Acil çalışanları yıpranma payı istiyor
Hastanelerin acil servislerinde çalışan sağlık görevlileri, yıpranma hakkından faydalanmak istiyor.
Kocaeli Üniversitesi (KOÜ) Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı
Başkanı Doç. Dr. Murat Pekdemir, AA muhabirine yaptığı açıklamada,
acil servislerin nöbet ekibinin içinde doktor, hemşire, yardımcı
sağlık çalışanları, ATT, sekreterya ve güvenlik personelinin
bulunduğunu kaydetti.
Yaptıkları işin dinamik bir hizmet olduğunu aktaran Pekdemir,
''Hasta ilk geldiği dönemden taburcu olduğu döneme kadar
hep dinamik bir yaklaşım var. Hastaya baktınız iyi görünüyor ama o
hasta yarım saat sonra kötü olabiliyor. Durumu değişebiliyor. Durum
iyiye de gidebilir, kötüye de. Onun için her an her şey
değişebilir. Bu nedenle hastaların yakından takip edilmesi
gerekiyor'' diye konuştu.
Pekdemir, günde ortalama 120 hastaya müdahale ettiklerini, erişkin
yaş grubundaki tüm hastalara ve çocuk travmalarının da hizmet
alanlarına girdiğini anlatarak, travma dışında rahatsızlığı olan
çocukların, çocuk acil servisine başvurduğunu söyledi.
Pekdemir, mevcut personelin yetersiz kaldığı büyük trafik kazaları,
zehirlenmeler ve doğal afetler gibi acil durumlarda, doktorların
evden çağrıldığını ifade ederek, acil servislerinin çalışma
şartlarının ağır olduğunu dile getirdi.
''Düzensiz bir hayat...''
Acildeki şiddet olayları protesto edilirken poliklinik
çalışanlarının iş bırakma eylemi yapmalarına rağmen, acil servis
görevlilerinin yine işlerini yapmaya devam ettiğini vurgulayan
Pekdemir, şöyle konuştu:
''Daha ironik olanı, bizim için yapılan bir eyleme, onların
eylemine dışarıdan bakıyoruz. 9 günlük bayram tatili oluyor. Herkes
minimumda çalışıyor, servisler boşaltılıyor. Gerekmeyen hastalar
yatmıyor. Planlamalar ona göre yapılıyor. Acil servis hizmete devam
ettiği için acil servisin yükü artıyor bu dönemlerde. Düzensiz bir
hayat, Cumartesi yok, pazar yok, gece yok, gündüz yok, bayram yok,
bu şekilde süren bir hayat... Sonuçta insan sağlığı söz
konusu. Bu çalışma düzeni fiziksel ve ruhsal yıpranmayı birlikte
getiriyor. Tükenme denen bir durum var. Nöbet sistemiyle çalışan
insanlar yıpranıyor, tükeniyor.''
''Acil servis, insanların en çok yıprandığı
ortam''
Belirli sektörlerdeki çalışanlara, fiili hizmet süresi zammı
uygulaması olarak bilinen yıpranma hakkının tanındığını ve bazı
kolaylıklar sağlandığına dikkati çeken Pekdemir, böyle bir durumun
acil servis ekipleri için geçerli olmadığını bildirdi.
Doç. Dr. Pekdemir, ameliyathane ve yoğun bakım servisleri için yeni
düzenlemeler yapıldığını hatırlatarak, ''Nedense acil servisi
unuttular. Bu konuda bir şeyler yapılmasını istiyoruz. 7 gün 24
saat 365 gün hizmet verilen bir yerde çalışan insanların, diğer
benzer meslek gruplarında olduğu gibi yıpranma payının olması ve
erken emeklilik gibi sosyal haklarına kavuşması gerektiğini
düşünüyoruz'' ifadesini kullandı.
Acil servisin, ''düzensiz çalışılan, şiddete açık, her
zaman hizmet veren, insanların en çok yıprandığı, tükendiği ve
çalışma şartlarının kötü olduğu bir ortam'' olduğunu
vurgulayan Pekdemir, acil servislerin her türlü sürprize açık bir
ortam olduğunu söyledi.
Doç. Dr. Murat Pekdemir, acil servislere başvuran hasta ve
yakınlarının psikolojilerinin, diğer hasta yakınlarına göre daha
farklı olduğuna dikkati çekerek, buralara gelen insanların
kaygılarının yüksek olduğunu söyledi.
Hasta yakınlarının kaygılı olmalarından dolayı sürecin içinde
aksayan ya da aksadıklarını düşündükleri bazı şeylere gösterdikleri
tepkilerde şiddete başvurduklarını belirten Pekdemir, şiddet
olaylarının artmasında ''hasta hakları''
kavramının tek taraflı olarak algılanmasıyla ilgili olduğunu
kaydetti.