MEB, öğretmelerin kıyafetinden elini çek
Demokrat Eğitimciler Sendikası (DES) Genel Başkanı Gürkan Avcı, “Milli Eğitim Bakanlığı'nı (MEB) bu sözlerle eleştirdi..
Demokrat Eğitimciler Sendikası (DES) Genel Başkanı Gürkan Avcı,
“Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) geçen yıl öğrencilere serbest kıyafet
özgürlüğü tanıyarak demokratik ve pedagojik bir adım
atmıştır. Biz kıyafet serbestliğinin öğretmenleri de
kapsaması gerektiğini söylerken, bugünlerde forma ve önlük
uygulamasına geri dönüleceği konuşuluyor. Bu Türkiye’nin ve eğitim
sisteminin geriye gitmesi demektir” diye konuştu.
MEB’in, öğrenci ve öğretmenlerin kılık kıyafetiyle
uğraşmaktan vazgeçmesi gerektiğini kaydeden Gürkan Avcı,
“Yirmi birinci yüzyılda teknolojinin ve uzay çağının
eşiğinde halen öğrenci ve öğretmenlerin kılık kıyafetiyle, saçıyla
sakalıyla, kravatıyla, gömleğinin rengiyle uğraşıyoruz. Olacak iş
değil” dedi.
Demokrat Eğitimciler Sendikası (DES) Genel Başkanı Gürkan Avcı,
“Okullarda tüm eğitim bileşenleri için serbest kıyafet
düzenlemesini savunuyoruz. Özgür okul ve demokratik bir kılık
kıyafet mevzuatı istiyoruz” dedi.
İLKOKULDAN ÜNİVERSİTEYE KIYAFET ÖZGÜRLÜĞÜ
İSTİYORUZ
Üniversiteden ilkokula kadar tüm eğitim kurumlarında herkese
kılık-kıyafet özgürlüğü tanımadan eğitimin özgürleşemeyeceğini
kaydeden Gürkan Avcı, “Okullardaki ve üniversitelerdeki öğretmen ve
öğrencileri özgürleştirmeden eğitim sistemini
demokratikleştiremeyiz. Bırakalım öğretmenler, öğrenciler ve
akademisyenler ne giyeceğine kendileri karar versin. Eğitimcileri
sivilleştirmeden, özgürlükçü reformlar yapmadan, demokratik
değerleri yerleştirilmeden eğitimden beklediğimiz verim, kalite ve
başarıyı yakalayamayız. Önemli olan öğretmen ve
öğrencilerin ne giyeceği değil ne ürettiği, performansı ve nasıl
bir değer ortaya koyduğudur. Hele hele eğitim kurumlarındaki
eğitimcilerin ve öğrencilerin özgürlüğüne ve özgünlüğüne karşı, ona
belirli bir giyim şeklini dayatmak en başta bilim dışı,
antidemokratik bir anlayışın tezahürüdür” dedi.
KIYAFET ÖZGÜRLÜĞÜ İNSANI SAVUNMAKTIR
Demokratik yönetimlerde, devletin ne de başka birilerinin, kimsenin
ne giyeceği ve giymeyeceği konusunda bir dayatma yapma hakkı
olamayacağını, bireyin özgünlüğüne rağmen ona belirli bir giyim
şeklini dayatma hakkının bulunmadığını söyleyen Avcı, “Kıyafet
özgürlüğünü savunmak tarihsel sorumluluğumuzdur ve demokrasi, hak
ve hukuk mücadelemizin bütünlüğünü anlamlandıran önemli bir
konudur. Kıyafet özgürlüğü herhangi bir parti, ideoloji, cemaat ya
da dindarların savunulması değil, insanı savunmaktır, mutlu, çağdaş
ve yaşanabilir Türkiye’yi savunmaktır” dedi.
SERBESTLİK OLSUN, İSTEYEN ÖĞRENCİ YİNE MAVİ ÖNLÜKLE
GELSİN
Kıyafet dayatmasının eğitim psikolojisiyle, pedagojiyle ve eğitim
hayatıyla uyuşmadığını söyleyen DES Genel Başkanı Gürkan Avcı,
“Eğitim ve bilim özgür ortamlarda ve özgür bireylerin kafalarında
yeşerir. Milli Eğitim Bakanı Sayın Nabi Avcı’dan cunta gölgesinde
çıkarılan kıyafet yönetmeliğini toptan kaldırarak demokratik ve
çağdaş ilkeler ve pedagojik temayüller doğrultusunda yenilemesini
bekliyoruz. Kıyafet özgürlüğü sonrasında isteyen öğretmen yine
takım elbise ve kravatla okula gelsin. Arzu eden veli de
öğrencisini mavi önlük yahut okul üniformasıyla okula gönderebilir.
Çocukların kendilerini ilgilendiren konularda söz söyleme hakkı
olduğunu hatırımızdan çıkarmayarak ve dahası Türkiye’nin de
imzaladığı Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi dikkate
alınarak, eğitimde monolitik bir kültür ve psikolojik baskı
oluşturan mevcut kıyafet yönetmeliği değiştirilmelidir.
Önlük ve formanın eğitimde kural ve disiplin oluşturduğu yönündeki
ifadeler çok sığ ve sakıncalı iddialar olmaktan öteye
geçememektedir. Öte yandan önlük ve formanın zengin ve fakir
öğrenci ayrımını ortadan kaldırdığı yönündeki beyanatların
çocuklarımızdan gerçekleri saklamak ve onları kandırarak
masumiyetlerini kullanmak anlamına geldiğini özellikle belirtmek
istiyorum” dedi.