MEB'dan 66 aylıklar için kapsamlı anket
Milli Eğitim Bakanlığı, 12 yıllık zorunlu eğitim kapsamında 66 aylık öğrencilerin uyumu 12 haftalık uyum programının kullanımı konularında dair kapsamlı bir anket çalışması yaptı.
MEB Temel Eğitim Genel Müdürü Funda Kocabıyık, AA
muhabirine yaptığı açıklamada, 2012-2013 eğitim öğretim yılının
ikinci yarısının pazartesi günü başlayacağını hatırlatarak,
öğrencilere yeni dönemde oyuna, dinlenmeye ve kitap okumaya vakit
ayırarak düzenli ders çalışmalarını tavsiye etti.
Ailelerden ise çocuklarını etiketlememelerini ve başka çocuklarla
kıyaslamamaları isteyen Kocabıyık, her çocuğun bireysel özellikleri
ve gelişim hikayesinin farklı olduğuna dikkati çekerek ailelerin
bunun bilincinde olarak çocuklarına yaklaşmalarını önerdi.
Bu yıl birinci sınıfa başlayan 66 aylık çocuklarla ilgili herhangi
bir sıkıntı olmadığına vurgu yapan Kocabıyık, ''Hiç sorun
yaşamadık. Çok güzel uyum sağladılar'' dedi.
66 aylık çocukların okula daha rahat uyum sağlamaları için 12
haftalık bir uyum ve hazırlık materyali hazırladıkları ve tüm
öğretmenlere ulaştırdıklarını anlatan Kocabıyık, öğretmenlerin
okullar açıldığında birinci sınıflar için bu uyum programını
kullandıklarını söyledi.
Programın çok faydalı oluduğunu düşündüğünü ifade eden Kocabıyık,
birinci sınıf öğrencilerinin uyum programından geçtikten sonra
normal programa geçtiğini belirtti.
Bu kapsamda okullar yarı yıl tatiline girince Temel Eğitim Genel
Müdürlüğü İzleme ve Değerlendirme Grup Başkanlığı bünyesinde 14
soruluk dar ölçekli bir araştırma hazırladıklarını kaydeden
Kocabıyık, ankette özellikle 66 aylık çocukların okula uyumu ve 12
haftalık uyum materyalinin kullanımı konularına ilişkin soruların
yer aldığını belirtti.
81 ilde belirlenen okullarda, okul müdürlerine bu ankettin
uygulandığını kaydeden Kocabıyık, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Bu bize bir fikir verecek. En azından birinci dönemin nasıl
geçtiğine ilişkin bir veri olacak elimizde. Onun da sonuçlarını
önümüzdeki haftadan itibaren almaya başlayacağız. Asıl büyük
araştırmayı Haziran ayında yapmayı planlıyoruz. Haziran ayından
sonra öğretmenlerimize, velilerimize, okul müdürlerimize yönelik
çok daha büyük kapsamlı bir araştırma yapacağız. Özellikle '12
yıllık zorunlu eğitimin ilk 4 ve ikinci 4'teki yansımaları nasıl
oldu' diye elimizde bir veri olsun istiyoruz.''
Birçok ülkede çocukların çok erken yaşta okula başlatıldığınına
dikkati çeken Kocabıyık, pedagojik olarak eğitim programlarının yaş
gruplarının ihtiyaçlarına uygun hale getirilmesi gerektiğini ifade
ederek, yeni eğitim sistemiyle bunun yapıldığını belirtti.
-Okul öncesi eğitim çok önem kazandı-
Bu kapsamda Oyun ve Fiziki Etkinlikler dersinin bu yıl verilmeye
başlandığını hatırlatan Kocabıyık, okulları, eğitimi ve eğitim
programlarını küçük yaş gruplarına uygun hale getirmeye
çalıştıklarını ifade etti.
Çocukların küçük kas gelişimi ve okula hazır bulunuşluk seviyesinin
okula başlamaya uygun olması gerektiğini anlatan Kocabıyık,
sözlerini şöyle sürdürdü:
''Bunun için de okul öncesi eğitim çok önem kazandı. Biz okul
öncesi eğitimi zaten teşvik ediyoruz. Bakanlık olarak çok ciddi
ataklarımız oldu. Son 10 yılda okul öncesi eğitime katılım oranını
yüzde 11'lerden alıp yüzde 70'lere çıkardık. Daha da geliştirmeyi
planlıyoruz. Hedefimiz, AB ülkelerinde olduğu gibi yüzde 90'lara
yüzde 98'lere ulaşmak. AB ülkelerinin hiçbirinde okul öncesi eğitim
zorunlu değil ama oranlar yüzde 95-98'lerde. Çünkü bilinç seviyesi,
kadın istihdamı yüksek. Okul öncesi eğitimine katılım oranı
bunlarla doğru orantılı. Biz istiyoruz ki okul öncesini yükseltelim
AB üyesi ülkeler seviyesine getirelim. Okul öncesi o seviyelere
geldiği zaman okula kaç yaşında başladığınızın bir önemi yok. 4
yaşında ya da 5 yaşında başlamasının bir önemi yok. Yeter ki çocuk
3 yaşından itibaren okul öncesi eğitimini alsın.''