MEB'de Avcı'yı bekleyen acil sorular!
Memurhaber.com yazarı Oktay Aydın, çiçeği burnunda Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı'ya MEB'in acil sorunlarını ve sorularını soruyor...
Milli Eğitim Bakanlığına (MEB) atanan Nabi
Avcı’yı, açıklanması, açıklığa kavuşturulması gereken bir dizi konu
bekliyor. Öncelikli ve acil olanları sıralamaya çalıştım. Nabi Avcı
hocamızın (hem genel anlamda akademisyen olduğu hem de 1999’da
Bilgi’de bizzat birlikte çalıştığımız hocam olduğu için böyle hitap
etmekte sakınca görmedim) bir an önce bir basın toplantısı yaparak,
ya ayrıntılı ya da hiç değilse genel hatları ile bu konuları
açıklığa kavuşturması gerekiyor.
Türkiye’de MEB’in öncelikli acil eylem planı oluşturması gereken
konular:
Atama bekleyen öğretmenlerin
durumu
300 bine yaklaştığı tahmin edilen ve devletten öğretmenlik ataması
bekleyen öğretmenlik mezunlarının bu talebine bir cevap verilmesi
gerekiyor. Atama yapılacak mı yapılmayacak mı açıkça ortaya
konmalı.
Öğretmen açıklarının
giderilmesi
150 bine yakın olduğu söylenen öğretmen açıklarının nasıl ve ne
zaman giderileceğinin açıklanması gerekiyor. Ayrıca, bu açıklarla
ilgili doğan sorunlarla nasıl baş edildiği de belirtilmelidir.
Öğretmen atamaları işleyiş ilkelerinin
belirlenmesi
İlk atamalar ne zaman ve nasıl yapılacak açıklanmalıdır. Eş ve
diğer mazeret atamaları ile ilgili soru işaretleri
giderilmelidir.
Öğretmen seçim sınavları ilkelerinin
açıklanması
KPSS ve alan sınavları nasıl uygulanacak, sonuçlar nasıl
değerlendirilecek kamuoyu aydınlatılmalıdır.
Öğretmen yetiştirilmesi stratejik
planının oluşturulması
Eğitim fakülteleri kapatılacak mı? Fen-Edebiyat fakülteleri
mezunları için, pedagojik formasyon devam edecek mi? Tüm branşlara
açık bir öğretmenlik yüksek lisans programları yaşama geçirilecek
mi? Stratejik plan oluşturulmalı
Anadolu öğretmen liselerinin
kapatılması
Kapatılacağı söylenmişti. Son durumun netleştirilmesi
gerekiyor.
Zorunlu eğitim uygulamasının ilk yıl
değerlendirmelerinin yapılması
Temel eğitimin zorunlu 12 yıla çıkarılması ve
özelikle de ilkokula başlama yaşının 66-72 aya çekilmesi nedeniyle,
ilkokul 1’de oluşmuş olan, lise 1’lerde de oluşması beklenen
kalabalık derslikler sorunun çözülmesi konusunda yapılması
düşünülenlerin açıklanması gerekiyor. Ortaokuldan Liselerde
okutulan zorunlu ve seçmeli derslerin yeniden yapılanması, mesleki
yönlendirmenin kimler tarafından ve nasıl yapılacağı da ortaya
konmalıdır.
Liselerin yeniden
yapılandırılması
Lise türlerinin azaltılması, tüm genel liselerin Anadolu lisesi
yapılması, fen liselerine kısıtlama gibi konularla ilgili ne zaman
ve nasıl yapılacağının açıklanması
Liselere geçiş sisteminin
açıklanması
Ortaokuldan liselere geçiş nasıl olacak? Seviye Belirleme Sınavları
(SBS) kalkacak mı? SBS ile alan yabancı kolejlere, Anadolu
liselerine (özellikle de Galatasaray, İstanbul, Kabataş, Ankara,
Bornova, Kadıköy Anadolu gibi köklü Anadolu liselerine), özel Türk
liselerine nasıl öğrenci alınacak? 2014-2015 öğretim yılı
için şimdiden ortaya konması gerekiyor. Hem okullar hem de
adaylar-veliler kararlarını ona göre alacak, ona göre yapılanacak,
planlarını yapacak.
