KPSS'de bin 256 adayın sınavı geçersiz!
ÖSYM Başkanı Ali Demir, geçen yıl kamera kayıtlarına dayalı olarak sınav kurallarını ihlal eden bin 256 adayın sınavının geçersiz sayıldığını bildirdi.
MEMURLAR - ÖSYM Başkanı Demir, sınav güvenliğine ilişkin 5-6 Temmuz'da yapılacak Kamu Personeli Seçme Sınavı (2014-KPSS) öncesi AA muhabirine açıklamalarda bulundu.
KPSS'nin bir milyondan fazla insanın gelecek planı için hazırlandıkları önemli bir sınav olduğunu belirten Demir, ÖSYM'nin bu ve yapmakta olduğu diğer sınavlarda "hak ve adaleti tesis etmek" amacıyla önemli adımlar attığını söyledi.
Sınav güvenliğinde 2010 yılının Ekim ayından bugüne kadar önemli aşamalar kaydedildiğini ifade eden Demir, ÖSYM'nin sınavlarının yürütülmesine yönelik yasal mevzuat oluşturduğunu ve her türden kopya çekme fiilinin yasal olarak suç haline geldiğini, kopyaya karışanlar için caydırıcı, hürriyeti bağlayıcı cezalar öngörüldüğünü ve bu kişilerin gerekli adli işlemler için soruşturma makamlarına iletildiğini söyledi.
26 Eylül 2012'de Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Yönetmelikle adayların ve sınav görevlilerinin sınav salonlarına giriş koşulları ve sınav güvenlik kurallarının mevzuat altyapısına kavuşturulduğunu anımsatan Demir, öncesi ve sonrası ile sınavların disiplin altına alındığını ve taviz verilmeksizin kuralların uygulanmasının sağlandığını belirtti.
Sınav Görevlilerinin Sınav Kurallarına Aykırılık Teşkil Eden Fiilleri ve Uygulanacak İdari Yaptırımlar Hakkında Yönerge yayımlanarak görev bilincinin üst düzeyde tutulmasının da sağlandığını dile getiren Demir, soru hazırlamadan, evrakın basılmasına, evrakın dağıtımından tekrar toplanıp ayrıştırılmasına kadar geçen tüm süreçlerin tanımlandığını ve ilgili talimatların yazılı olarak çalışanlara bildirildiğini söyledi.
Bu şekilde çalışanların hangi işi ne zaman ne amaçla yapacağının belirlendiğini kaydeden Demir, sınav sonrasında da sınava katılan tüm adayların, bizzat cevapları işaretledikleri cevap kağıtlarının internet üzerinden yayınlanmasının sağlandığının altının çizdi.
İşlem kayıtları silinemez ve değiştirilemez
Bilişim teknolojileri konusunda da Başkanlığın son yıllarda önemli adımlar attığının altını çizen Demir, sözlerini şöyle sürdürdü:
"ÖSYM'nin 30 yılı aşkındır kullanılan ve tamamı ile çok eski olan bilişim altyapısı hem donanım hem de yazılım olarak yenilendi ve modern bir bilişim altyapısı oluşturuldu. Yeni sistemde yapılan her işlemin kaydı elektronik olarak silinemez ve değiştirilemez biçimde tutuluyor. Adayların, görevlilerin ve tüm ÖSYM çalışanlarının sisteme erişimi de elektronik olarak izleniyor.
ÖSYM Sonuç Belgesi Doğrulama Sistemi ile herhangi bir sonuç belgesinin doğruluğu ÖSYS sistemi üzerinde teyit edilebilir hale getirildi. Böylece, asılsız belge oluşturma faaliyetleri azami oranda durduruldu. Ayrıca soru havuzu yazılımı geliştirildi ve kullanıma alındı."
Sınav süreci "kırmızı alan"
ÖSYM merkezinde de çalışmalar yürüttüklerini anlatan Demir, sınav sürecinin başlangıcından sonuna kadar gerekli her aşamada, kurum içinde soru hazırlama ve bilgi işlem alanlarının "kırmızı alan" olarak tanımlandığına işaret etti.
Demir, "Soru hazırlama işlemlerinde kripto ile belge saklayan ve tüm faaliyetler silinemez ve değiştirilemez biçimde kaydedildiği, loglandığı güvenli bilişim ağı oluşturuldu" diye konuştu.
