Gündoğdu, çözüm süreci için iddialı konuştu...
Akil İnsanlar Heyeti Marmara Bölgesi Grubu Üyesi ve Memur Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, sürece ilişkin açıklamalar yaptı.
Akil İnsanlar Heyeti Marmara Bölgesi Grubu Üyesi Ahmet Gündoğdu,
çözüm sürecine Marmara Bölgesi'ndeki desteğin en az yüzde 75
olduğunu söyledi.
Gündoğdu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, referandum gibi çözüm
sürecinin de bütün Türkiye'yi ilgilendiren bir konu olduğunu ve
sadece Marmara Bölgesi'nde değil ülkenin tamamında
sorumluluklarının bulunduğunu ifade etti.
Hiçbir anlamda bir araya gelemeyecek insanların terörü bitirme
konusunda toplandığını belirten Gündoğdu, "Akil insan demek 63
kişiden ibaret değildir. 'Terör bitsin, kardeşlik yeniden tesis
edilsin, acıları geçim kaynağı edenlerin elinden bu oyuncak
alınsın' dediğimiz için bir aradayız" diye konuştu.
İHANET SUÇLAMALARINA CEVAP
Çözüm sürecine karşı çıkanların, hiçbir gerekçeleri olmadığı halde,
"Bu bir ihanettir" şeklinde değerlendirmede bulunduklarını
vurgulayan Gündoğdu, şöyle devam etti:
"Bana, 'Dolmabahçe'deki ihanet projesinde, Başbakan ile bir araya
gelmeyi içinize sindiriyor musunuz?' şeklinde soru soruldu. Bu
ülkenin 30 bin canına, 480 milyar lira mali kaynağına mal olmuş bu
sorunu çözmek için ülkenin yüzde 50'sinden oy almış Başbakan ile
bir araya gelip çözümde toplantı yapmak mı ihanet, vatanın
bölünmezliği sloganı altında, Ergenekon'a ev sahipliği yaparak,
darbecilerle kol kola girmek mi ihanet? Marmara Bölgesi'ndeki
desteğin en az yüzde 75 olduğunu görüyorum. Esnafı gezerken bazı
marjinal gruplar slogan attı. Bir şey söylemiyorlar, doldurulmuşlar
ve provoke edilmişler. Bu ülkenin artık geldiği nokta, Hazreti
İbrahim'in ateşine su taşıyan serçe misali, ya su taşıyanlar rolünü
iyi yapacak bu yangın sönecek ya da o ateşe çubuk parçası taşıyan
karga misali karga siyaseti yapanlar, karganın yaptığı rolle bu
ülkenin mali kaybına ve can kaybına neden olmaya devam
edecekler."
HERKESE EŞİT MESAFEDE OLAN DEVLETE GEÇMELİYİZ
Dolmabahçe Sarayı'na giderken iki konuda hazırlıklarının olduğunu
anlatan Gündoğdu, bunların da çözüm süreci ve yeni anayasa
önerileri olduğunu kaydetti.
TBMM'de grubu bulunan bütün siyasi partilerin, seçim döneminde yeni
anayasa vaadinde bulunduğunu dile getiren Gündoğdu, sözlerini şöyle
sürdürdü:
"Benim vatanım, benim bayrağım, benim ülkem, benim milletim' diyen
herkesin 'benim anayasam' diyeceği bir anayasaya kavuşmamız lazım.
Artık, vatandaşını döven değil, öteki oluşturan, her darbe
sürecinde ya başörtülüleri ya Alevileri ya Kürtleri ya bir başka
kesimi döven devlet değil, herkese eşit mesafede olan devlete
geçmeliyiz. 'Eğitimde fırsat eşitliği' diyoruz, Ankara'nın Haymana
ilçesinde sadece mahrumiyet var. Öğretmen, hemşire, doktor oranın
sadece sosyal şartlarının yetersizliği dolayısıyla görev yapmak
istemiyor. Hakkari'de hem mahrumiyet var hem can güvenliği sorunu
var. Öyleyse her ikisi de devletin sorunu. Güneydoğu başta olmak
üzere, devletin orada çalışanlara pozitif ayrımcılık yapıp, orada
çalışanları teşvik etmelidir."