Sanatçılar Bakanlık'ta icazet kuyruğunda...

İki hafta önce, Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Sanat Büyük Ödülleri’ni geleneksel sanatların ustaları aldı diye sevinirken aynı günlerde Bakanlıkta başka bir telaş vardı.

Hat, tezhip, minyatür, ebru, cilt sanatına yıllarca emek veren ve icazet alan 70 sanatçı, bu kez Bakanlık koridorlarında ‘icazet’ kuyruğuna girdi! Gün boyu ‘sanatçı tanıtım kartı’ için bekletilen sanatçılar, adeta ‘yetenek’ sınavına tabi tutuldu.

Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın 9. katında 31 Ocak’ta bir mülakat gerçekleştirildi. İki gün süren mülakata, başvuru yapan 70 sanatçı davet edilmişti. Sabah 09.00’da başlayan ve öğleden sonra tamamlanan mülakata tabi tutulanlar arasında Sakarya Üniversitesi Türk İslam Sanatları Tarihi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Mehmet Memiş, Osman Özçay, Ahmet Kutluhan gibi ünlü hattatlar da vardı. Sanatçılar, ellerinde daha önce yaptıkları eserler ve jüri huzurunda çalışma ihtimaline karşı gerekli malzemelerin yer aldığı dosyalarla 9. katın koridorunda uzun süre sıranın kendisine gelmesini bekledi. Yılda iki kez toplanan bu değerlendirme kuruluna, sanat kariyerine, akademik unvanına ve tecrübesine bakılmaksızın bütün başvuranlar katılmak zorunda.

Geleneksel sanatın pek çok üstadı, mülakatın bu şartlarda yapılması sebebiyle sanatçı tanıtma kartına başvurmuyor. Bu isimler arasında Hasan Çelebi ve Hüseyin Kutlu gibi hattatlar da var. Birçok ödüllü sanatçı, bu uygulamayı rencide edici buluyor. Bu sanatçılardan biri de ‘Kültür ve Sanat Büyük Ödülü’ sahiplerinden Prof. Dr. Fatma Çiçek Derman. Sanatçı tanıtma kartına başvuran bazı sanatçı arkadaşlarının, ‘Kart almaya değer mi, değmez mi?’ diye konuştuğunu dile getiren Derman, “Sanatçı kartı almak isteyenlerin böyle bir mülakata tabi tutulduğunu duyunca başvuru yapmadım. Bakanlığın, kart vermek için sanatçıyı koridorda bekletmesi hoş değil.” diyor.

Tezhip sanatçısı Yrd. Doç. Dr. Münevver Üçer, uygulamanın ilk başladığı dönemlerde sanatçı tanıtma kartı alan isimlerden. Sık sık yurtdışına gittiği için yabancı ülkelerdeki müzelere giriş önceliği sağlar umuduyla bu kartı aldığını anlatan Üçer, yaşadığı hayal kırıklığını şöyle dile getiriyor: “Sanatçı kartı aldım ama bugüne kadar bir işime yaramadı. Akademisyen kimliğimle zaten vize kolaylığı görüyorum.”

Seçici kurul toplantısında sanatçıların soruları ayakta cevaplamak zorunda kaldığını ifade eden Üçer, “Sorguya çeker gibi muamele ediyorlar. Özgeçmişimi sunmama rağmen ‘Hangi okuldan mezun oldunuz? Hangi hocadan icazet aldınız?’ gibi sorularla karşılaştım. Bence kurul üyeleri, bu sanatların üstatları arasından seçilmeli.” önerisinde bulunuyor.

Mülakata katılanlardan biri de hattat Ahmet Kutluhan. 15 yıl önce Hasan Çelebi’den icazet alan Kutluhan, mülakatta ‘Bir hattat bütün yazı türlerinde yazabilmeli’, ‘Şu harfi neden şöyle yazmadın da böyle yazdın’ gibi ilginç sorularla karşılaştığını dile getiriyor. Tanıtma kartlarının sanatçılara yakışır ortamlarda verilmesi gerektiğini ifade eden Kutluhan, bakanlığın oluşturacağı bir komisyonun gerekli araştırmaları yaptıktan sonra bu kartları geleneksel Türk sanatları ustalarının adreslerine göndermesinin daha uygun olacağını söylüyor.

Ödüllü hattat Yrd. Doç. Dr. Hüseyin Öksüz, vakti olmadığı için sanatçı kartına başvurmadığını belirtiyor. Hattat Hasan Çelebi gibi sanatçılar için bu mülakatın söz konusu olmaması gerektiğini dile getiren Öksüz, “Sanatçıların gönlü rakîk olur. İstemelerine gerek kalmadan üstatlara sanatçı kartı verilmeli. Jüri üyesi olması gerekenlerin tam tersine kart almak için koridorda beklemesi incitici.” diyor. Öksüz, gerçek sanatçıların korunması için ehil kişilerin seçiciliğinde bir mülakat yapılmasının daha isabetli olacağı kanaatinde.

Bugüne kadar 626 sanatçı, tanıtım kartı aldı

Kültür ve Turizm Bakanlığı, geleneksel el sanatı ve Türk süsleme sanatlarını icra edenler ile Türk halk müziği mahalli sanatçıları ve halk âşıklarına 2007 yılından beri sanatçı tanıtma kartı veriyor. Bugüne kadar 626 kişi bu kartı aldı. Sanatçı tanıtma kartı alanlar, bakanlığın Halk Kültürü Bilgi ve Belge Merkezi’ne kaydediliyor ve bakanlıkça tanınmış sanatçı unvanı alıyor. Ayrıca sanatçılara yurtdışına çıkışlarında vize kolaylığı sağlanabiliyor. İşyeri ve atölye açmak isteyen sanatçılar, Maliye Bakanlığı’nın uygun görmesi halinde vergi muafiyetinden yararlanabiliyor. Sanatçı tanıtma kartı almak isteyenler, Araştırma ve Eğitim Genel Müdürlüğü’nün web sayfasında (http://aregem.kulturturizm.gov.tr/) yer alan “Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcıları Tespit ve Kayıt İşlemleri Başvuru ve Bilgi Formlarını” dolduruyor. İki adet vesikalık fotoğraf ve sanatlarını icra ederken çekilmiş 15 dakikalık video kaydı ile başvuru yapıyorlar. Başvurular uzmanlık alanlarına göre gruplanıyor. Her kategori için (geleneksel sanatlar, halk müziği vs.) yılda iki kez toplanan seçici kurul, başvuruları değerlendiriyor. Tecrübesine ve aldığı ödüllere bakılmaksızın bütün başvuru sahipleri, değerlendirme kurulunun mülakatına katılmak zorunda.