Çalışma denetiminde reforma ihtiyaç var mı?
Çalışma denetiminde reforma ihtiyaç var mı? Yeni torba yasa sorunları çözecek mi? Taşeron tanımı değişiyor mu? Bu soruların cevabını memurhaber.com yazarı Sosyal Güvenlk Denetmeni Bünyamin Esen veriyor..
MEMURLAR - Soma maden kazasında 301 canımızı
kaybetmemizin üzerinden üç hafta geçti.
Kaza sonrasında en çok tartışılan ilk husus, Türkiye Taş Kömürü İşletmeleri’nin bir çeşit taşeron olan rödovans sistemi; ikinci husus ise maden işyerleri başta olmak üzere iş kazaları ve meslek hastalıklarına karşı kamusal denetimin yeterliliği oldu.
Siyaset kurumu facianın yaralarını sarmak için derhal harekete geçti ve gerekli yasal düzenlemelerin yapılması, idari tedbirlerin alınması için adımlar atıldı.
Mecliste halen görüşülmekte olan ve kamuoyunda “torba yasa” olarak bilinen 1/931 sayılı yasa tasarısıyla madenler ve taşeron başta olmak üzere can yakıcı konularda adımlar atılmakta.
Peki; bu adımlar yeterli mi, hangi hayati öneme sahip hususlar unutulmamalı?
Çalışma Hayatının Denetimi Hayati Önemde
Torba Yasa vesilesiyle gündeme gelmesi ve çözülmesi gereken sorunlardan birini çalışma yaşamında kamusal denetimin nasıllığı oluşturuyor.
Çalışma hayatının denetiminde ciddi sıkıntılar olduğunu bu köşeden defalarca dile getirdik.
Çalışma hayatının denetiminin en büyük sorunu üç başlı bir sisteme sahip olması. Ayni alanda denetim yapan üç farklı birim var: SGK Müfettişleri, SGK Denetmenleri ve İş Müfettişleri.
Bu ise, bazen ayni gün içerisinde önce üç kez denetlenen, işverenlerden büyük tepki alıyor.
Dahası işçiler, çalışanlar ve vatandaşlar da hakkını nerede arayacaklarını, nereye dilekçe vereceklerini bilemiyor, bürokrasinin koridorları arasında koştururken heba oluyorlar…
Üstelik bu durumun, ne çağdaş kamu idareciliği, ne “yönetişim” mantığına ne de kamu kaynaklarının etkin kullanımı prensibine uyduğunu söylemek mümkün…
YAZININ DEVAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN
Kaza sonrasında en çok tartışılan ilk husus, Türkiye Taş Kömürü İşletmeleri’nin bir çeşit taşeron olan rödovans sistemi; ikinci husus ise maden işyerleri başta olmak üzere iş kazaları ve meslek hastalıklarına karşı kamusal denetimin yeterliliği oldu.
Siyaset kurumu facianın yaralarını sarmak için derhal harekete geçti ve gerekli yasal düzenlemelerin yapılması, idari tedbirlerin alınması için adımlar atıldı.
Mecliste halen görüşülmekte olan ve kamuoyunda “torba yasa” olarak bilinen 1/931 sayılı yasa tasarısıyla madenler ve taşeron başta olmak üzere can yakıcı konularda adımlar atılmakta.
Peki; bu adımlar yeterli mi, hangi hayati öneme sahip hususlar unutulmamalı?
Çalışma Hayatının Denetimi Hayati Önemde
Torba Yasa vesilesiyle gündeme gelmesi ve çözülmesi gereken sorunlardan birini çalışma yaşamında kamusal denetimin nasıllığı oluşturuyor.
Çalışma hayatının denetiminde ciddi sıkıntılar olduğunu bu köşeden defalarca dile getirdik.
Çalışma hayatının denetiminin en büyük sorunu üç başlı bir sisteme sahip olması. Ayni alanda denetim yapan üç farklı birim var: SGK Müfettişleri, SGK Denetmenleri ve İş Müfettişleri.
Bu ise, bazen ayni gün içerisinde önce üç kez denetlenen, işverenlerden büyük tepki alıyor.
Dahası işçiler, çalışanlar ve vatandaşlar da hakkını nerede arayacaklarını, nereye dilekçe vereceklerini bilemiyor, bürokrasinin koridorları arasında koştururken heba oluyorlar…
Üstelik bu durumun, ne çağdaş kamu idareciliği, ne “yönetişim” mantığına ne de kamu kaynaklarının etkin kullanımı prensibine uyduğunu söylemek mümkün…
YAZININ DEVAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN