Müezzinoğlu: Aile hekimleri sayısı 30 bine çıkacak!

Aile hekimleri sayısının 30 bine çıkacağını açıklayan Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu '30 bin rakamını yakaladığımızda ve 2 binin üzerinde güçlendirilmiş aile sağlığı merkezlerini daha güçlü bir planmaya tabi tutabileceğiz' dedi.

Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, Türkiye'nin hastane veya tedavi edici sağlık hizmetleri sunumundaki güçlü yapısını, koruyucu sağlık hizmetlerinde ve halk sağlığında da çok daha güçlü hale getirmeyi hedeflediklerini söyledi.

Bakan Müezzinoğlu, "Diyabetle Kaliteli Yaşam" projesinin tanıtım toplantısının ardından gazatecilerin sorularını yanıtladı.

Bakan Müezzinoğlu, gelecek süreçte anlamlı bir sıkıntılarının olmayacağını belirterek, "İyi planlama, süreci iyi yönetme, diğer bir açığımızı da hızla kapatma. Yaklaşık 22 bin aile hekimiyle bu hizmetleri veriyoruz ama ideal arzu ettiğimiz aile hekimine düşen birey sayısının 2 bin 500'lere inmesi. Bunun için 2017 sonuna kadar da aile hekimi sayımızı da 30 bine çıkarmayı hedefliyoruz. 30 bin rakamını yakaladığımızda ve 2 binin üzerinde güçlendirilmiş aile sağlığı merkezlerini fiziki mekanları oluşturduğmuzda o zaman Türkiye'nin sağlık yönetimini daha güçlü bir planmaya tabi tutabileceğiz" diye konuştu.

Aile sağlığı merkezileri sürecine ilişkin soru üzerine Müezzinoğlu, sevk zinciri konusunun 2018'den sonra gündemlerine gerebileceğini, bugün için bunun gündemlerinde olmadığını söyledi.

 

GÜÇLENDİRİLMİŞ AİLE SAĞLIĞI MERKEZLERİ
Öncelikle aile sağlı merkezlerini, güçlendirilmiş aile sağılığı merkezleri, eğitim aile sağılğı merkezleriyle daha güçlü bir hale getirmeyi planladıklarını ifade eden Müezzinoğlu," 2016 sonu itibarıyla bin adet, 2017 sonu itabarıyla bir bin adet daha olmak üzere Türkiye genelinde yaklaşık 2 bin, 2 bin 100 civarında güçlenrdirilmiş aile sağlığı merkezlerini fiziki mekanları oluşturacağız" diye konuştu.

PSİKOLOG, DİYETİSYEN, DİŞ HEKİMİ DESTEĞİ...
Müezzinoğlu, bu fikizi mekanlarda aile hekiminin yanında, psikoloğu, diyetisyeni, diş hekimi, sosyal destek uzmanın olacağını, radyolojik tetkiklerin yapılabildiği bir güçlü merkezler haline geleceğini anlattı.

Bakan Müezzinoğlu, şöyle konuştu:
"Bu güçlü merkezlerde hafta sonları da belirli hastalık gruplarında veya sağlıkla ilgili belirli başlıklarda eğitimler, seminerler verilecek. Sağlıklı beslenme, hareketli yaşamla ilgili, psikolojik alanda belirli konu başlıklarında veya diyabetle sağlıklı yaşam nasıl olur. Bir hipertansiyonla hastanın yaşımını daha kaliteli yapabilmesi için hangi bilgilere sahip olmaları...Buraları bir taraftan toplumuzun sağlık bilinci, kültürü anlamında desteklerken diğer taraftan eğitecek, diğer taraftan da aile hekimliği anlamında hizmetlerini verecek merkezler olacak. O nedenle aile hekimlerimizin cumartesi, pazar günleri, gündüzlerine itiraz etmeleri büyük oranda söz konusu değil. Ama süreç içinde karşı çıkışların esasında bu güçlendirilmiş aile sağlığı merkezlerinin fiziksel altyapılarının olmaması ve sanki bütün aile sağlığı merkezerinde her aile hekimi kendi merkezinde nöbet tutacakmış gibi bunun planlamasındaki sorunlar nedeniyle bir karşı çıkış oldu ama şu anda gerek aile hekimleri dernekleriyle gerekse halk sağlığı dernekleriyle görüşmelerimizde 'Zaten bizim de talep ve arzu ettiğimiz yol haritası bu' diyorlar. Bunu birlikte sahiplendiğimiz şu anda Meclise'de önümüzdeki haftalarda aktaracağımız sağlıkla ilgili yasa tasarımızda bütün bunlarla ilgili düzenlemeler de olacak. Türkiye'nin hastane veya tedavi edici sağlık hizmetleri sumumundaki güçlü yapısını koruyucu sağlım hezmetlerinde ve halk sağlığında da çok daha güçlü hale getirmeyi hedefliyoruz."

