Anayasa Mahkemesi'nin 4+4+4 kararı

Büyük tartışmalara neden olan yeni sistemi CHP Anayasa Mahkemesi'ne taşımıştı. Mahkemenin kararı bu akşam açıklandı.

Anayasa Mahkemesi, kamuoyunda 4 4 4 olarak bilinen 6287 sayılı İlköğretim ve Eğitim Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un bazı hükümlerinin iptal istemini reddetti.

CHP, Kanun'un bazı hükümlerinin iptali ve yürürlüğünün durdurulması istemiyle Anayasa Mahkemesi'nde dava açmıştı.

Davayı esastan görüşen Anayasa Mahkemesi, Kanun'un iptal istemlerini reddetti.

Yüksek Mahkeme'nin kararının ayrıntılarının yarın Anayasa Mahkemesi'nin sitesine konulacağı bildirildi.

İPTALİ İSTENEN HÜKÜMLER

Kanun'un, iptali istenen hükümleri şöyleydi:

-Mecburi ilköğretim çağının 6-13 yaş grubundaki çocukları kapsadığı, bu çağ çocuğun 5 yaşını bitirdiği yılın eylül ayı sonunda başlayıp, 13 yaşını bitirip 14 yaşına girdiği yılın öğretim yılı sonunda biteceğine ilişkin hükmü,

-İlköğretimin, dört yıl süreli ve zorunlu ilkokul ile dört yıl süreli ve zorunlu ortaokuldan oluşan bir Milli Eğitim ve Öğretim Kurumu olduğuna ilişkin hükmü,

-İmkan ve şartlara göre ortaokulların, ilkokullarla veya liselerle birlikte de kurulabileceği hükmü,

-İlköğretim kurumlarının dört yıl süreli ve zorunlu ilkokullar ile dört yıl süreli, zorunlu ve farklı programlar arasında tercihe imkan veren ortaokullar ile imam hatip ortaokullarından oluştuğunu öngören hüküm ile ortaokul ve liselerde, Kur'an-ı Kerim ve Hz. Peygamberin hayatının, isteğe bağlı seçmeli ders olarak okutulacağına ilişkin düzenleme,

-''Eğitimde Fırsatları Artırma ve Teknolojiyi İyileştirme Hareketi (FATİH) Projesi kapsamında, Milli Eğitim Bakanlığı ve Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı tarafından 2015 yılı sonuna kadar yapılacak mal ve hizmet alımları ile yapım işleri, ceza ve ihalelerden yasaklama hükümleri hariç, bu Kanun hükümlerine tabi değildir. Bu madde uyarınca yapılacak alımlara ilişkin usul ve esaslar Maliye Bakanlığı ve Kamu İhale Kurumunun görüşü alınarak Milli Eğitim Bakanlığı ve Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı tarafından müştereken hazırlanacak yönetmelikle, rekabete açık olacak şekilde düzenlenir'' hükmü,

-''FATİH Projesi kapsamında Milli Eğitim Bakanlığına bağlı okullara internet erişim hizmetleri ve ağ altyapısının sağlanması için Milli Eğitim Bakanlığı ve Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığınca 2015 yılı sonuna kadar yapılacak mal ve hizmet alımları ile yapım işlerinde üst yöneticinin onayıyla 15 yıla kadar gelecek yıllara yaygın yüklenmelere girişilebilir'' hükmü.

HAŞİM KILIÇ 4+4+4'ÜN REDDİNİ AÇIKLADI

HABERİ DİĞER SAYFADA

[PAGE]


Haşim Kılıç, Anayasa Mahkemesi'nde bireysel başvuru konusunda bilgi vermek üzere gazetelerin Ankara temsilcileriyle bir araya geldi. Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç, zorunlu eğitimi 12 yıla çıkaran ve kamuoyunda 4 4 4 olarak bilinen kanunun iptali istemiyle açılan davanın reddiyle ilgili, ''Kanunda çok tartışılan yaşla ilgili bölüm de reddedildi. Biz işin anayasal boyutuyla ilgilendik. Anayasal sorun ya da anayasal adalet açısından herhangi bir sorun gözükmediğine, oybirliğiyle reddine karar verdik'' dedi.