SBS Hazırlık dershanelerinin
kapanması
SBS için hazırlık yapan dershanelerin SBS’nin sona ermesi ile
birlikte kapanacağı söylenmişti. 2014-2015 için ne uygulanacağı net
olarak ortaya konmadığı için 2012-2013’te ortaokul 7. hatta 6.
sınıfa giden öğrencilerin dershanelere kayıt yaptırdıkları
gözlemleniyor. Bu konunun bir an önce açıklığa kavuşturulması
gerekmektedir.
Eğitim düzeyi genel ölçme sisteminin
açıklanması
TÜBİTAK’ın 2013’ten itibaren her yıl
yapacağı Türkçe, Matematik, Fiziki, Kimya, Biyoloji ve Yabancı Dil
seviye belirleme sınavlarının, içerikleri, ne zaman nasıl
uygulanacağı, sonuçlarının nasıl değerlendirileceği ve sonuçlarının
nerelerde ve nasıl kullanılacağı ivedilikle açıklanmalıdır.
Eğitimin genelinde, yasada, yönetmeliklerde,
ders kitapları ve içeriklerindeki anti- demokratik, ırkçı ya da
özgür düşünce ile evrensel bilim ve hukuk ilkeleri ile bağdaşmayan
ifadelerin, uygulamaların çıkarılması
Türkiye’de eğitim yasasından yönetmeliğe, ders kitaplarından
içeriklerine ve eğitim yöneticilerinden öğretmenlerin
uygulamalarına birçok alanda birçok anti- demokratik, ırkçı ya da
özgür düşünce ile evrensel bilim ve hukuk ilkeleri ile bağdaşmayan
ifadelerin, uygulamaların yer aldığı bir gerçek. Bunlarla ilgili ne
zaman ve nasıl bir çalışma yapılacağının ifade edilmesi
gerekiyor.
Üniversitelere geçiş sisteminin
açıklanması
Liselerden üniversitelere geçiş nasıl olacak? Yüksek Öğretime Geçiş
Sınavı (YGS) ve Lisans Yerleştirme Sınavları (LYS) kalkacak mı?
YGS/LYS ile alan devlet ya da vakıf üniversitelerine nasıl öğrenci
alınacak? 2014-2015 öğretim yılı için şimdiden ortaya konması
gerekiyor. Hem üniversiteler hem de adaylar-veliler kararlarını ona
göre alacak, ona göre yapılanacak, planlarını yapacak. Yılda birden
çok YGS/LYS yapılması gündemde mi? Nasıl uygulanacak? Lise kaçıncı
sınıftan itibaren girilebilecek? Online sınav mümkün olacak mı? Hep
cevap bekleyen sorular.
YGS/LYS Hazırlık dershanelerinin
kapanması
YGS/LYS için hazırlık yapan dershanelerin çoklu YGS/LYS ile
birlikte kapanacağı söylenmişti. 2014-2015 ve 2015-2016 için ne
uygulanacağı net olarak ortaya konmadığı için 2012-2013’te lise 11.
hatta 10 ve 9. sınıfa giden öğrencilerin dershanelere kayıt
yaptırdıkları gözlemleniyor. Bu konunun bir an önce açıklığa
kavuşturulması gerekmektedir.
Mesleki eğitim politikasının
açıklanması
Mesleki eğitimin önemi vurgulanmakla birlikte, eğitim niteliği
genelde çok düşük olan meslek liselerinin yeniden yapılandırılması
gereği ortaya konmuştu. Bu konudaki ulusal politikamız ne olacak?
Cevap bekleyen önemli başka bir soru. Meslek liseleri mezunların iş
yaşamına kolay atılması, askerlikte erkek mezunların kısa dönem ya
da yedek subay olarak görev alabilmesi, sınavsız kendi alanlarında
Meslek Yüksek Okullarına (MYO) daha etkin ve kolay girebilmeleri
gibi birçok konu açıklama bekliyor.
Üstün zekalılar ve yeteneklilerin
eğitimi
Bu gruptakilere nasıl eğitim verileceği, ayrı okullarda mı, kendi
okullarında ek zamanlarda mı verileceği netleşmelidir. Spor ve
sanat dallarında özel yeteneklilerin keşfi ve eğitimi konusu da
ivedilikle masaya yatırılmalıdır.