ÖSYM'den matbaaya soru göndermede kripto ile kayıt yapılan sır cihazlarının kullanımı ve tüm birimlerde e-imza ile işlem yapma sürecinin başlatıldığının altını çizen Demir, hem kurumda hem de sınav binalarında sinyal kesicilerin kullanımı içi yasal mevzuat sağlandığını anımsattı.
Sınav evrakı dağıtımı, saklanması ve toplanması işlemlerinin de büyük titizlikle yürütüldüğünün altını çizen Demir, şunları kaydetti:
"Bu konuda yaptığımız çalışmalarla, sınav evrakının dağıtımı ve toplanmasında 'Araç Takip Sistemi' ile sınav evrakı dağıtım araçlarının uydu aracılığıyla izlenmesiyle 'elektro mekanik kilitler' kullanılarak tüm araçların kapılarının merkezden sinyal gönderilerek açılabilmesi sağlandı. Sınav evrakı saklama depolarında koruma ve güvenlik tedbirlerinin artırılması ve 24 saat kamerayla takibi, kaydı ve benzeri teknolojik çözümlerle sınav güvenliği sürekli arttırıldı.
Sınav süresince sınav binası girişlerinin ve sınav salonlarının görüntülerinin kamerayla kaydedilmesi uygulaması kapsamında 2013 yılında aynı anda 37 bin salonun izlenebilmesi sağlandı, bu rakam 2014'te 65 bin olacak. Böylelikle yıl içinde yaklaşık 200 bin salonun kamerayla izlenmesi, diğer deyişle sınav yapılan tüm salonların kamerayla izlenebilmesi hedefine ulaşılmış olacak. Kamera kayıtlarına dayalı olarak sınav kurallarını ihlal edenlerin sınavları iptal edilmeye başlandı, 2013 yılında bin 256 adayın sınavı, sınav kurallarına uymadığı için geçersiz sayıldı."
Her adaya farklı soru kitapçığı uygulamasının güvenlik açısından dünyaya örnek olduğunu vurgulayan Demir, adayın internet ortamında cevap kağıdını ve talebi halinde soru kitapçığını görebilmesinin de açıklık ve şeffaflık adına çok önemli bir adım olduğunun altını çizdi.
Sınavlarda kopya çekmeye yol açacak, kalem, silgi gibi zorunlu olarak bulundurulması gereken araçların da ÖSYM tarafından temin edilerek, kötü niyetli kullanımın önüne geçildiğini vurgulayan Demir, sınav binalarına giriş ve çıkışın kontrol altına alındığını ve sınavın üçte ikilik süresi dolmadan hiç bir adayın binadan çıkarılmayarak soruların ezberlenerek dahi olsa bina dışına taşınmasının engellendiğini belirtti.
Evrakının basımı ve paketlenmesinde uygulanan "Kapalı Dönem Uygulaması"nın süreç haline getirilerek düzenlendiğini ve bu dönemde dış dünya ile irtibatın tamamen kesildiğini anlatan Demir, sınav evrakının basımını yapan matbaa içerisinde güvenli bilgi işlem sistemlerinin kurulduğunu ve ÖSYM'nin yüzde 100 kontrolü ve yönetimi altına alındığını kaydetti.
Çalışanların evrakı komisyon önünde açılıyor
Tüm sınav görevlilerinin merkezi olarak atanmaya başlandığını ve yerel görevlendirmelere müsaade edilmediğini belirten Demir, şu bilgileri verdi:
"ÖSYM çalışanlarının ve sınav koordinatörlerinin yakınlarının sınav evrakları artık komisyon önünde açılmaya başlandı. Matbaa ve sınav evrakı depolarında akademisyen gözlemci görevlendirilmesine geçildi. Tüm soru yazarları, soru denetleyicileri, bilimsel kurul üyeleri ve çalışanlar ile gizlilik sözleşmeleri imzalanarak dershanelerde çalışmalarına, sorularla ilgili kitap yazmalarına yasak getirildi. Sınav öncesinde sınav koordinatörlerinin bina sınav sorumluları ile toplanmaları ve güvenlik tedbirlerinin değerlendirilmesi sağlandı.
Her sınav merkezinde Sınav Koordinasyon Kurulları kurularak, fonksiyonel çalışması sağlandı. Sınav binalarının girişinde görevlendirilen güvenlik güçlerine eğitim verilerek ve yeterli ücret ödenerek görev motivasyonu artırıldı. Sınav koordinatörlerinin ÖSYM'nin Genişletilmiş Koordinasyon Kurulu üyesi haline getirilerek güvenlik uygulamaları ile ilgili değerlendirmeleri doğrudan Merkeze iletmeleri sağlandı.
