğlu
Eneas’ı kabul etmemekte ve mirastan mal kaçırma saikiyle hareket
etmektedirler” iddiasında bulundu.
Delil olarak sunuldular
Dava dilekçesine ek olarak küçük Eneas’ın babası ve babaannesi ile
birlikte çekilen fotoğrafları ile babasının Mustafa İhsan D.
olduğunu gösteren Avusturya’daki yetkili makamlar tarafından
verilen doğum belgesini de delil olarak sundu.
Mustafa İhsan D.’nin eşi ve kızının avukatı da mahkemeye sunduğu cevap dilekçesinde, “Müvekkilimizin sevdiği bir kadınla çok uzun süren bir evliliği, bir kızı ve torunu vardır. Sevgi dolu bir ailede yaşayan bir aile reisidir. Dolayısıyla 2005 yılında nasıl baba olduğu, hangi ilişkiden ötürü baba seçildiği anlaşılmamıştır. Ölümünden iki yıl sonra gelen bu dava dilekçesi ailesini kedere boğmuştur” denildi.
13 yıl sonra DNA testi
Cevap dilekçesinde, ayrıca “Hiçbir ön kanıt sunulmadan 13 yıl önce
doğmuş bir çocuk için dava açılarak ölen kişinin, baba olduğunun
iddia edilmesi ve mezarından çıkarılarak DNA testi yapılması istemi
aile için büyük bir yıkım olduğu gibi kötü niyetli bir iddiadır”
ifadelerine yer verildi.
Davaya bakan Ankara 12. Aile Mahkemesi dosyaya ilişkin ilk duruşmasını 16 Nisan’da yaptı. Mahkeme, küçük Eneas’ın nüfus kayıtlarının getirtilmesi için Avusturya Büyükelçiliği’ne müzekkere yazılmasına, DNA incelemesi gibi taleplerin de dosyadaki eksiklikler giderildikten sonra değerlendirilmesine karar vererek duruşmayı eylül ayına erteledi.
Babaanne vekalet vermiş
Babalık davası süreci devam ederken, iddialara göre, babaanne N.D.
üzerinde bulunan malvarlığının idaresi için gelinine vekâlet
vererek üzerinde kayıtlı malları elden çıkarmaya başladı. Bunun
üzerine küçük çocuğun avukatı Tolga Beyendi, N.D.’nin gelini ve
kızının yönlendirmesiyle bu işlemleri yaptığını, malvarlığını idare
edemediğini iddia ederek, vasi tayini talebiyle Ankara 8. Sulh
Hukuk Mahkemesi’ne dava açtı. Mahkeme, N.D. için sağlık raporu
aldıktan sonra davayı reddetti.
Avukat Beyendi, karar için istinaf başvurusunda bulundu. Dosyaya ilişkin istinaf incelemesi yapan Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi, yerel mahkemenin kararını verirken, sadece N.D.’nin akıl hastalığı yönünden inceleme yaptığını, ‘savurganlık, malvarlığını kötü yönetme iddiası bakımından araştırma yapmadığı’ tespitini yaparak, yerel mahkemenin kararını bozdu.