ŞEHİR HASTANELERİNİN TESLİM TARİHİ ÖTELENİYOR MU?
Şehir hastanelerinin teslim tarihlerinin ötelendiğine yönelik soru üzerine Müezzinoğlu, "Erkene alma anlamında" dedi.

Ağustos ayında Mersin Şehir Hastanesinin kendilerine bize taahhüd edilenden bir yıl önce açacaklarını kaydeden Müezzinoğlu, "Ankara Bilkent'i yine yüklenici firmanın tahaddünden bir yıl önce inallah seneye bu vakitte açmış olacağız. Isparta'da şehir hastanemizi bize taahhüd edilenden yaklaşık 10 ay önce erken teslim alacağız ve hizmete sunacağız. Yozgat Şehir Hastanemizi de bize taahhüd edilenden önce yüklenici firmalara teşekkür ediyorum hizmete alacağız" diye konuştu.

Hastaneleri daha erken hizmete alabilmek için çok emek sarf ettiklerini anlatan Müezzinoğlu, şöyle konuştu:

"Ancak özellikle muhalefetin engellemeleri, Türk Tabipler Birliği'nin yürütmeyi durdurma kararları, Meclis'ten çıkardığımız kanunu Cumhuriyet Halk Partisi'nin Anayasa Mahkemesi'ne götürmesi gibi ciddi düzeyde zaman kayıplarımız oldu. Ama şu anda şehir hastanelerimizde az önce saydığım 4 tane hasteneyi seneye bu vakkitte hizmete sunmuş olacağız. Mersin muhtemelen ağustos, eylül gibi fiilen hasta kübuluei başlamış olacak. Bunun dışında diğerleri beklediğimizden daha dinamik ve hızlı süreçlerle gidiyor. Bu ülkenin sağlık hizmeti sunumunda çok önemli bir vizyon sağlayacak şehir hastaneleri. Özellikle Torba Yasa Tasarımızda olan Uluslararası Sağlık Hizmetleri Başkanlığı. Yani sağlık turizmi içinde Türkiye'nin çok önemli, güçlü alt yapısını bu şehir hastaneleri oluşturacak."

Yarın kutlanacak olan 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramını kutlayan Müezzinoğlu, ilköğretim çağındaki çocuklara verilmek üzere 60-65 bin adet bisikleti illere dağıttıklarını söyledi.

Orta okul ve lise çağındaki gençlere de 19 Mayıs vesilesiyle bir o kadar bisiklet dağıtacaklarını dile getiren Müezzinoğlu, "Üniversiteler açıldığında ekim ayında 50 bin adet kampüslerimize bisiklet dağıtacağız. Haziran ayında ise bisiklet yolu yapan belediyelerimiz dedik. 5 kilometre yaptıysa 5, 10 kilometre yaptıysa 10 bin adet bisikleti o yapan belediyelerimize haziran ayında dağıtacağız. Yaklaşık 250- 300 bin adet bu yıl, önümüzdeki üç yıl içinde de 1 milyon bisikleti insanımıza dağıtmış olacağız. Bu sağlıklı yaşam kültürünü teşvik anlamında bir yol haritamız" değerlendirmesinde bulundu.

Sigara yasaklarının sınırının genişletilmesine yönelik bir soru üzerime Müezzinoğlu, "Yasakları genişletmiyoruz. İçmeyen insanımızı daha güçlü koruyacak tedbirler alıyoruz. Çünkü pasif içiçileri korumamız lazım. Dolayısıyla sağlıklı yaşam kültürü felsefesini benimsemiş olan insanları, yanlış yapan veya yanlış bir alışkanlığın sahibi olan vatandaşlarımızdan koruyabilmek için açık alan restoranlarda veya kahve, çay bahçelerinde, duman altı olmamaları için o açık alanların yüzde 25 ile 50'lik orandaki bölümü sigara içilebilen bölüm olacak. Diğer yüzde 50 ile 75'lik alan ise sigara içmeyen vatandaşlarımızı koruyabilmek için böyle düzenlemeler meclise aktarıyoruz" şeklinde konuştu.