Tüm bu iyileştirmeler ve tedbirler ile sınavların ana gayesi olan 'hak ve adaletin tesis edilmesi' gerçekleştirilecek ve 'sadece hak edenin hak ettiğini elde etmesi' temin edilecek.
KPSS'nin bir milyondan fazla insanın gelecek planı için hazırlandıkları önemli bir sınav olduğunu belirten Demir, ÖSYM'nin bu ve yapmakta olduğu diğer sınavlarda "hak ve adaleti tesis etmek" amacıyla önemli adımlar attığını söyledi.
Sınav güvenliğinde 2010 yılının Ekim ayından bugüne kadar önemli aşamalar kaydedildiğini ifade eden Demir, ÖSYM'nin sınavlarının yürütülmesine yönelik yasal mevzuat oluşturduğunu ve her türden kopya çekme fiilinin yasal olarak suç haline geldiğini, kopyaya karışanlar için caydırıcı, hürriyeti bağlayıcı cezalar öngörüldüğünü ve bu kişilerin gerekli adli işlemler için soruşturma makamlarına iletildiğini söyledi.
26 Eylül 2012'de Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Yönetmelikle adayların ve sınav görevlilerinin sınav salonlarına giriş koşulları ve sınav güvenlik kurallarının mevzuat altyapısına kavuşturulduğunu anımsatan Demir, öncesi ve sonrası ile sınavların disiplin altına alındığını ve taviz verilmeksizin kuralların uygulanmasının sağlandığını belirtti.
Sınav Görevlilerinin Sınav Kurallarına Aykırılık Teşkil Eden Fiilleri ve Uygulanacak İdari Yaptırımlar Hakkında Yönerge yayımlanarak görev bilincinin üst düzeyde tutulmasının da sağlandığını dile getiren Demir, soru hazırlamadan, evrakın basılmasına, evrakın dağıtımından tekrar toplanıp ayrıştırılmasına kadar geçen tüm süreçlerin tanımlandığını ve ilgili talimatların yazılı olarak çalışanlara bildirildiğini söyledi.
Bu şekilde çalışanların hangi işi ne zaman ne amaçla yapacağının belirlendiğini kaydeden Demir, sınav sonrasında da sınava katılan tüm adayların, bizzat cevapları işaretledikleri cevap kağıtlarının internet üzerinden yayınlanmasının sağlandığının altının çizdi.
İşlem kayıtları silinemez ve değiştirilemez
Bilişim teknolojileri konusunda da Başkanlığın son yıllarda önemli adımlar attığının altını çizen Demir, sözlerini şöyle sürdürdü:
"ÖSYM'nin 30 yılı aşkındır kullanılan ve tamamı ile çok eski olan bilişim altyapısı hem donanım hem de yazılım olarak yenilendi ve modern bir bilişim altyapısı oluşturuldu. Yeni sistemde yapılan her işlemin kaydı elektronik olarak silinemez ve değiştirilemez biçimde tutuluyor. Adayların, görevlilerin ve tüm ÖSYM çalışanlarının sisteme erişimi de elektronik olarak izleniyor.
ÖSYM Sonuç Belgesi Doğrulama Sistemi ile herhangi bir sonuç belgesinin doğruluğu ÖSYS sistemi üzerinde teyit edilebilir hale getirildi. Böylece, asılsız belge oluşturma faaliyetleri azami oranda durduruldu. Ayrıca soru havuzu yazılımı geliştirildi ve kullanıma alındı."
Sınav süreci "kırmızı alan"
ÖSYM merkezinde de çalışmalar yürüttüklerini anlatan Demir, sınav sürecinin başlangıcından sonuna kadar gerekli her aşamada, kurum içinde soru hazırlama ve bilgi işlem alanlarının "kırmızı alan" olarak tanımlandığına işaret etti.
Demir, "Soru hazırlama işlemlerinde kripto ile belge saklayan ve tüm faaliyetler silinemez ve değiştirilemez biçimde kaydedildiği, loglandığı güvenli bilişim ağı oluşturuldu" diye konuştu.
ÖSYM'den matbaaya soru göndermede kripto ile kayıt yapılan sır cihazlarının kullanımı ve tüm birimlerde e-imza ile işlem yapma sürecinin başlatıldığının altını çizen Demir, hem kurumda hem de sınav binalarında sinyal kesicilerin kullanımı içi yasal mevzuat sağlandığını anımsattı.