CHP'nin 2008-2009 Mali denetimine ilişkin soruları yanıtlayan Kılıç, Siyasi Partiler Kanunu'nda 2010 yılında yapılan değişiklikle partilerin artık rahatladığını, ancak 2010 yılına kadar olan aşamada eski sıkıntıların devam ettiğini söyledi. 2010 yılından sonra mali denetim konusunda biraz daha rahat olunacağını ifade eden Kılıç, ''Bazı şeyleri artık bundan sonra 'Evet bu bir siyasi partinin, siyasi hareketinin bir devamı, sonucu, ona uygun, ona katkı veren bir faaliyeti' diye yorumlayıp bunları artık görmemezlikten geleceğiz. Ama 2010 yılına kadar maalesef Siyasi Partiler Kanunu böyle bir imkanı vermiyordu. Artık 2010'dan sonra bu tür şeyler çok fazla olmayacak'' dedi.

Siyasi parti mali denetimlerinde dikkat ettikleri konuları anlatan Kılıç, siyasi partilerden yaptıkları harcamalara, görevlendirmelere ilişkin belge istediklerini, ancak siyasi partilerin bu konuda özensiz davrandıklarını ifade etti.

'AVUKATLAR YÜKÜMLÜLÜKLERİNİ YERİNE GETİRMİYOR'

''Bir siyasi parti milletvekili veya yetkilisi, herhangi bir ile giderken uçak bileti alıyor ve biletini kendi adına kestiriyor. Denetim yapılırken biz o siyasi partinin bir faaliyet için mi yoksa şahsı için mi gittiğini bilemiyoruz. Davalarla ilgili avukatlar zamanında bazı yükümlülüklerini yerine getirmiyor. Bundan dolayı da bazı cezalar çıkıyor. Bunlar partinin görevini yerine getirmemesi, ihmal etmesinden kaynaklanıyor.

Losyonundan, traş bıçaklarından tutun nereye kadar yani özel birtakım kendisinin harcaması gereken şeylerin tamamını siyasi parti bütçesinden ödendiğini görüyorsunuz ki bu tabii kabul edilemez bir şey. Bunun siyasi faaliyetle hiçbir ilgisi yok. Bizim için önemli olan devlet tarafından yapılmış yardımın, gerekse vatandaşlardan toplanan üyelik aidatının siyasi amaçlarına uygun şekilde harcanmış olması. Bizi ilgilendiren orası.

Siyasi parti, 'şu kişi şurada görevlendirilmiştir' diye belge göndermezse yapılan harcamaların kendi adına mı parti adına mı olup olmadığını ayırt edemiyoruz.''

Kılıç, yeni yapılan düzenlemeyle siyasi parti denetimlerinin artık Sayıştay tarafından yapılacağını, ancak son kararın Anayasa Mahkemesi'nce verileceğini belirtti.

ASKER KİŞİLERİN YARGILANMASI 

Başkan Kılıç, dün askeri mahkemeden gelen bir başvuruyu da karara bağladıklarını belirterek, başvuruda, askeri teşkilatta çalışan sivil memurların asker sayılacağına ilişkin kuralın iptalinin istendiğini ifade ederek, ''Biz bu kuralı iptal ettik. Bundan sonra askerin içinde çalışan sivil memurlar artık sivildir ve bu kişilerin gerek görevleriyle gerekse şahıslarıyla ilgili bütün fiiller, eylemler, suçlar artık sivil mahkemelerde görülecek'' dedi.

Anayasa'nın 145. maddesinde yapılan değişiklikle artık sivillerin sivil yargıda yargılanması gerektiğini vurgulayan Kılıç, bu kapsama artık askeri teşkilat içindeki sivil memurların da dahil olduğu sonucuna vardıklarını kaydetti.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) de bu konuda, bu yönde verdiği kararlar bulunduğunu anımsatan Kılıç, Anayasa Mahkemesi'nin de AİHM'in bu kararları doğrultusunda ve Anayasa'nın 145. maddesinde yapılan değişiklik uyarınca bu kararı verdiğini söyledi.