Adam gibi sendikacılık nerede kaldı!

Öğretmenler, 24 Kasım'ı kutlamayacak diyen Türk-Eğitim Sen'e en sert cevap Eğitim Bir-Sen yöneticisi Sami Duran'dan geldi. İşte Duran'ın sert yanıtı...

Dün sendikalar açısından önemli bir gündü. Sendikalar ve Toplu İş Sözleşme Kanunu Cumhurbaşkanınca onaylandı. Önceki gün bir eğitim sendikamız öğretmenler gününde hükümetin eğitim çalışanlarına yönelik bir iyileştirme yapmamasını ve onlara gereken değeri vermemesini protesto etmek için bir eylem kararı aldı.

EYLEM KARARINI DİĞER SENDİKALAR DESTEKLER

24 Kasım Öğretmenler Gününü kutlamayacağını deklare etti. Dünyanın her yanında bir sendika eylem kararı alırsa diğerleri ya destekler ya da eğer desteklemiyorsa bile etik açıdan sessiz kalmayı tercih eder. Tabii eğer bu sendika sarışın sendika değilse…     

Rakip sendikanın eylemini light (hafif) bulabilirsiniz… O zaman yapmanız gereken daha sert bir eylem yapmaktır. Adam gibi sendikalar bunu yaparlar…Nasıl mı eylem yapar adam gibi sendikalar?

Örneğin sağına bağlamacıyı, soluna kemancıyı alır, uydu üzerinden canlı yayınla salya sümük ağlamaklı bir ses tonuyla yalvar yakar şiirler okurlar.Olmadı yine de gözleriniz yaşarmadı ise bu defa yüzüne gaz sıktırmaca oyunu oynarlar.Hatta gözünün yaşına bakmadan Devlet’ten emir gelince, kendi genel başkanlarını bile yaka paça indirirler.

ASPİRİN SENDİKACILIĞI YAPANLAR VAR

Baktılar yine olmadı... Emekli paşalarla platformculuk oynarlar.Hastaysanız biz iyi geliriz sığlığında sloganlar üretip, hap formüllerle her derde şifa aspirin sendikacılığı yaparlar.TANGRAM’ı, Gangnam anlayıp, Atilla TAŞ misali ‘’ Yam Yam Style ’’ şarkı besteleyip kıvırtırlar.

Gün gelir masaya yancı olurlar… Gün gelir tüm yetkilerini kaybeder dış kapıya mandal olurlar. Ama yine de pes etmezler.

Zordur adam gibi sendikacılık. Pişkinlik ister.

Sahi neydi o TANGRAM? Bilen varsa beri gelsin…

SAMİ DURAN

TÜRK-EĞİTİM SEN NE DEMİŞTİ?

HABERİ DİĞER SAYFADA...

[PAGE]

24 Kasım Öğretmenler Günü kutlanmalı mı?

Bugünlerde, güya, eylem yapmak adına, 24 Kasım Öğretmenler Gününü kutlamayacaklarını açıklayan bir sendika var. Çok layt bir eylem, ne güzel değil mi? Öğretmenlerin onca problemi varken, yaşanan bu problemin en önemli sebeplerinden biri yenioluşturulan köhne eğitim sistemi iken, bu sistem oluşturulurken her türlü desteği verenler şimdi kalkmış öğretmenler Gününü kutlamayacağız diye açıklama yapıyor.

Bunlar öğretmenler Gününü niye kutlamayacaklar? Bir bakalım.

*Öğretmenler az çalışıyor, çok kazanıyor diyen Başbakan’a mı tepki gösteriyorlar? Hayır? Başbakanı kınayan, bu açıklama ayıptır diyen bir tek açıklamaları, tepkilerini duyan var mı?

*Ömer Dinçer’e mi tepkililer? Bir tepkilerini eylem döktüklerini gören yok? Bir kere bile MEB önünde Ömer Dinçer’i protesto etmediler. Göstermelik bir iki açıklama dışında, MEB’in yaptığı her uygulamaya destek verdiler. Öğretmenlerin çile çekmesi ne gam, yeter ki, adamları il, ilçe milli eğitim müdürü olsun, makam bulsun.

