CHP'den kamu denetmenine istifa çağrısı

Düzenlediği basın toplantısında, Ömeroğlu'nun seçildiği tarihte 65 yaşını bitirdiğini hatırlatarak, Kamu Denetçiliği Kurumu Kanunu uyarınca seçilme şartlarını taşımadığını ileri sürdü.

Yasa'nın ''seçilebilme şartları''nı düzenleyen maddesinin alt sınır olarak 50 yaşı öngördüğünü ancak üst yaş sınırı belirlemediğini ifade eden Kart, Kurum'da görev yapanlara istisnai hükümler getirdiğini, 'göreve seçilenlerin, görevlerine emeklilik yaşından sonra da devam etmelerine olanak sağladığını'' söyledi.

Madde gerekçesine bakıldığında, ''göreve seçilenler için diğer kamu görevlilerine uygulanan yaş haddi sınırlarının uygulanmayacağı''nın görüldüğünü anlatan Kart, ''50-65 yaş arası bir yaşta, yani 65 yaşından önce göreve başlaması gereken bir kamu başdenetçisi, 4 yıllık görev süresi içinde 65 yaşını doldurduğu takdirde , yaş haddinden emekli olmayacak, göre süresi bitene kadar görevine devam edecektir. Yasada, en üst yaş sınırının belirlenmemesinin nedeni budur'' dedi.

Kamu Başdenetçiliği görevinin ''prestijli görev'' olduğunu, kamuoyunun saygınlık ve seçilebilirlik şartlarını tartışmaması gerektiğini savunan Kart, Ömeroğlu'nun mesleki kariyerine yönelik ciddi iddialar ve kuşkular olduğunu, bunun yanı sıra yasal anlamda seçilebilme şartını taşımadığını ileri sürdü.

Kart, ''Böylesine yasal ve hukuki sakatlık ortadayken, TBMM'nin Ömeroğlu'nun görevini sürdürmesine göz yummaması, germezden gelmesi kabul ve izah edilemez. Bu takdirde Kamu Denetçiliği Kurumu ölü doğmuş olacaktır. Hem etik hem de seçilebilirlik tartışmalarının odağına oturan Ömeroğlu'nun yapacağı erdemli davranış, istifa etmek olmalı'' diye konuştu.

Yasal ihlalin tespitinin ardından konunun TBMM Genel Kurulu'nda görüşmesiz değerlendirilmesi gerektiğini belirten Kart, TBMM Dilekçe ve insan Hakları Karma Komisyonu ile TBMM Başkanlığı'na başvurduğunu, bundan sonraki süreçte de konunu takipçisi olacaklarını söyledi.

DEMOKRASI AYIBI YAŞANIYOR

''Böyle bir kişinin Başdenetçi seçilmesi,

Türkiye'nin ciddi bir demokrasi ayıbıdır.

Bu şahsı istifaya davet ediyorum''

CHP İstanbul Milletvekili Binnaz Toprak, Mehmet Nihat Ömeroğlu'nun Kamu Başdenetçiliği'ne seçilmesini eleştirerek, ''Böyle bir kişinin Başdenetçi seçilmesi hakikaten Türkiye'nin ciddi bir demokrasi ayıbıdır. Bu şahsı istifaya davet ediyorum'' dedi.

Toprak, TBMM'de CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu ile birlikte düzenlediği basın toplantısında, TBMM Genel Kurulu'nda Kamu Başdenetçiliğine seçilen Ömeroğlu'nu istifaya davet etti.

Ömeroğlu'nun, Hrant Dink davasındaki tutumundan ötürü Dink'in mahkumiyet kararı aldığını öne süren Toprak, ''üç bilirkişi raporunun Dink'in Türklüğü aşağılamadığını ortaya koymasına rağmen, o dönem Yargıtay üyesi olan Ömeroğlu'nun da çabalarıyla Dink'in mahkumiyet aldığını ve ölümüne kadar giden sürecin açıldığını'' savundu.

Toprak, ''Böyle bir kişinin Başdenetçi seçilmesi hakikaten Türkiye'nin ciddi bir demokrasi ayıbıdır. Bu, Türkiye'nin ne hale geldiğini de gösteriyor. Bu karar, Türkiye'nin tek adamcı, otoriter gidişini de tescil etmiştir. Türkiye'nin vicdanı yaralanmıştır. O yüzden bu şahsı istifaya davet ediyorum'' diye konuştu.

Dink davasını Fransa'daki Dreyfus davasına da benzeten Toprak, ''Dreyfus davası, o dönem Fransa ve Avrupa'daki antisemitizmin başlangıçlarından biridir. Hrant Dink davası da böyledir. Türkiye vicdanını yaralamış bir davadır'' dedi.

Tanrıkulu da Ömeroğlu'nun Başdenetçiliği'nin kabul edilemez bir durum olduğunu iddia ederek, ''Umarım seçilen Kamu Başdenetçisi, bu durumu dikkate alır ve gereğini yapar'' ifadesini kullandı.