Türkiye'nin en fedakar 10 doktoru...
14 Mart Tıp Bayramı çerçevesinde, Türkiye'deki hekimleri temsilen seçilen yılın 10 doktoru arasında, çocuklara aşı yapmak için kar altında yürüyen de var, hayatını böbrek hastası çocuklara adayan da...
Sağlık Bakanlığı 14 Mart Tıp Bayramı etkinlikleri çerçevesinde Türkiye'nin çeşitli yerlerinde görev yapan 122 bin doktoru temsilen hikâyeleriyle gönülleri kazanan 10 doktoru seçti.
Hayatlarını hastalarına adayan doktorlardan kimi hastalarını,
"Sebeb-i Hayatım" diyerek tedavi etti, kimi de köy çocuklarına aşı
yapabilmek için 12 kilometrelik karla kaplı köy yolunu açma
çalışmalarına katıldı. İşte 2013 yılının en iyi 10 doktoru...
Prof. Dr. İlknur Arslanoğlu: Düzce'de görev yapan
Prof. İlknur Arslanoğlu, "Sebeb-i hayatım, mucibi hayretim" (yaşam
ustaları) dediği diyabetli çocukların sadece tedavilerini
düzenlemekle kalmadı. Diyabetli çocuklara yönelik kamplar, yaz
okulları, haftalık toplantılar, toplu yemekler düzenledi, devamsız
diyabetli çocukların bulunması için dedektif gibi iz sürdü.
FELÇLİ DOKTORUN FEDAKARLIĞI
Dr. Ahmet Sağlık: Adıyaman Gölbaşı İlçesi Balkar
beldesinde Aile Hekimi olarak görev yapan Sağlık, Aile Sağlığı
Merkezinde görev yaparken, köylerdeki aşı çalışması kar yağışı
nedeniyle durdu. Dr. Sağlık, köy çocuklarına aşı yapmak için tipi
ve karda 12 kilometre yürüdü. Bir günde üç köy ve iki mezradaki
bebeklerin aşılanmalarını sağladı.
Dr. Sebahattin Uz: Afyon, Emirdağ ilçesinde Aile
Hekimliği görevini yapan Dr. Sebahattin Uz'un vücudunun bir tarafı
felçli... Mesaiye geliş gidişinde babasının yardımına ihtiyaç duyan
Dr. Uz, görevini hiçbir zaman aksatmadı. Çalıştığı Aile Sağlığı
Merkezine bağlı İncik, Eşrefli, Karakuyu ve Bademli köylerine
yaz-kış demeden mobil hizmet veriyor.
Dr. Ahmet Selçuk Atasever: Kırıkkale 112 Komuta
Kontrol Merkezi'nde görevli Dr. Ahmet Selçuk Atasever, kendisi gibi
doktor olan babası Uz. Dr. Latif Atasever'e karaciğerini vererek,
babasının hayatını kurtardı.
Dr. Ramazan Çetin: Osmaniye'de Aile Hekimliği
yapan Dr. Ramazan Çetin, madde bağımlılarının direncini sevgiyle
kırdı. Hastalarına yaklaşımıyla kentin kalbini kazanan Dr. Çetin,
tüberküloz hastası ve madde bağımlısı bir hastasını önce
iyileştirdi ardından da bir işe girmesini sağlayarak topluma
kazandırdı.
ÇOCUKLARIN BÖBREK ANASI...
Dr. Şükran Gürses: Kastamonu'da görev yapan
Nefroloji Uzmanı Dr. Şükran Gürses, gittiği her yerde çocukların
'böbrek annesi' diye tanınıyor. Dr. Gürses, 3.5 yıl tek başına
uzman hekim olarak görev yaptığı Gökçeada Devlet Hastanesi'nde
böbrek yetmezliği çeken çocukların diyaliz için yaşadığı zorlukları
görerek onlara bir diyaliz merkezi kurma mücadelesi yürüttü.
2011'de atandığı Kastamonu Dr. Münif İslamoğlu Devlet Hastanesi'nin
hemodiyaliz sorumlu hekimliği ve diyaliz hekimliği görevini tek
başına yürütüyor. 2012'de Dr. Münif İslamoğlu Devlet Hastanesin'de
hastalarının ihtiyaç duyduğu Periton Diyaliz Merkezini de faaliyete
geçirdi.
Dr. Tolga Gündoğan: Karabük'te Aile Hekimliği
görevini yapan Dr. Tolga Gündoğan, hastalarına yetişmek için kendi
canından oluyordu. Dr. Gündoğan, 17 Şubat 2012 günü hastaya
giderken, ambulans ile gizli buzlanma nedeniyle bir trafik kazası
geçirdi. 3 gün yoğun bakımda kaldı, uzun bir tedavi sonrası
görevine döndü.
Dr. Ferunda Özekinci Demir: Burdur Devlet
Hastanesi'nde görev yapan Demir, hastanede doğum yapan kadınların
yaşadığı sıkıntıları çözmek için yeni doğan bakım ünitesi
kurulmasına öncülük etti. Hastalar ve ailelerini de zaman zaman
evinde ağırlıyor.
Dr. Mehmet Cüneyt Özmen: Kahramanmaraş Necip Fazıl
Şehir Hastanesi'nde görev yapan uzman göz doktoru Mehmet Cüneyt
Özmen, adeta K.Maraşlıların gözünü açtı. Çocuklara lazer tedavisini
bölgede uygulayan tek hekim olan Dr. Özmen, bölgede sık rastlanan
keratokonus hastalığı tedavisinde ultraviyole ışını yayan
crosslinking cihazını geliştirerek CE belgesi aldı ve seri üretim
sağladı.
YAŞASAYDI, GÜNDE 10 HASTA KURTARACAKTI
Dr. Ersin Arslan: Marangoz bir babanın 6
çocuğundan biri olan Ersin Arslan, yokluk içinde Karadeniz Teknik
Üniversitesi Tıp Fakültesi'ni kazandı. 4 ay önce göğüs cerrahı olan
Arslan, ihtisas sırasında tanıştığı meslektaşı Sibel'le dünya evine
girdi. 4 ay sonra da baba olacaktı. Gaziantep Avukat Cengiz Gökçek
Devlet Hastanesi'nde çalışmaya başlayan Dr. Ersin Arslan'ın
kurtaramadığı 80 yaşındaki bir hastasının 17 yaşındaki torunu,
"Senin yüzünden 3 aylıklarını alamayacağım" diyerek Arslan'ı
odasında bıçakladı. Dr. Ersin Arslan öldürülmesi, hekime şiddetin
de sembolü oldu. Arslan'ın ailesini ziyaret eden Sağlık Bakanı
Mehmet Müezzinoğlu'nun, "Dr. Ersin yaşasaydı bugün 10 ameliyat
yapacaktı" sözleri ise nasıl bir değerin yitirildiğinin kanıtı
gibi.