Sınav evrakı dağıtımı, saklanması ve toplanması işlemlerinin de büyük titizlikle yürütüldüğünün altını çizen Demir, şunları kaydetti:
"Bu konuda yaptığımız çalışmalarla, sınav evrakının dağıtımı ve toplanmasında 'Araç Takip Sistemi' ile sınav evrakı dağıtım araçlarının uydu aracılığıyla izlenmesiyle 'elektro mekanik kilitler' kullanılarak tüm araçların kapılarının merkezden sinyal gönderilerek açılabilmesi sağlandı. Sınav evrakı saklama depolarında koruma ve güvenlik tedbirlerinin artırılması ve 24 saat kamerayla takibi, kaydı ve benzeri teknolojik çözümlerle sınav güvenliği sürekli arttırıldı.
Sınav süresince sınav binası girişlerinin ve sınav salonlarının görüntülerinin kamerayla kaydedilmesi uygulaması kapsamında 2013 yılında aynı anda 37 bin salonun izlenebilmesi sağlandı, bu rakam 2014'te 65 bin olacak. Böylelikle yıl içinde yaklaşık 200 bin salonun kamerayla izlenmesi, diğer deyişle sınav yapılan tüm salonların kamerayla izlenebilmesi hedefine ulaşılmış olacak. Kamera kayıtlarına dayalı olarak sınav kurallarını ihlal edenlerin sınavları iptal edilmeye başlandı, 2013 yılında bin 256 adayın sınavı, sınav kurallarına uymadığı için geçersiz sayıldı."
Her adaya farklı soru kitapçığı uygulamasının güvenlik açısından dünyaya örnek olduğunu vurgulayan Demir, adayın internet ortamında cevap kağıdını ve talebi halinde soru kitapçığını görebilmesinin de açıklık ve şeffaflık adına çok önemli bir adım olduğunun altını çizdi.
Sınavlarda kopya çekmeye yol açacak, kalem, silgi gibi zorunlu olarak bulundurulması gereken araçların da ÖSYM tarafından temin edilerek, kötü niyetli kullanımın önüne geçildiğini vurgulayan Demir, sınav binalarına giriş ve çıkışın kontrol altına alındığını ve sınavın üçte ikilik süresi dolmadan hiç bir adayın binadan çıkarılmayarak soruların ezberlenerek dahi olsa bina dışına taşınmasının engellendiğini belirtti.
Evrakının basımı ve paketlenmesinde uygulanan "Kapalı Dönem Uygulaması"nın süreç haline getirilerek düzenlendiğini ve bu dönemde dış dünya ile irtibatın tamamen kesildiğini anlatan Demir, sınav evrakının basımını yapan matbaa içerisinde güvenli bilgi işlem sistemlerinin kurulduğunu ve ÖSYM'nin yüzde 100 kontrolü ve yönetimi altına alındığını kaydetti.
Çalışanların evrakı komisyon önünde açılıyor
Tüm sınav görevlilerinin merkezi olarak atanmaya başlandığını ve yerel görevlendirmelere müsaade edilmediğini belirten Demir, şu bilgileri verdi:
"ÖSYM çalışanlarının ve sınav koordinatörlerinin yakınlarının sınav evrakları artık komisyon önünde açılmaya başlandı. Matbaa ve sınav evrakı depolarında akademisyen gözlemci görevlendirilmesine geçildi. Tüm soru yazarları, soru denetleyicileri, bilimsel kurul üyeleri ve çalışanlar ile gizlilik sözleşmeleri imzalanarak dershanelerde çalışmalarına, sorularla ilgili kitap yazmalarına yasak getirildi. Sınav öncesinde sınav koordinatörlerinin bina sınav sorumluları ile toplanmaları ve güvenlik tedbirlerinin değerlendirilmesi sağlandı.
Her sınav merkezinde Sınav Koordinasyon Kurulları kurularak, fonksiyonel çalışması sağlandı. Sınav binalarının girişinde görevlendirilen güvenlik güçlerine eğitim verilerek ve yeterli ücret ödenerek görev motivasyonu artırıldı. Sınav koordinatörlerinin ÖSYM'nin Genişletilmiş Koordinasyon Kurulu üyesi haline getirilerek güvenlik uygulamaları ile ilgili değerlendirmeleri doğrudan Merkeze iletmeleri sağlandı.
Tüm bu iyileştirmeler ve tedbirler ile sınavların ana gayesi olan 'hak ve adaletin tesis edilmesi' gerçekleştirilecek ve 'sadece hak edenin hak ettiğini elde etmesi' temin edilecek.