Engellilerin eğitimi
Bedensel engellilerin karşılaştığı fiziki sorunların nasıl ve ne
zaman giderileceğinin ortaya konması gerekiyor. Zihinsel
engellilerin eğitimin hangi düzleminde nasıl yer alacağı da net
olarak ortaya konmalıdır. Özel eğitim merkezleri yapılanması gözden
geçirilmelidir.
Uluslar arası sınavlardaki durum ve
Ulusal Ölçme Değerlendirme
PİSA, TIMSS gibi uluslar arası sınavlardaki durumuz
değerlendirilmeli, yapılabilecekler yeniden tanımlanmalıdır. Ulusal
bir ölçme değerlendirme sistemi ve birimi kurulmalıdır. Hem makro
alına kararların yapılan değişikliklerin hem de mikro düzeyde
okulların öğrencilerin ders beceri ve kazanım durumları ortaya
konmalı, yeni planlamalarda bunlardan yararlanılmalıdır.
Yabancı dil öğretilmesi
Türkiye yabancı dili yıllardır öğretmemektedir. Nedenleri ortaya
konmalı ve ivedilikle yeni yöntemler hayata geçirilmelidir.
Türkçe öğretilmesi
Yabancı dili öğretemediğimiz gibi, Türkçeyi de etkin bir biçimde
öğretemiyoruz. Bırakın ilkokul ortaokul lise, üniversite
mezunlarımız bile derdini sözlü ya da yazılı Türkçede sağlıklı
aktaramadığı gibi, kendisine yazılı ya da sözlü aktarılanları da
doğru düzgün anlayamıyor.
Bireysel becerilerin kazandırılması ve
değerler eğitimi
Okullarımızın kuru bilgi yükleme noktaları
olmaktan kurtarılması gerekiyor. Özgüven, özsaygı, iletişim
becerisi, analitik düşünebilme becerisi, sorgulayabilme, kriz
yönetme ve problem çözme gibi becerilerin, girişimcilik gibi
özelliklerin kazandırılmasına ve evrensel ahlak değerlerinin
öğretilmesine gereken önemi vermek gerekiyor. Bunların
nasıl yapılacağı, net olarak ortaya konulmalıdır.
Eğitimde teknoloji kullanımı FATİH
Projesi
Okullarımızın ve eğitimimizin inanılmaz hızda ilerleyen
teknolojinin gerisine düşmesine engel olmamız gerekiyor.
Teknolojiyi etkin ve doğru bir biçimde eğitimde kullanmamız
gerekiyor. Yeni yazılımlarla, teknik donanımlarla, yöntemlerle daha
hızlı, kolay ama mutlaka etkin ve çağdaş öğretme-öğrenme teknikleri
geliştirmemiz gerekiyor. Duvarsız eğitimden korkmadan online
uzaktan eğitimleri özendirmeliyiz. FATİH projesi hakkında kamuoyu
yeterince aydınlatılmıyor. Ne yapılıyor? Takvimi nedir? Eğitime
olan katkıları nelerdir? Sonuçları ölçülebiliyor mu? Bu tür
konularda yeni bakanın ilgili birimlerinin vereceği bilgiler
ışığında açıklama yapması bekleniyor.
Eğitim denince sorun ve konu bitmez. Ancak ben kendimce ivedi
olanları, öncelikle ele alınması gerekli olanları ortaya koymaya
çalıştım. Nabi Avcı hocamızı tekrar kutlar, yeni görevinin
ulusumuz, eğitimimiz ve kendisi için hayırlı olmasını dilerim.
Umarım en kısa sürede bu konularla ilgili hem çalışmalar yapma hem
de açıklamalarda bulunma fırsatı yakalar. Eğitimde iletişim ve algı
yönetimi, diğer tüm alanlarda olduğundan çok daha önemli. Kamuoyu,
eğitim yöneticileri, öğretmenler, eğitim çalışanları, öğrenciler ve
anne-babalarla kurulacak etkin bir iletişim çok daha sağlıklı
kararlar alınmasına katkı sunacaktır. İletişim kökenli yeni
bakanın bu konuda başarılı olacağını düşünüyorum. Olması
gerektiğine inanıyorum.