Devletin içine yerleşin! Bunu söyleyen tarikat lideri
Uşşaki tarikatı şeyhi Fatih Nurullah, müritlerine 'Devletin kontrol mekanizmaları içinde olmaları' çağrısı yaptı. Nurullah, “Hele İslami devlet olsun, en güzel sarığı biz saracağız” dedi.
Tarikat ve cemaatlerle ilgili tartışmalar sürerken Uşşaki isimli tarikat, devlet içerisinde kadrolaşma isteğini açıkça dile getirildi. Daha önce “Birinci Türkiye Cumhuriyeti son buldu” diyen Uşşaki Cemaati şeyhi Fatih Nurullah, müritlerine cemaatin Nurani TV adlı YouTube kanalında seslendi.
Sarık ve cübbe için 'sabırlı olun' dedi
Sözcü'den Ümit Türk ile Batuhan Serim'in haberine göre, “Sarık veya cübbe giymek, resmi işlerimizde engel oluşturuyorsa nasıl bir yol izlemeliyiz?” sorusu üzerine Nurullah, müritlerine ‘sabırlı olun' dedi ve şu ifadeleri kullandı:
'Hele İslam devleti olsun en güzel sarığı biz saracağız'
O kisveyi taşıyacağım diye devletten, hizmetten, ticaretten kopmak yok. Biz devleti, makamları bıraktığımız zaman oraya ne idüğü belirsizler geliyor.
Hele İslami devlet olsun, en güzel sarığı biz saracağız, en güzel cübbeleri biz giyeceğiz.
Devletin kontrol mekanizmalarında olalım
- Başörtü meselesi çözüldü değil mi? Ayasofya, Tayyip Bey ‘Bekleyin' dedi. Ayasofya açıldı. Sarık ve cübbe de… Vakti gelir.
- Devletin kontrol mekanizmalarında olalım. Ne idüğü belirsizler karar mekanizmalarına geçince Müslümanlar sıkıntı çekiyor.
Nurullah, 15 Temmuz sonrası “1. Türkiye Cumhuriyeti son buldu. 2. Osmanlı kuruluyor, Tayyip Bey birinci padişahımız olarak gözüküyor” demişti.
Cumhuriyet Savcılarını göreve davet ediyorum
Uşşaki Şeyhi'nin skandal açıklamalarına İYİ Parti Genel İdare Kurulu üyesi Sakarya Milletvekili Ümit Dikbayır'dan sert tepki geldi. Dikbayır “Adam suç işliyor. Bu tür açıklamalar bu ara çok sık olmaya başladı. Cumhuriyet savcılarını göreve davet ediyorum” dedi.
'Bu ilk değil son da değil'
CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin de, söz konusu ifadeleri eleştirerek “Bu ilk değil son da değil. Son dönemlerde benzer, Cumhuriyet ve Cumhuriyet değerlerine saldırılar hep görüyoruz. Burada beni çok üzen, Cumhuriyet savcılarının tutumu. Bunlar, bu gücü bu kurumlar işlemediği için alıyor. Eğer yargı ve gerçekten savcılar görevini yapmış olsalar bunlar bu cesarette bu cümleleri kullanabilecek durumda olmaz” dedi.
