Yüksek kolesterollü hastalara yeni umut: Kolesterol aşısı
Yüksek kolesterollü hastalara umut olan ve 2-4 haftada bir kez cilt altına enjeksiyonla uygulanan kolesterol aşısı ile ilgili Prof. Dr. Hamza Duygu aşının kötü huylu kolesterole yüzde 50 ila yüzde 60 oranında olumlu yönde etki sağladığını ifade etti.
ABD Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) tarafından geçtiğimiz günlerde onaylanarak satışa sunulan yeni kolesterol ilaçları, kötü huylu kolesterolü (LDL) düşürmek için kullanılan statin grubu ilaçlara önemli bir alternatif oluşturarak, kalp damar tıkanıklığı bulunan veya doğuştan yüksek kolesterole sahip kişiler için yeni bir umut ışığı oldu.
Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi Kardiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Hamza Duygu, kolesterol aşısı denilen bu yeni ilaç grubunun, piyasadaki mevcut ilaçları en yüksek dozda kullanmasına rağmen fayda görmeyen ve doğuştan kolesterol yüksekliği olan hastalarda kullanıldığını ifade etti.
Prof. Dr. Hamza Duygu, FDA onayı da alan ilaçlarla ilgili “Bu ilaçlar PCSK-9 inhibitörleri olarak biliniyor. En önemli kolaylığı, 2-4 haftada bir kez, cilt altına enjeksiyonla uygulanmasıdır. Piyasadaki en güçlü kolesterol düşürücü ilaç özelliği bulunan bu ilaçlar, kötü huylu kolesterolde yüzde 50 ila yüzde 60 oranında düşüş sağlıyor. İlaçların enjeksiyon yerinde ağrı, kızarıklık gibi lokal yan etkileri dışında, henüz bildirilen ciddi bir yan etkisi de bulunmuyor” değerlendirmesi yaptı.
Yüksek kolesterollü hastaların değerleri 1000’e kadar çıkabilir
Yirmili veya otuzlu yaşlarda kalp krizi ya da inmeyle ortaya çıkan ailevi kolesterol yüksekliğinde, kandaki kolesterol düzeyinin çocuklarda bile 500 mg/dl’dan fazla görüldüğünü söyleyen Prof. Dr. Hamza Duygu, bu hastalıklardaki temel problemin, kandan kolesterolü temizleyen sistemden sorumlu olan genlerin bir veya birkaçının işlevsiz kalması olduğunu ifade etti.
Günlük pratikte sık görülmeye başlanan ailesel yüksek kolesterol tedavisinin güç olduğunu da söyleyen Hamza Duygu, genlerden iki parçada da sorun olduğunda, kolesterol değerlerinin 1000’e kadar yaklaştığını ifade etti. Duygu şöyle devam etti: “Hastalığa yol açan genin iki parçasından biri sağlam olsa da diğeri iyi çalışmıyorsa, LDL yine yüksektir ancak kolesterol yüksekliği ve hastalığın seyri diğeri kadar ağır olmaz. Kalp krizi gibi damar sertliğine bağlı hastalıkların ortaya çıkışı, çocuklukta değil otuzlu ve kırklı yaşarda olur ki pratikte en sık gördüğümüz form budur. Ailevi kolesterol yüksekliğinin iki türünde de hastalara yüksek dozda statin verilir. Kan kolesterol değerleri düşse de, başlangıçtaki düzeyler çok yüksek olduğu için çoğu zaman yeterli olmaz”.
Piyasadaki kolesterol ilaçlarının kötü huylu kolesterole etkisi yüzde 30 ila yüzde 50
Piyasadaki normal kolesterol ilaçlarının kötü huylu kolesterolde (LDL) yaklaşık yüzde 30-yüzde 50 oranında azalma sağladığını söyleyen Duygu, bu nedenle çok yüksek dozda ilaç kullanma gereksiniminin, yan etkilerini de beraberinde getirdiğini ifade etti. Yan etkilerin karaciğer hasarı, kas ağrıları ve ileri kas yıkımına bağlı böbrek yetmezlikleri olabileceğini belirten Duygu, bu hasta grubunda diyaliz benzeri aferez yöntemiyle kandan kolesterolün temizlenmesini sağlanmakla birlikte, bu yöntemin pratik olmaması nedeniyle, kolesterol aşısı denilen yeni ilaçlar sayesinde bu tedaviye gereksinimin ortadan kalkacağını ifade etti.
Prof. Dr. Hamza Duygu, kolesterol aşılarının yeni kullanılmaya başlanmış olunması nedeniyle, mevcut bilinmeyen olası nörolojik, karaciğer yağlanması gibi yan etkilerin görülüp görülmeyeceği konusunda, ilaçlarla ilgili deneyim arttıkça daha geniş bilgi sahibi olunabileceğini söyledi. Prof. Dr. Duygu, ayrıca doğuştan kolesterol yüksekliği olmayanlarda kötü kolesterolü çok fazla düşürmenin olası yan etkilere yol açıp açmayacağının da tartışma konusu olduğunu belirtti. Piyasadaki mevcut ilaçlara göre kolesterol aşılarının oldukça yüksek maliyetli olmasının da dezavantaj olabileceğini söyleyen Prof. Dr. Hamza Duygu, ancak maliyetin etkinlik analizlerinde, diğer ilaçlara benzer sonuçların elde edildiğini ifade etti.