'Modern köle' taşeron işçilerden Çelik'e mesaj
Çeşitli sosyal platformlarda örgütleşen ve kendilerine modern köle diyen taşeron işçiler 'kamu kadrosu' şoku yaşadı. Önce kamuda kadro ile müjdelendirilen taşeron işçiler şimdi ise Faruk Çelik'in açıklamaları ile şok oldular. Taşerona kamuda kadro yok!
MEMURLAR- Geçtiğimiz haffa konuşulan ve binlerce taşeron işçiyi ümitlendiren kamu kadrosu haberleri maalesef 'fos' çıktı! Hükümet kanadından Faruk Çelik'in yaptığı açıklama binlerce taşeron işçinin umutlarını yerle bir etti!
Taşeron işçiler ile ilgili tüm haberler TAŞERON İŞÇİ katagorimizde
TAŞERON İŞÇİLER ÖRGÜTLENDİ!
Taşeron işçiler, sosyal medya üzerinden örgütlenerek, 'taşeronakadro' hastagei ile hükümete çağrı yaptı. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek geçen hafta yaptığı basın toplantısında "Taşeron işçilerin de kesinlikle kadroya alınması söz konusu değil böyle bir çalışma yok ama taşeron işçilerin bazı haklarının korunması konusunda bazı çalışmalar var" demişti.
Taşeron işçiler ayakkabı kutularıyla meydanlara indi TIKLAYIN
İşçiler, sosyal medya üzerinden Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı
Faruk Çelik başta olmak üzere hükümete 'taşeron işçilerin kadroya'
alınması konusunda mesajlar yazdılar.
ONLAR KENDİLERİNE MODERN KÖLELER DİYOR
Hürriyet'in haberine göre, kimi tersanede düşerek; kimi kömür
madeninde oksijensizlikten; kimi AVM inşaatında yanarak kimi de 300
tonluk kapağın üzerine düşmesiyle öldüler. Taşeron
işçilerdi onlar... Sigortasız, iş güvenliksiz, mesaisiz, izinsiz,
tazminatsız özel sektörde çalıştırılan; 21.yüzyılın modern
köleleriydiler kısacası... Ne sendikaları ne de onlara
sahip çıkan bir devlet mekanizması vardı.
Devletin aklına, mahkemelerin peş peşe verdiği 'muvazaa' diğer bir
ifadeyle 'kanuna karşı hileli işlem' kararları üzerine geldiler.
Devlet, son on yılda tıpkı özel sektörde olduğu gibi, maliyetleri
düşürmek için yani daha ucuza çalıştırmak için kamuya kadrolu işçi
almak yerine, 'taşeron işçi' almayı tercih etmişti. Türk-İş'in
tespitlerine göre 2002 yılında kamuda 600 bin kadrolu işçi
çalışırken, bu sayı 2013 yılı itibariyle 200 bine düştü.
Buna karşın 'taşeron işçi' sayısı 600 bine çıktı. Adı
temizlik işçisi olmakla birlikte, aslında Karayolları'nın yol
işçisi, sağlık bakanlığı'nın teknisyeni, ebesi, hemşiresi; Gençlik
ve Spor Bakanlığı'nın antrenörü onlar. Peş peşe açtıkları
davalarla kurumlarda 'asıl işi' yaptıklarını kanıtlayınca; Yargıtay
'bu senin işçin, derhal bunları kadrona al' kararlarını verdi ardı
ardına... İşte bunun üzerine Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı
'taşeron yasa tasarısını' Meclis'e taşımak istediyse de Türk-İş,
Hak-İş ve DİSK'in tek vücut itirazıyla 'henüz' mümkün olmadı. Üç
işçi konfederasyonu, hükümete 'amacınız taşeron işçilerin sorununu
çözmek değil, patronların asıl işin de taşerona verilmesi talebini
yerine getirmek' suçlaması yönelttiler. Açık açık, "Türkiye'yi
taşeron cumhuriyetine çevirmek istiyorsunuz" suçlaması
yönelttiler.
"ÖLEN HER İŞÇİDEN HÜKÜMET SORUMLU"
Türk-İş Başkanı Ergün Atalay, hükümeti "Zonguldak'ta iki senede
madende 50 işçi öldü. Adam taşeronun taşeronu, işçide baret,
ayakkabı; madende ise gaz ölçümü yok. Bundan ülkeyi yöneten hükümet
sorumlu. İki aydır Türkiye'yi dolaşıyorum. Tekstilci patronun
elinde işçinin maaş kartları, niye? Yatırdığını geri almak için.
Taşeron, 10 kişiyi işe almış, 5'ine maaş ödüyor. Bir
bakıyorsun, abi-kardeş, karı-koca, baba-oğul çalıştırıyor. Çalışma
Bakanı'na da söyledik ama değişen bir şey olmadı" sözleriyle
bombaladı.
KARAYOLLARINDA MALİYET 2.5 MİLYAR...
Ardından şöyle devam etti: "Bu insanları düşük ücretle, örgütsüz,
her an işten atılma korkusuyla çalıştırıyorlar. Ama şunu
bilmeliler ki; bu korkuyla lastik patlar. Kamyon daha fazla
gidemez. Sadece Karayollarında 8 bin taşeron işçinin kadroya
alınması için mahkeme kararı bulunuyor. Bunun mahkeme
masraflarıyla birlikte maliyeti 2.5 milyar olarak hesaplandı. Yargı
çok net, bunlar senin işçin, diyor."