Camideki ilkokul! Cenaze namazında teneffüs
İzmir'de Zeki Püskülcü İlkokulu öğrencileri, okullarının tadilata girmesinin ardından camide eğitim almaya başladılar. Veliler, çocuklarının cenaze namazlarında dahi eğitim aldıklarını ve korkudan okula gitmek istemediklerini belirtiyorlar.
CAMİYE TAŞININCA ÖĞRENCİ SAYISI DÜŞTÜ
Kaynaklar Yıldızlar Mahallesi'nde bulunan Zeki Püskülcü İlkokulu, iki yıl önce tadilat sebebiyle boşaltıldı. Dört sınıfı ve yaklaşık 80 öğrencisi bulunan ilkokul, geçici olarak mahalle camisine taşındı. Camiye taşınmadan 80 öğrencisi bulunan okulun şimdi ise 40 öğrencisi bulunuyor.
ÇOCUKLARIMIZ KORKUYOR
Okulun camiye taşınmasının ardından çocuğunu başka bir okula gönderdiğini söyleyen veli Mustafa Bir, “Okulumuz camiye taşındı. Biz neden taşındığını sorduğumuzda depreme dayanıksız olduğu için dediler ama okul bakımsızlıktan bu duruma geldi. Çocuklarımız camide okumak istemiyor. Geceleri yatarken korkuyorlar. Cuma namazlarında ve cenaze namazlarında çocuklarımız eğitim göremiyor ve çok korkuyorlar. Baba bizi gönderme gitmek istemiyoruz diyorlar” dedi.
Camide eğitimi doğru bulmadığı için çocuklarını merkezde bir okula gönderdiğini belirten Mustafa Bir, “Taşımalı eğitim kaldırıldı, biz köye gelen dolmuşla öğrencimizi okula gönderiyoruz. Çok ciddi bir maliyet yaratıyor bizim için. Çiftçilikle zor geçiniyoruz çocuklarımızı güçlükle gönderebiliyoruz. Köydeki birçok aile, merkeze gönderecek durumu olmadığı için okula camide çocuklarını okutmak zorunda kalıyor” dedi.
AKP TİPİ EĞİTİM
Eğitim Sen 5 nolu Şube Başkanı Savaş Candemir, Kaynaklar’da yaşanan akıl almaz olayı değerlendirdi. Savaş Candemir, “AKP tipi eğitim tam da bunu hedefliyor. Öğrencilerin camide eğitim görmesi hangi sebepten olursa olsun kabul edilemez. Öğrencilerin dini bir yerde eğitim görmesi tamamen laikliğe ters bir durumdur. AKP’nin hazırladığı eğitim taslağı ilerisi için aslında budur. Biz konuyla ilgili birçok yetkiliyle görüştük, geçici olarak taşıdıkları hepsinin ortak kanaatidir. Ama hangi sebeple olursa olsun yineliyorum, laik bir eğitimin verildiği okullarda öğrencilerin cami gibi bir ibadethane de ders görmesi akıl dışıdır.” dedi. Eğitimin dinselleştirilmesinin sonucu olduğunu belirten Candemir, “Eğitim sisteminin geliştirilmesi derken dinsel öğelerin sokulduğu bir dönem yaşıyoruz. Okullarda türbanın girmesi, 4+4+4 gibi bir sistemin hayata geçirilmesinin sonuçlarını görmeye başladık” ifadelerini kullandı.
EĞİTİM DİNSELLEŞTİRİLDİ
CHP Sakarya Milletvekili ve TBMM Eğitim Komisyonu üyesi Engin Özkoç’a Kaynaklarda yaşanan eğitim skandalını sorduk. Engin Özkoç, “YURT böyle bir haberi sorunca araştırdım. İzmir Milli Eğitim Müdürü ile görüştüm. Kendisinin verdiği bilgi doğrultusunda ‘Okulun kısa zamanda açılacağı ve müfettişler tarafından camide eğitim görmesinin sakınca olmadığı için okulun oraya taşındığı’ bilgisini aldım. Yani Milli Eğitim müfettişleri öğrencilerin camide eğitim görmelerinde bir sakınca yoktur yazısıyla okulun taşınmasına imza atmışlar. Skandal aslında tam da burada başlıyor” dedi. Öğrencilerin eğitimlerinin pedagojik ilkeler doğrultusunda alması gerektiğini belirten Özkoç, “Sürekli değişen eğitim sistemi sorunları çözmek yerine yeni ve onarılması güç sorunlar çıkartıyor. 4+4+4 eğitim sisteminin getirdiği sorunlar halen çözülemedi. Eğitimin ideolojik olarak yürütülmemesi gerekir. Eğitim, aydınlanmaya bilime açık olması gerekir, dinle harmanlanması kabul edilemez. Eğitimde amacı yurttaşlık olmalıdır. Vatandaş için daha iyisi nasıl yapılabilir konuşulmalıdır, ayrıştırarak belli kısımların iyiliği gözetilmemelidir. O yüzden geldiğimiz bu nokta AKP iktidarının eğitim üzerinde ideolojik dayatmalardır. Bir öğrencinin cami de hangi sebepten olursa olsun eğitim görmesi kabul edilemez bir gerçektir. Cami de nasıl pozitif bilimlerden, aydınlanmadan bahsedebilirsiniz?” dedi.
EĞİTİMDE DİNİ SİMGE OLMAZ
Dünyanın hiçbir yerinde eğitim de dini simgeler olmadığını, bizim eğitim sistemimizde ise simgeleri kademe kademe eğitime dahil edildiğini söyleyen Özkoç, “Türbanın ortaokul kademesine kadar sokulması eğitimin dinselleştirilmesidir. Burada sadece kendi zihniyetine hizmet etme durumu vardır. Eğitimde böylesi bir bakış açısı kabul edilemez. Tehlikeli hale getirilen IŞİD’in kimlerin eliyle böyle güçlü hale geldiği ortadadır. Bu durumu yaratanlar ülkede kademe kademe IŞİD’in silahla yapmaya çalıştığını yapanlardır. Eğitimde, sosyal hayatta uygulanan bu gericileştirme politikası, sınırımızdaki eli silahlı düşünceyle hiçbir farkı yoktur” dedi.