Okulda mezhep fişlemesi mi yapılıyor?

İstanbul'un Esenler ilçesindeki bir ortaokulda din kültür ve ahlak bilgisi öğretmeni öğrencilere mezheplerini soran anket yapınca veliler harekete geçti...

İstanbul'un Esenler ilçesi Yunus Emre Ortaokulu'nda din kültür ve ahlak bilgisi öğretmeni Ramazan Hatipoğlu'nun öğrencilerine mezheplerini soran anket dağıtması velilerin ve eğitimcilerin tepkisini çekti. Anket adı altında çocuklarının fişlendiğini belirten veliler, “Okullarda yapılan ayrıştırmalar öğrencilerin inançlarını ve etnik kimliklerini sorgulamaya kadar vardı. Öğretmenin yaptığı apaçık fişlemedir” dediler. İddialara yönelik görüşlerine başvurduğumuz okul müdürü ise ısrarlar aramalarımıza karşın telefonlarımıza yanıt vermedi.

Yunus Emre Ortaokulu'nda geçen hafta meydana gelen olayda öğretmen Hatipoğlu, öğrencilerine 15 soruluk anket dağıttı. Ankette öğrencilere “Hangi mezheptensiniz?”, “Neden bu mezhebi seçtiniz?”, “Mezhebinizi diğer mezheplerden ayıran özellikler nelerdir” yönünde sorular yönelten Hatipoğlu, öğrencilerin soruları yanıtlamasını istedi. Öğrencilerin anketi velilerine göstermesi üzerine veliler öğretmene tepki gösterdi. Veliler, “Bu tamamen çocuklar üzerinde ayrımcılığı tetikleyecek alenen bir fişlemedir. İnsanların hangi dine, inanca ya da düşünceye sahip olduğu bir öğretmeni ilgilendirmez. Kaldı ki bu tür söylemler okullarda öğrenciler arasında ayrımcılığı körükleyeceği gibi daha vahim olayların yaşanmasına neden olabilir. Gerekli soruşturmanın yapılması için yetkilileri görevini yapmaya çağırıyoruz” dediler.

‘Ayrımcılığa yol açar'

Eğitim-Sen İstanbul 1 No'lu Şube Başkanı Barış Uluocak da yaşananların son zamanlarda okullarda artış gösteren ayrımcı, ötekileştirici, dışlayıcı anlayışın açık bir örneği olduğunu söyledi. Uluocak özetle şunları kaydetti: “Bu ayrımcı yaklaşımın oratokul düzeyine kadar inmesi ülke olarak içinde bulunduğumuz atmosferi yansıtması açısından son derece düşündürücü. Başbakan'ın ‘dindar nesil' ve ‘kindar nesil' tartışmalarıyla gelinen nokta dışlayıcı yaklaşımlar ve fişlemedir. Okul çağındaki çocuklar arasında ayrımcılığa yol açacak ve tehlikeli saflaşmalara yönebilecek bu yaklaşım kesinlikle kabul edilemez.”