Okul öncesi eğitimin önemi ve Yayla Anaokulu

MEMURLAR- Sene sonu tabir yerinde ise okulların hasat mevsimi gibidir. Okullar kapanmaya yakın okullarda birinci sınıfların “Okuma Bayramı” programları, 4. sınıf ve 12. sınıf öğrencilerinin mezuniyet programları, her türdeki okulların yılsonu bilim şenlikleri, resim sergileri… programların ardı arkası kesilmez. Sene sonu geldiğinde bu türden o kadar çok programa davet ediliriz ki, programlar çakıştığından bir çoğuna istesek de katılamayız. Okulların kapandığı son hafta İstanbul’un yeni ilçelerinden Sultangazi’den, Yayla Anaokulu’ndan Yılsonu Sergisi’ne böyle bir davet aldık.

Az önce bahsettiğimiz gibi o gün yine böyle bir çok okulun yılsonu sergisi vardı. Fakat okul öncesine ve Yayla Anaokulu’na bir öncelik verip, bu sergiye gitmeye karar verdik. Hedefimiz Eyüp Sultan’dan Sultangazi ilçesine ve Yayla Anaokulu’na ulaşmak idi. Önce Cebeci’ye sonra da anayola çıkıp, Sultangazi’ye yöneldik. Sultangazi’ye yaklaştıkça İstanbul’un farklı bir yüzü ile tanışmaya başladık. Sultangazi’ye geldiğimizde daha çok küçük bir Anadolu kasabasına geldiğimiz hissine kapıldık. Yayla Anaokulu’na geldiğimizde sanki Anadolu’da bir düğün evine gelmiş hissine bizi sarıp sarmaladı. Tek katlı prefabrik anaokulunun bahçesi adeta bir düğün evi gibi idi. Okulun önünden geçen yola masalar kurulmuş yaşlısı, genci herkes tatlı bir telaş içerisinde idi.

Ekrem Aytar'ın yazısının tamamını okumak için TIKLAYIN!