Düğünde takılanlar kimin, yargıtay karar verdi
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, kadına takılan takıların tamamının kadına ait olduğunu belirterek, boşanan kadına bu takıların aynen iade edilmesi gerektiğine hükmetti.
MEMURLAR - Kastamonu’nda görülen bir boşanma davasında, düğünde takılan altınlarla ilgili ilginç bir karar alındı. Söz konusu davanın sonucuna göre düğünde takılan takılar, geline iade edilecek.
Basında yer alan habere göre Kastamonu’da 2007 yılında evlenen Z.Ç., ile H.Ö. çifti, bir süre sonra anlaşmazlık yaşamaya başladı. H.Ö., kocası Z.Ç.’nin algılama problemi olduğunu savunarak, boşanma davası açtı. H.Ö., boşanma dilekçesinde “Görücü usulüyle evlendik. Eşim, sessiz bir yapıya sahipti, anlayışlı olmamı söylediler. Zaman içinde kocamın kişisel temizliği dahil pek çok şeyi ancak kendisine söylenince yapabildiğini fark ettim. Algılama problemi yaşıyordu. Hamile olduğum için sabrettim ve evliliğimi kurtarmaya çalıştım. Ancak eşim bir süre sonra bir mektup bırakarak evi terk etti. Yanıltıldım; boşanmamıza ve ziynet eşyalarının tarafıma iadesine karar verilsin” dedi.
Davanın görüldüğü Kastamonu Asliye Hukuk Mahkemesi, çiftin boşanmasına karar verdi. Çocuğun velayetini anne H.Ö.’ye veren mahkeme, düğünde H.Ö.’ye takılan 5 burma, 14 altın bileziğin, 1 setin, 3 künyenin, 1 kilitli altın bileziğin, 44 çeyrek altının aynen iadesine karar verdi. Kararda, “Evlilik sırasında kadına takılan ziynet eşyaları kim tarafından alınmış olursa olsun ona bağışlanmış sayılır, ona iadesi gerekir” denildi. Karar davalı koca tarafından temyiz edildi.
Temyiz istemini görüşen Yargıtay 6. Hukuk Dairesi, yerel mahkemenin kararını bozdu. Dairenin bozma kararında, “Gerekçeli kararda hüküm altına alınan eşyanın cins, nitelik, miktar ve değerlerin ayrı ayrı gösterilmesi gerekir. Davacının aynen iade talebi bulunmadığı gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır” denildi.
Yerel mahkeme, kararında direnince konu, Hukuk Genel Kurulu’nun gündemine geldi. Kurul oybirliğiyle direnme kararını haklı bularak dosyayı yeniden hüküm kurması için 6. Hukuk Dairesi’ne gönderdi. Daire, yeniden ele alacağı kararı yerel mahkemenin görüşü doğrultusunda onayacak. Düğünde takılan tüm takılar, kadına iade edilecek.
Basında yer alan habere göre Kastamonu’da 2007 yılında evlenen Z.Ç., ile H.Ö. çifti, bir süre sonra anlaşmazlık yaşamaya başladı. H.Ö., kocası Z.Ç.’nin algılama problemi olduğunu savunarak, boşanma davası açtı. H.Ö., boşanma dilekçesinde “Görücü usulüyle evlendik. Eşim, sessiz bir yapıya sahipti, anlayışlı olmamı söylediler. Zaman içinde kocamın kişisel temizliği dahil pek çok şeyi ancak kendisine söylenince yapabildiğini fark ettim. Algılama problemi yaşıyordu. Hamile olduğum için sabrettim ve evliliğimi kurtarmaya çalıştım. Ancak eşim bir süre sonra bir mektup bırakarak evi terk etti. Yanıltıldım; boşanmamıza ve ziynet eşyalarının tarafıma iadesine karar verilsin” dedi.
Davanın görüldüğü Kastamonu Asliye Hukuk Mahkemesi, çiftin boşanmasına karar verdi. Çocuğun velayetini anne H.Ö.’ye veren mahkeme, düğünde H.Ö.’ye takılan 5 burma, 14 altın bileziğin, 1 setin, 3 künyenin, 1 kilitli altın bileziğin, 44 çeyrek altının aynen iadesine karar verdi. Kararda, “Evlilik sırasında kadına takılan ziynet eşyaları kim tarafından alınmış olursa olsun ona bağışlanmış sayılır, ona iadesi gerekir” denildi. Karar davalı koca tarafından temyiz edildi.
Temyiz istemini görüşen Yargıtay 6. Hukuk Dairesi, yerel mahkemenin kararını bozdu. Dairenin bozma kararında, “Gerekçeli kararda hüküm altına alınan eşyanın cins, nitelik, miktar ve değerlerin ayrı ayrı gösterilmesi gerekir. Davacının aynen iade talebi bulunmadığı gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır” denildi.
Yerel mahkeme, kararında direnince konu, Hukuk Genel Kurulu’nun gündemine geldi. Kurul oybirliğiyle direnme kararını haklı bularak dosyayı yeniden hüküm kurması için 6. Hukuk Dairesi’ne gönderdi. Daire, yeniden ele alacağı kararı yerel mahkemenin görüşü doğrultusunda onayacak. Düğünde takılan tüm takılar, kadına iade edilecek.
Yorumlar