Aileler, okul öncesi eğitimde bu konulara dikkat!
MEB'in yeni sistemi 4+4+4'te okul öncesi eğitim zorunlu tutulmadı. Fakat ailelerin aklında göndermeli mi göndermemeli mi hakkında soru işareti oluştu. İşte okul öncesi eğitim ile ilgili bilmeniz gerekenler...
Milli eğitim Bakanlığı tarafından 4+4+4 olarak düzenlenen eğitim
sistemimizde okul öncesi eğitim zorunlu değil. Milliyet'in haberine
göre, Ancak çocuklarda temel eğitim kademesi olarak bilinen, Avrupa
ve ABD'de büyük önem verilen okul öncesi eğitim, zihinsel,
duygusal, sosyal, bedensel gelişimimizi olumlu etkiliyor. Peki okul
öncesi eğitim, çocuklara başka neler kazandırıyor? Neden zorunlu
olması gerekiyor? Okul öncesi eğitimle ilgili tüm merak edilenler
Mektebim Koleji Anaokulu Bölüm Başkanı Zeynep Yaşan'a
soruldu.
OKUL ÖNCESİ EĞİTİMDE AİLENİN ROLÜ NEDİR?
Çocuğun ilk öğretmenleri anne ve babasıdır. Çocukların büyümesinde, gelişmesinde ve eğitilmesinde en büyük sorumluluğu üstlenirler. Çocuğa yöneltilen davranış ve ona karşı takınılan tavır, bu ilk yaşantıların örülmesinde büyük önem taşır. Okul öncesi dönemde çocuk sosyal bir birey olmayı öğrenirken aynı zamanda kopya edeceği bir modele gereksinim duyar. Ailelerin çocukları ile ilgili bu sorumluluğu bir hayli uzun solukluyken arada bu sorumluluğu başka kişi ve kurumlarla da paylaşırlar. Okul ve öğretmenler de bu kurum ve kişilere örnektir.
BU EĞİTİM ÇOCUKLARA NE KAZANDIRIYOR?
Bu dönem çocuğun öğrenmesinin en yoğun olduğu, temel alışkanlıklarının, zihinsel yeteneklerinin en hızlı geliştiği dönemdir. Bu süreçte kazanılan davranış biçimleri, tüm yaşam boyunca devam eder. Beyin yapısı ve fonksiyonlarının gelişiminin üçte ikilik bölümü 0-4 yaş arasında tamamlanır. Araştırmalar, okul öncesi eğitim alan çocuklarda okula devam oranlarının ve okul başarısının yüksek olduğunu göstermekte. Bu eğitim yetişkinlik döneminde de kişilerin daha üretici ve verimli olmalarını, sahip oldukları potansiyeli tam olarak kullanmalarını sağlar.
OKUL ÖNCESİ EĞİTİM ZORUNLU OLMALI MI?
Okul öncesi eğitim, eğitimin temelidir. Çocukların sosyal, duygusal, bilişsel ve psikomotor gelişimlerinin en hızlı olduğu, kişiliğin yüzde 70'inin tamamlandığı bu dönemin eğitime kazandırılması gerekiyor. Anaokuluna başlamak için çocuğun gelişim düzeyine bakmak gerekir. Hazır olma yaşı her çocuk için aynı olmamakla birlikte, çocuğun anneden ayrılmaya hazır ve alışkın olması, ihtiyaçlarını konuşarak ya da başka biçimlerde anlatabiliyor olması gerekiyor. Okul öncesi eğitimin gelişmiş ülkelerde okullaşma oranının yüzde 90-100. Türkiye'nin de bu ülkeler arasına girebilmesi için okul öncesi eğitimi zorunlu hale getirerek, 5 yaş grubunda okullaşma oranını yüzde 100'e, 3-4 yaş okullaşma oranını da yüzde 80'e çıkarmalı.
OKUL SEÇERKEN NELERE DİKKAT EDİLMELİ?
Okulun eğitim kalitesini belirleyen en büyük faktör öğretmendir. Öğretmenin tecrübeli, güler yüzlü, şefkatli ve sevgi dolu olması çok önemli. Okulda profesyonel bir psikolog bulunmalı. Eğitim programı hazırlanırken bireysel farklılıklara dikkat edilmeli. Okulda sürekli bir sağlık uzmanı bulunmalı.
ÇOCUKLARA KATKILARI NELER?
- Duygusal olarak; işlerini tek başına yapması, sorunlarını kendi kendine halletmesi ve bazı kararları tek başına alması sayesinde kendilerine olan güvenleri artar.
- Fiziksel olarak; kesme, yapıştırma, kalem kullanma gibi faaliyetler düzenli yapıldığı için ince motor becerileri gelişir.
- Zihinsel olarak, nesneleri eşleştirme, sınıflandırma, ölçme, gözlem yapma, fikir üretme gibi matematik ve bilim becerileri kazanırlar.
- Dikkat eksikliği sorunu ve öğrenme güçlüğü yaşayan çocukların bu sorunları erken tespit edilir ve okula başlamadan önce önlem alınır.
- Sosyal olarak; çocuklar oyuncaklarını paylaşmanın yanında yetişkinin ilgisini, karşılıklı iletişim kurmaayı öğrenirler.
- Yemek, uyku, öz bakım becerilerini kazanmak, anne ve babadan ayrı kalmak duygusal gelişimlerine katkıda bulunduğu kadar kendilerine güveni de artırır.