*4+4+4 adlı köhne sistemin yarattığı acılara, MEB’in yarattığı saçmalıklara mı tepkililer? Hayır? Tam tersine “bu sistemin mucidi biziz” diye böbürlendiler. Binlerce öğretmenin norm kadro problemi yaşayacağını bile bile, bunların yaşanmasına göz yumdular, hatta dikkate bile almadılar.

*Öğretmenlerin ek ödeme alamamalarına mı bir tepkileri var? Bir tepkileri olsaydı, bu tepkiyi 23 Mayıs 2012 tarihinde yaptığımız iş bırakma eyleminde görürdük? Bizzat Genel Başkanımız İsmail Koncuk’un, sendika binalarına giderek yaptığı “eylem birliği” teklifine hayır dediler, üyelerinden gelen baskı sonucunda son gün, yani 22 Mayıs tarihinde kerhen destek vermek zorunda kaldılar, Güven Parkta piknik yaptılar. Ek ödemeyi alacaklarına dair, alanlarda vermedikleri söz kalmadı. Bir ilde 400 TL, bir başka ilde 250 TL ek ödeme alacağız, açıklamaları yaptılar, garanti verdiler ancak, Toplu Sözleşme masasında uslu çocuğu oynadılar, neredeyse masanın altına girdiler. Son elli yılın en başarılı toplu sözleşmesini yapacağız dediler, ama ağababalarının iradesi karşısında el pençe divan durdular, sus pus oldular. Toplu sözleşmeden bugüne kadar genel başkanları ortadan kayboldu, şimdilerde gün yüzüne çıktı.

*Memurun iş güvencesi elinden alınmak isteniyor. Bu konuda Hükümetin çok net açıklamaları ve çalışmaları var. Devlet memurluğu sıfatı tamamen kaldırılıp, yerine ne olduğu belirsiz bir yeni bir istihdam modeli oluşturulmak isteniyor. Buna mı bir tepkileri var? Bir tek tepkilerini gören oldu mu? Hayır.

O halde, bunlar 24 Kasım Öğretmenler Gününü neden kutlamayacaklar? Varsa tepkiniz, tepkinizi göstereceğiniz adresler bellidir. E…ğini dövemeyen palanını döver misali, bir iş yapmış gibi görünmek bunların meşrebinde vardır. Üyelerinin, eğitim çalışanlarının tepkilerini böyle eylemlerle azaltamazsınız. Varsa yüreğiniz, çıkın ortaya, öğretmene hakaret edenler hala bu ülkededir. Öğretmene ek ödeme vermeyenler hala iktidardadır, varsa sözünüzü muhataplarının yüzüne söyleyiniz.

Türk Eğitim Sen olarak, biz 24 Kasım Öğretmenler Gününü bir eğlence günü olarak görmedik. Ancak, bugünü kutlamayacağız gibi, bir ucuz kahramanlığa da soyunmadık. 24 Kasım tarihinin aynı zamanda, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün millet mektepleri başöğretmenliğini kabul ettiği gün olduğunu da biliyor ve 24 Kasım Öğretmenler Gününe bu şuurla bakıyoruz.

Bu sebeplerle Türk Eğitim Sen, 24 Kasım Öğretmenler Gününü, öğretmenlerimizin, diğer eğitim çalışanlarının yaşadığı problemlerinin tartışıldığı, daha canlı olarak gündeme getirildiği bir gün olarak kutlayacaktır. Öğretmenlerin itibarının yükseltilmesinin, eğitim öğretim ve ülke geleceğinde ne kadar önemli olduğunu, 24 Kasım Öğretmenler Gününde bir kere daha ifade edeceğiz. Beceriksiz yönetim anlayışının, acemi bakan ve öngörüsüz siyasetçinin öğretmeni ne hale getirdiğini, eğitim öğretim sistemimizi hangi bilinmezliğe sürüklediğini kamuoyuna bir daha anlatacağız.