Türk Eğitim Sen'den alan değişikliği uyarısı...

Türkiye Kamu Sen'e bağlı Türk Eğitim Sen tarafından yapılan açıklamada alan değişikliği ile ilgili çalışmalar değerlendirildi.

Türk Eğitim Sen'in açıklamasında "4+4+4 sistemi, alt yapısı hiç düşünülmeden bir anda uygulamaya koyulduğu için öğretmen ve öğrenci mağdur olmuştur." denildi.

İşte Türk Eğitim Sen'den yapılan açıklama:

İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğünden ilk defa, (eksikleri olsa da) kabul edilebilir bir yazı yayınlanmıştır. Yazıdaki eksik hususlardan biri olan, dönüştürülen okullarda görev yapan öğretmenlerden 3 yıllık çalışma süresini dolduranların yeni görevlendirildikleri okulda da 3 yıllık çalışma süresine tabi tutulmamaları konusunda Genel Başkanımız İsmail KONCUK MEB ile görüşerek yetkilileri uyarmıştır.

Aldığımız bilgiler alan değişikliği ile ilgili çalışmaların başladığı yönündedir. Özellikle sınıf öğretmenliğinden branşa geçenlerde sorunlar yaşanacağı ve bunu çözmek içinde uğraştıkları yönünde bilgiler edindik.

4+4+4 sistemi, alt yapısı hiç düşünülmeden bir anda uygulamaya koyulduğu için öğretmen ve öğrenci mağdur olmuştur. Norm fazlası durumuna düşen öğretmenlerin mağduriyetinin çözümüne işletmeci mantığıyla yaklaşıldığı için bulunan çözüm(!) mağduriyetleri gidermek bir yana, yeni mağduriyetlere gebe kalmıştır. Milli Eğitim Bakanlığı'nın sözüm ona öğretmenlerin mağduriyetini gidermek adına yaptığı bu yeni buluşun adı “ALAN DEĞİŞİKLİĞİ” olmuştur. Ancak bu buluş(!) binlerce öğretmenin psikolojisini bozmuş; onları intiharın eşiğine getirmiştir. Norm fazlası durumuna düşen sınıf öğretmenlerin birçoğu mecburiyetten dolayı alan değiştirmiştir.

Eş ve çocuklarının yanına gitmek, görev yaptıkları yerden ayrılmak, yüksek lisans-doktora eğitimini devam ettirmek için alan değiştirmişlerdir. Alan değişikliğinden pişmanlık duyanların sayısı hiç de azımsanmayacak ölçüdedir. “Ben nereden bu alan değişikliğini yaptım; nasıl böyle bir hata yaptım?” diyerek feryat edenler vardır. Eski alanına dönmek isteyen bu öğretmenleri anlayışla karşılamak gerekir.

Çünkü alan değişikliğinden dolayı mutsuz ve huzursuz olmuşlardır. Başarılı olamadıklarını söylemektedirler. Onlara, “Siz isteyerek bu alan değişikliğini kabul ettiniz; hatanızı kabul edin, durun durduğunuz yerde” diyemeyiz. Bu yaklaşım onları cezalandırmak olur. İnsan yanlış karar alamaz mı? Ancak burada asıl şunu tartışmak gerekir: Alan değiştirip pişman olanları bu hale getiren kim? Bir suçlu aranacaksa, suçlu hiç şüphesiz Milli Eğitim Bakanlığı'dır!

Aynı zamanda belirtmek gerekir ki; alan değişikliğinin bir diğer mağdur grubu da öğrencilerdir. Bunun sonucu olarak da geleceğimiz ve dolayısıyla milletimiz de mağdur edilmiştir. Bu konuya duyarsız kalmak, öğretmen ve öğrencileri mutsuz etmek, eğitimi önemsememektir; geleceğimizi düşünmemektir.

Türk Eğitim Sen olarak alan değiştiren öğretmenlerin feryadını kamuoyuyla sürekli olarak paylaşmakta, Bakanlık'la bir fiil yazışmalar yapmaktayız. Öğretmenlerimizin, bulundukları yerde alanlarına dönmelerini istemekteyiz.